Alpplas, 3 Lokasyonla Global Firmaların Çözüm Ortağı
Alpplas Endüstriyel Yatırımlar A.Ş., plastik ve elektronik olmak üzere, önde gelen global firmaların çözüm ortağı ve sistem tedarikçisi olarak hizmet veriyor.
Alpplas Endüstriyel Yatırımlar A.Ş. Genel Müdürü Tufan Öney, Bolu’da iki, İstanbul’da bir, toplam üç lokasyonda 28 bin metrekare kapalı alanda 900 çalışanıyla 30 yıldır üretim yaptıklarını belirtti.
SUBCONTURKEY: Alpplas’ın kurumsal kimliği hakkında bilgi verir misiniz?
Tufan Öney: Alpplas, 1989 yılında İstanbul 4. Levent’te 3 ortaklı olarak kuruldu. Dört enjeksiyon makinası ile üretime başlayan Alpplas, 1998 yılında Bolu’ya taşındı ve uzun bir süre Bolu’da Arçelik fabrikasının yanında yer alan fabrikasında faaliyetlerine devam etti. Daha sonra 2002 yılında İstanbul’da elektronik bölümümüz faaliyete geçti. Elektronik üretiminde 17 yılı aşan bir tecrübeye sahibiz. 2010 yılında yine İstanbul’da plastik proseslerimizi de devreye aldık. Bugün Bolu’da iki, İstanbul’da bir lokosyanda olmak üzere üç fabrikada üretimlerimize devam ediyoruz. Toplam 28 bin metrekare kapalı alanda, 900 çalışanımızla beyaz eşya ve otomotiv sektörlerine hizmet veriyoruz.
Bolu fabrikamız Alpplas’ın geçmişten beri gelen plastik enjeksiyon fabrikası olarak faaliyet gösteriyor. 2017 yılında Bolu’ya yatırım yaparak elektronik üretimi için de fabrika kurduk. Son 2 yıldır Bolu’da da elektronik üretimimiz var. İstanbul’da da hem plastik, hem de elektronik üretimlerimiz devam ediyor. Plastikte bütün prosesleri kapsayacak şekilde entegre çözümler sunuyoruz.
Alpplas, Gaz Enjeksiyon Konusunda Türkiye’nin Öncü Firmaları Arasında
SUBCONTURKEY: Plastik ve elektronik üretimlerinizi detaylandırır mısınız?
Tufan Öney: Plastik bölümümüzde 50 tondan 1200 tona kadar çok geniş bir makine parkuruna sahibiz. Çok farklı ürün gruplarını üretiyoruz. Ağırlıklı olarak katma değerli malzemeler üretiyoruz. Bir parçayı bastıktan sonra montajı, boyası, serigrafisi, lazeri gibi ilave yan proseslerimiz var. Hizmet ettiğimiz projelerde daha kompleks, katma değerli ürünler üretmek için çalışıyoruz. Kuruluşumuzdan bu yana enjeksiyon kalıbı üretimi yapıyoruz. İstanbul’daki kalıphanemizi 2019 yılının başında Bolu’ya taşıyarak kapasitesini arttırdık. Kalıp üretimini ana iş kolumuz olmasa da tasarım aşamasından başlayan entegre çözüm sunma kabiliyetimiz müşterilerimizi önemli bir yükten kurtarıyor. Standart enjeksiyon prosesleri haricinde daha kompleks prosesler konusunda yatırımlar yapıyoruz. Gaz enjeksiyon konusunda Türkiye’de ilk firmayız. Çok uzun yıllardır gaz enjeksiyon üretimi yapıyoruz ve ciddi bir kapasitemiz gaz enjeksiyon konusunda çalışıyor. Teknolojik üretimleri bünyemizde barındırıyoruz. Özellikle elektronik ve plastik entegre ürünlerin üretilmesi konusunda yatırımlarımız halen devam etmektedir.
Elektronik üretimimiz ise 2002 yılından bu yana devam ediyor. Ciddi bir makine parkuruna ve ciddi bir teknolojik altyapıya sahibiz. Farklı sektörlerdeki müşterilere hizmet ediyoruz. Bolu’ya yaptığımız fabrika yatırımı ile elektronik üretiminde kapasitemizi ve lokasyon sayımızı artırmış olduk. Her iş gibi elektronik üretimin de kendi has zorlukları var. Özellikle teknolojik gelişim hızı plastik tarafına göre çok daha üst seviyede. Buna uygun bir ekip ve mantıkla çalışmanız gerekiyor.
SUBCONTURKEY: İhracat faaliyetleriniz hakkında bilgi verir misiniz?
Tufan Öney: İhracatta son yıllarda biraz sıkıntı yaşanıyor. Bilinen veya bilinmeyen nedenlerle özellikle Avrupa tarafından Türkiye’ye karşı adı konmamış bir ambargo söz konusu. Türkiye’de yerleşik yabancı firmalar tarafında bir sıkıntı olmamasına rağmen ihracat yapma konusunda zorluklar yaşanmaya başlandı. Daha pahalı olmasına rağmen, Polonya’ya, İtalya’ya hatta Almanya’ya kaybedilen projelerin olduğunu görüyoruz. Avrupalı ana sanayiler özellikle uzun soluklu projelerde risk almak istemiyorlar.
Bugün itibariyle üretimimizin %20’sini ihraç ediyoruz. Alpplas olarak Avrupa’nın bir çok ülkesine, Afrika’nın hem güneyine hem kuzeyine, Çin’e ve Güney Amerika’ya ihracat yapıyoruz. Çalıştığımız firmalar global firmalar ve global tedarikçi konumundayız.
SUBCONTURKEY: Ar-Ge faaliyetlerinizden bahseder misiniz?
Tufan Öney: Ar-Ge Merkezimiz 2017 yılında Bakanlık tarafından onaylanmıştır. Bakanlık onaylı Ar-Ge merkezi olmanın bazı teşviklerden yararlanma konusunda avantajı olduğu gibi firmaya da disiplin getiriyor. Tam zamanlı çalışan, 25 Ar-Ge personelimiz var. Ar-Ge, bir kültür değişimi ve etkilerini görmek yıllar alan bir süreç. Ar-Ge merkezimin iş kollarından biri elektronik konusunda yazılım ve donanım tasarımı. İkinci bir iş kolu ise Alpplas bünyesinde ihtiyaç duyulan otomasyon ve robotik sistemlerin tasarımı ve imal edilmesi. Yeni teknoloji ve proseslerin sürekli olarak araştırılması da üçüncü iş koludur. Yeni bir Ar-Ge merkezi olmamıza rağmen iki tane onaylı TUBİTAK projesi ve yine iki tane şuan devam eden üniversite projemiz var. Bolu İzzet Baysal Üniversitesi ile yerli sensör üretimi konusunda ortak bir çalışmamız var. Arel Üniversitesi ile de uzun süredir devam eden bir işbirliğimiz var. Polimer teknolojileri konusunda ve aynı zamanda üretimde yapay zeka kullanılmasıyla ilgili TUBİTAK projemizle bağlantı olarak Arel Üniversitesi ile ortak çalışmalar yapıyoruz. Ar-Ge Merkezinin bize önemli kazanımları oldu ve Ar-Ge konusunda gidecek daha çok yolumuzun olduğunun farkındayız.
SUBCONTURKEY: Endüstri 4.0 ve Dijitalleşme konusunda neler yapıyorsunuz?
Tufan Öney: Endüstri 4.0 Türkiye’de halen sadece söylem olarak anlaşılmaktadır. Endüstri 4.0’dan dolayı yurtdışına gereksiz yazılım ve donanım paraları ödendiğini düşünüyorum. Bu bakımdan öncelikle firmaların kendilerini iyi analiz etmeleri ve nerede ihtiyaçları olduklarını görmeleri gerekiyor. Alpplas olarak biz özellikle son 2 yıldır süreçlerimizi analiz ettik. İlk olarak nerede olduğumuzu tespit ettik ve sonrasında Endüstri 4.0’ın faydalarını nerede kullanabiliriz, bunları ortaya koyduk. Fabrikalarımızda pilot uygulama alanları seçtik. Hem verimliliği artıracak hem işgücünü azaltacak, otomasyon seviyesini yükseltecek projeler üretmeye başladık. Alpplas olarak yavaş ama doğru yolda gittiğimizi düşünüyorum. Endüstri 4.0’ı sadece robotla sınırlandırmamak gerekiyor. Endüstriyel dönüşüm teknoloji ilerledikçe sürekli devam edecek bir gerçek. Buna uyum sağlayan ve başarılı olan firmalar hayatlarını devam ettirecekler. Endüstriyel dönüşüm konusuna bu açıdan bakmak gerektiğini düşünüyorum.
Alpplas, Üretiminin %20’ini Otomotiv Sektörüne Yapıyor
SUBCONTURKEY: Üretiminizin ne kadarını otomotiv sektörü için yapmaktasınız?
Tufan Öney: Elektronik iş kolumuzda otomotiv sektörü için üretim yapıyoruz. Yurt içinde ve dışındaki müşterilerimize otomotiv aydınlatma grupları, kontrol şalterleri ve hayati önemi olmayan elektronik kart üretimleri yapıyoruz. Toplam işimizin yaklaşık %20’si otomotiv tarafından gelmektedir. Beyaz eşyada ise bütün ürün grupları için üretim yapıyoruz.
SUBCONTURKEY: Beyaz eşya sektörünün genel olarak değerlendirilmesini yapabilir misiniz? ÖTV indirimlerinin sektöre etkisini nasıl görüyorsunuz?
Tufan Öney: Beyaz eşya sektöründe ÖTV indiriminin etkilerinin iyi mi yoksa kötü mü olduğu tartışılır. Öncelikle şunu belirtmeliyim ki; beyaz eşyada ÖTV’nin olmaması gerekiyor. Adı üzerinde “ÖTV” özel tüketim vergisidir. Özel vergilerin bu şekilde zaman zaman kaldırılıp tekrar konması uzun vadede hiçbir fayda sağlamıyor. İhtiyaç bittiğinde pazar ani daralıyor. Sanayici için en kötü şey üretimdeki dalgalanmadır. Bugün hammadde planlaması çok önemli hale geldi. Elektronik tarafında tedarik süresi 60 hafta olan komponentler var. Bunun planlanması gerçekten zor bir iş. Dolayısıyla ÖTV indirimi anlık olarak işe yarıyor ve herkes bundan fayda sağlıyor ama anlık teşviklerin bir anda gelmesi talebi artırdığı gibi bazı maliyetleri de artırıyor. Ben şahsen dönemsel gelen teşviklerin hepsine karşıyım. Beyaz eşyada ÖTV’nin olmaması gerektiğine inanıyorum. Türkiye’nin beyaz eşya sektörüne her anlamda sahip çıkması lazım. Beyaz eşyada bir üretim üssü konumundayız, bunu kaybetmememiz gerekiyor. Beyaz eşya sektörü, yüksek teknolojiyi barındıran bir ekosistem. Dolayısıyla devlet büyüklerimizin bu ekosisteme otomotiv ve turizm sektörlerinde olduğu gibi sahip çıkmaları gerekiyor.
2019 yılının beyaz eşya sektörü için yatay ivmeyle geçecek bir yıl olacağını düşünüyorum. TÜRKBESD’in açıkladığı rakamlara bakıldığında maalesef rakamlar çok parlak değil. Türkiye’deki üretimi başka ülkelere kaptırmamalıyız, sadece teşvik paketleri ile değil sektörün her alanda daha fazla desteklenmesi gerekiyor.
SUBCONTURKEY: Acron firmanızla ilgili bilgi verir misiniz?
Tufan Öney: Bolu’daki elektronik üretimimizi Acron adıyla kurduğumuz şirket üzerinden yapıyoruz. Acron, ayrı bir yapı altında faaliyetlerine devam ediyor. Gelişime ve büyümeye açık bir şirket olarak faaliyetlerini artırarak devam edecek.
SUBCONTURKEY: Önümüzdeki 5 yıllık süreçte hedefleriniz nelerdir?
Tufan Öney: Alpplas rakamsal hedefler yerine stratejik hedefler koyan bir firmadır. Mümkün olduğu kadar katma değerli üretim konusunda çalışmalara devam ediyoruz. Her yıl güncellediğimiz şirket içi strateji belgemiz var ve bu belge ile hedeflerimizi yazılı hale getiriyoruz. Elektronik üretimi için yatırım yapmaya devam edeceğiz. Plastik üretimi konusunda kabiliyetlerimizi sürekli artıyoruz. Amacımız bütünleşik hizmetlerde (katma değerli ürünlerde) önemli bir noktaya gelmek. Sürdürülebilir olmak istiyoruz. Bu yıl Alpplas olarak 30.yılımızı geride bırakıyoruz. Biz kalıcı sürdürülebilir bir iş modeline önem veriyor ve bütün 5 yıllık hedeflerimizi buna göre planlıyoruz.