BEYSAD, “Mesleki İş Seyahatleri”ne Devam Ediyor
Mayıs 2023’de göreve başlayan Beyaz Eşya Yan Sanayiciler Derneği’nin yeni yönetimi ile yıllardır klasikleşen yılın değerlendirmesi röportajımızı gerçekleştirdik
BEYSAD, “Mesleki İş Seyahatleri”ne Devam Ediyor
Mayıs 2023’de göreve başlayan Beyaz Eşya Yan Sanayiciler Derneği’nin yeni yönetimi ile yıllardır klasikleşen yılın değerlendirmesini ve bir sonraki senenin planlarını konuştuğumuz röportajımızı Kasım ayındaki yönetim kurulu toplantısı öncesinde gerçekleştirdik. BEYSAD Yönetim Kurulu Başkanı D. Yasemin Aksu, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcıları, Sayat Çakır, Sefa Böyet, Yönetim Kurulu Üyeleri, Tunç Yeloğlu, F. Murat Öney, Tuğba Özalp, Eray Gönenli, Tolga Başoğlu, Begüm Atalay Yu ve Genel Sekreter Ayşegül Koç sorularımızı cevapladılar.
SUBCONTURKEY: Beyaz eşya üretimi 2023 ilk 9 aylık dilimde nasıl gerçekleşti? 2022’ye göre üretim adetlerinde artış yaşandı mı?
D. Yasemin Aksu: Avrupa’nın birinci, dünyanın ise ikinci en büyük beyaz eşya üreticisi olan Türkiye’nin beyaz eşya üretim rakamlarını anlamlandırmak için, ana ihracat pazarımız olan Avrupa’daki ve elbette ki Türkiye'de duruma bakmak gerekiyor. Pandemi sonrasında bütün dünyada artan enflasyon ve Ukrayna-Rusya savaşı neticesinde Avrupa’da çıkan enerji kriziyle körüklenen ekonomik şartlar, Avrupalı son kullanıcıları, harcamalarını kısmaya yöneltmiş durumda. Bu da dolayısıyla Türkiye’deki Beyaz Eşya Sektörü’nün üretim ve satış adetlerine yansıyor.
Türkiye Beyaz Eşya Sektörü’nün %90’ını temsil eden TÜRKBESD’in paylaştığı bilgilere baktığımızda, 2023’ün ilk 9 ayında yurtdışı satışlar %12 oranında azalırken, yurtiçi satışlar %18 oranında arttı. İç piyasadaki bu hareketliliğe temel etkenleri, enflasyon karşısında öne çekilen talepler, EYT tazminatları ve artan emekli maaşı ödemelerinin piyasada sıcak para yaratması ve afet bölgesindeki yeniden hayata dönme çalışmalarının yarattığı ek talep olarak yorumlayabiliyoruz. Toplam beyaz eşya üretim adetlerinin ilk 9 ayda, geçtiğimiz senenin aynı dönemini hemen hemen yakalamış olmasını da yurtiçindeki talep artışının, ihracat kanallarındaki düşüşü dengelediğini söyleyebiliriz.
SUBCONTURKEY: Bu süreçte beyaz eşya tedarikçi firmalarının faaliyet hacminde artış sağlandı mı?
Tolga Başoğlu: Geçen seneye kıyasla aldığımız yeni işler ve ihaleler ile beraber iş hacmimizde artış var. Diğer yandan genel olarak sektöre baktığımız zaman bir düşüş söz konusu.
SUBCONTURKEY: İhracat odaklı bir sektör olarak 2023 yılı üretimi ve ihracatını değerlendirir misiniz? (ilk 9 ay)
Sayat Çakır: 2023 yılında Beyaz Eşya Sektörü, bir önceki yıla nazaran düşüş ile ilk 9 ayını tamamladı. İç pazardaki %18 gibi talep artışı bu düşüşü hissetmememize sebep olsa da önümüzdeki yılın projeksiyonu anlamında ihracatta iyi sinyaller vermedi. Bununla beraber direkt ihracat tarafında da Avrupa merkezli taleplerde düşüş ciddi bir biçimde hissedildi.
Tuğba Özalp: Uluslararası politik gelişmeler, enflasyon, resesyon ve finansal sıkılaşmalar; global talebin düşmesi sonucu, ülkemiz ekonomisine en önemli katkıyı sağlayan Beyaz Eşya Sektörü’nde daralmaya yol açtı. TÜRKBESD verilerine göre ana sanayide ilk 9 ayda %12 oranında düşüş yaşandı. Hammaddede ithalat bağımlılığı, ülkedeki yüksek enflasyon ve kurlardaki artış döviz bazında maliyetlerin de artışına sebep olurken, Türk Beyaz Eşya Yan Sanayi’nin rekabet gücünü zayıflattı. Rekabetçi olabilmek adına, maliyetlerdeki artışın fiyatlara yansıtılamaması ve finansmana erişimdeki zorluklar, firmalarımızın aşması gereken en büyük sorun durumunda.
Globalde yaşanan ekonomik daralma, Latin Amerika, MENA bölgelerindeki bazı ülkelerde döviz sıkıntısının had safhada artması; ithalatı kısıtlayıcı önlemler getirilmesi Türk tedarikçileri için ihracatta talep daralmasını beraberinde getirdi. Yan sanayinin itici gücü ana sanayinin ihracattaki kaybını, iç pazarda artışla dengelemesi sonucu üretim adetleri geçen seneki seviyesini koruyabildi.
SUBCONTURKEY: Mayıs 2023’te göreve başlayan BEYSAD Yönetim Kurulu’nun öncelikli hedefleri nelerdir, ilk 6 ayda hedeflediklerinizden hangilerini yaptınız?
D. Yasemin Aksu: Derneğimizin en büyük gücünün üyeleri olduğuna inanıyoruz ve yeni yönetim olarak göreve geldiğimiz için en öncelikli hedefimizin, mümkün olduğunca fazla üyemizi ziyaret edip, kendileriyle tanışmak ve sektörümüz hakkında samimi fikir alışverişleri yapmak yönünde olduğunu söyleyebilirim. Türkiye’deki seçim trafiği ve Kurban Bayramı nedenli ancak Temmuz ayında başlayabildiğimiz bu yoğun trafikte şimdiye kadar 40 üyemizle bir araya gelme fırsatımız oldu. 15 üyemizin randevuları da alındı; bu dergimiz çıktığında zannederim ki onları da ziyaret etmiş olacağız. Bu vesileyle üye firmalarımızın içinde bulundukları güncel durumları öğrenebildiğimiz gibi, BEYSAD yönetimi olarak da planladıklarımızı daha etkili bir şekilde paylaşmış olduk.
Üyelerimiz arasındaki işbirliklerini de son derece değerli bulduğumuz için, üyelerimiz arasındaki etkileşimleri arttırıcı kanallar geliştirdik. Kısaca MİS dediğimiz “Mesleki İş Seyahatleri”mizde, BEYSAD’ın geniş üye yelpazesindeki büyük ve alanında lider firmaların iyi uygulamalarını yakından tecrübe edebileceğimiz, katılımcı firmaların ise aralarında network oluşturabileceği fırsatlar yaratmayı amaçlıyoruz. Ayrıca 6. Strateji Belgemizin ışığında yapılandırılan, bütün üyelerimizin katılımına açık olan ve ortak çalışma kültürüyle katılımcılar tarafından projeler geliştirilebilecek platformlarımız (Sürdürülebilirlik ve Çevre, Sanayi 4.0 ve İnsan Kaynakları) önümüzdeki sene içinde faaliyetlerine başlayacaklar.
Yönetimimizin ilk 4 ayında gerçekleştirdiğimiz bir diğer önemli konu başlığı olarak da fuar ziyaretlerimizden bahsedebilirim. Kurban Bayramı’na denk gelmesine rağmen güzel bir katılımla ilk fuar ziyaretimiz Automatica’ya oldu. İkinci olarak ise 30’un üzerinde BEYSAD katılımcısının bulunduğu bir grupla, Berlin’deki IFA fuarına heyet düzenledik. Burada tüm fuarı gezme fırsatı yaratabildiğimiz gibi, stantlarını ziyaret ettiğimiz 5 (Beko, Gorenje-Hisense, Haier, Siemens, Vestel) ana sanayinin son teknoloji ürünlerini randevular alarak rehberli görüp, bir ana sanayiyle de B2B toplantıları yapma fırsatımız oldu.
11 Kasım günü Anıtkabir’e Atamızın huzuruna çıkarak çelenk koyma törenine de yaklaşık 40 üyemizle gidip, Şeref defterine yazı yazma onuruna erişmiş olduğumuzu da gururla paylaşmak isteriz. Bu yılın ya da tüm yıllarımızın bizim için en önemli etkinliklerinden biri olduğunu söyleyebiliriz.
SUBCONTURKEY: Strateji Belgesinin işleyişi hakkında neler söylemek istersiniz?
D. Yasemin Aksu: BEYSAD’ın, artık gelenekselleştiğini söyleyebileceğimiz, iki yılda bir Bolu’da düzenlediği arama konferansları bulunuyor. Bu konferanslar bütün üyelerimize açık olduğu gibi, ayrıca ana sanayi, kamu ve üniversite paydaşlarımız da katılımcılar arasında oluyor. Bir haftasonu boyunca sektörümüzün bugününü ve geleceğini derinlemesine incelediğimiz bu konferansların çıktıları sentezleniyor ve “Strateji Belgesi” adını verdiğimiz, BEYSAD Yönetim Kurullarına ışık tutar nitelikte bir başucu kitabı haline getiriliyor.
F. Murat Öney: Strateji Belgesi yaşayan bir belge niteliğinde ve iki yılda bir yaptığımız arama konferanslarının bir çıktısıdır. Günümüzde, çok yoğun bir şekilde sürekli değişen gündemleri takip etmek durumundayız. Bunun sonucunda da sektörümüz için en iyi olan adımları atmamız gerekiyor.
İşte bu minvalde, strateji belgesi BEYSAD açısından derneğimiz ve üyelerimiz için bir kılavuz niteliği taşıyor. En son 2022 sonunda yaptığımız arama konferansımız ile önümüzdeki iki yıllık süreçte beyaz eşya yan sanayi temsilcileri olarak izleyeceğimiz ana strateji tema başlıklarını belirledik. Dijital dönüşüm, ihracat, finansal risk yönetimi, insan kaynakları ve çevre ana temaları önümüzdeki iki yıllık planlarımızın ana başlıklarını oluşturmaktadır.
Bu ana stratejik başlıklarımızın altlarında oluşturduğumuz aksiyonlarımız ile sorumlu ekipler ile yıllık bazda iş planlarımızı takip etmekteyiz.
SUBCONTURKEY: Bölgesel üye ziyaretleri yapıyorsunuz. Hangi bölgeleri gezdiniz, üye ziyaretlerinizin amacı ve sonuçları hakkında değerlendirme yapar mısınız?
Sayat Çakır: Bölgesel ziyaretlerde ben Eskişehir üyelerimizi ziyaret etme fırsatı buldum. Başkanımız Yasemin Hanım, Eray Bey ve Ayşegül Hanım ile Eskişehir’deki neredeyse tüm üyelerimizi ziyaret edip, onların bizlerden ve sektörden beklentilerini dinledik ve varsa problemlerini öğrenip dernek olarak neler yapabileceğimizi görüştük. Dernek olmanın en önemli faydası çoğulculuk ve aidiyet. Biz de her üyemize dokunarak onların yalnız olmadığını, problemlerimizin ortak olduğunu ve her zaman birbirimizden güç alabileceğimizi belirtiyoruz. Daha önce tanıyıp da çok fazla sohbet etme fırsatım olmayan üyelerimiz ile samimiyetimizdeki arayı kapama fırsatımız oldu. Zaten amacımız da herkesin katkıda bulunacağı bir dernek olabilmek. Ziyaretlerin en büyük amacı da bu.
Eray Gönenli: Eskişehir’deki firma ziyaretlerine katıldım ve oldukça verimli geçtiğini söyleyebilirim. Ne yazık ki pandemi kaynaklı üye ziyaretlerine ara vermemiz gerekmişti. Etkinliklerde bazı üyelerimiz ile bir araya gelsek de tüm üyelerle görüşme fırsatı maalesef olmuyor. Buna ek olarak direkt olarak ziyaret ettiğimizde sorunları, önerileri ve BEYSAD’ı çok daha ayrıntılı konuşabiliyoruz ve üyelerimiz ile ilişkilerimizi geliştirebiliyoruz. Bizim bölgedeki ziyaretlerimizdeki en önemli sonuçlar; insan kaynakları konusunda olan problemler ve yaşanan finansal zorluklarıydı. Bu iki konuda bütün firmalar ciddi sıkıntı içerisindeydi ve herkes bu sorunlara dikkat çekti.
Tolga Başoğlu: Bolu ve Manisa ziyaretlerinde Sayın Başkanımız Yasemin Hanım’a ve Genel Sekreterimiz Ayşegül Hanım’a eşlik ettim. Üyelerimiz ile iletişimimizi geliştirmek, BEYSAD hakkında birinci ağızdan bilgi vermek amacıyla ziyaretlerimizi gerçekleştirdik ve çok olumlu geri dönüşler aldık.
Tunç Yeloğlu: Bölgesel olarak iş bölümü yaparak üyelerimizin büyük çoğunluğuna ulaşmayı hedefliyoruz. Üye ziyaretleri gerçekten çok faydalı oluyor; hem bizim YK olarak yaptıklarımız ve önümüzdeki dönemde yapmayı planladıklarımız hakkında birinci elden bilgi verme olanağımız oluyor, hem de üyelerimizin dertlerini dile getirme ve beklentilerini bildirme şansı oluyor. Kısa bir süre içinde bir çok firma ile bir araya gelinmiş ve sektör veya bölgesel durumlar ile ilgili karşılıklı bilgi alışverişi ile yakın iletişim halinde kalınmış olunuyor.
SUBCONTURKEY: 2024 yılı için planladığınız etkinlik ve fuar gezileri hangileri olacak, bu etkinliklerde ne tür kazanımlar elde ediyorsunuz?
Sayat Çakır: 2024 yılı ilk fuarımız Las Vegas CES fuarı olacak. Ayrıca sektörel bir çok fuarı da programımıza aldık. Her ne kadar ilk önceliğimiz her zaman ihracata faydamız olmasını sağlamak olsa da CES gibi premium fuarlar ile sektörün gidebileceği yerleri göreceğimiz fuarları da takip ediyoruz.
Tunç Yeloğlu: ABD’deki CES tüketici elektronikleri altında birçok farklı sektörlerdeki teknolojik gelişme ve trendleri görebileceğiniz, konusunda dünyadaki en büyük fuar. Her sene olduğu gibi 2024 yılında da IFA fuarına BEYSAD’dan geniş bir katılım olacaktır. Bunun haricinde sektör ve teknoloji ile ilgili Mostra Convegno, Automatica gibi fuarlar da hala bizim için çok faydalı ve ilgi çekici oluyor, bunlara da katılımlarımız devam edecektir.
Ayşegül Koç: Yeni yönetimin göreve gelmesi ile birlikte üyelerimizin de desteği ile bir fuar listesi hazırladık ve mümkün olduğunca hepsini programlamayı da planladık. Şöyle bir listemiz oluştu. İş planımız dahilinde bizim de işimizi kolaylaştıran bir çalışma oldu. Destek veren üyelerimize teşekkür ederiz.
SUBCONTURKEY: Yurtdışında yeni pazar araştırmaları için ne tür faaliyetler yapıyorsunuz?
Sayat Çakır: İhracat komitemiz ile geçen sene başarılı bir dönemi bitirdik. Burada ortak paydada çalışılan veya görüşülen firmalar ile derneği bir araya getirip, sonrasında komite için kısa grup ve daha da sonra tüm üyelerimize açık görüşmeler sağladık. Ayrıca IMMIB çatısı altında oluşturulan sektörel heyetlerde beyaz eşya başlığı altında da ziyaretler sağlayarak Beyaz Eşya Yan Sanayi ekosisteminin ihracat ayağına destek olmaya gayret ediyoruz. Son olarak Ekim Ayı içerisinde Mısır’ın başkenti Kahire’de IMMIB’e bağlı TET (Elektrik Elektronik İhracatçıları Birliği) çatısı altında Beyaz Eşya Sektörü’nün yoğun katılımı olan B2B görüşmeleri gerçekleştirildi.
Tunç Yeloğlu: Pazarı, trendleri, ulusal ve uluslararası sektörün durumunu, müşterilerdeki gelişmeleri ve tedarikçiler ile ilgili bilgileri mümkün olduğunca yakın takip ediyor ve paylaşıyoruz. Sektörel rapor ve haberleri sürekli ve yakın takip ederek, başka sektörel derneklerle de iletişim halinde olarak geniş çaplı bilgilere ulaşıyor ve bunları beraber yorumluyoruz.
Hem yeni müşteriler hem de mevcut müşterilerin yeni lokasyonları ile ilgili çeşitli faaliyetlerimiz oluyor. Bunun için müşterilerimiz ile görüşmelerde her zaman yeni lokasyon yatırımlarını sorguluyor, bilgi aldıkça paylaşıyor ve mümkün oldukça da geniş katılımlı ziyaretler düzenliyoruz.
Bu ziyaretler erken safhada ilişkilerin kurulup işbirliği başlatılması için çok değerli oluyor. Ayrıca topladığımız bilgiler ile yeni hedef pazarlar belirliyor, buralara ziyaretler düzenliyor ve yeni kontaklar edinmeye çalışıyoruz. Bu biraz daha uzun bir süreç olsa da, üyelerimizin ihracat pazarlarını çeşitlendirmek ve bu şekilde risklerini minimize etmeleri açısından üzerinde durulması gereken çok önemli bir konu olduğunu düşünüyorum.
Deniz Yasemin Aksu: Tüm bu çalışmalarımıza paralel, bu sene ihracatçı birliğimizin liderliğinde 3. Uluslararası Rekabeti Geliştirme (URGE) Projemiz başladı. 20 BEYSAD üyesi firmanın dahil olduğu 3. URGE projesi kapsamında, her firmadan temsilcilerle yapılan ihtiyaç analizi çalışmasında sektörümüz için öncelikli olabilecek ihracat pazarları belirlendi. 3 yıl sürmesi öngörülen bu proje kapsamında ziyaret edeceğimiz ülkelerin, sektörümüz adına önemli olacağını söyleyebiliriz.
SUBCONTURKEY: Tedarik zinciri yönetiminde dijitalleşmenin önemine bakış açınız nasıl, değerlendirir misiniz? Bu konuda farkındalık yaratacak faaliyetleriniz var mı? Dijitalleşme konusunda komite çalışmalarınız ne durumda?
Eray Gönenli: Her alanda olduğu gibi tedarik zinciri yönetiminde de dijitalleşme çok önemli bir hale gelmiştir. Firmanın sürdürülebilirliği için olmazsa olmaz konulardan biridir. Tedarik zincirlerinin dijitalleşmesi ile birlikte işletmeler, küreselleşme ile artan karmaşık ağlara, müşterilerin beklentilerindeki artan çeşitliliğe ve müşterilerin isteklerindeki değişimlere hızla ve maliyet-etkin bir şekilde uyum gösterilebileceklerdir.
BEYSAD olarak paydaşlarımız ile yazılım firmalarını devamlı bir araya getirmekteyiz. Hem yeni teknolojiler ile ilgili bilgilendirilmekte hem de başarı hikayeleri aktarılmaktadır. Bunlara ek olarak OZUBEX’in bu alanda faaliyetleri olacaktır ve paydaşlarımıza eğitimler ve danışmanlıklar verilecektir.
Begüm Atalay Yu: Günümüzün hızla değişen koşullarında şirketler için en hayati konu hızlı ve doğru kararlar verebilmek. Şirketlerimizdeki süreç çıktılarını hızlı ve doğru bir şekilde ölçümlemek ve bu ölçümler sonucunda şirketlerimizdeki faaliyetleri ve ilgili riskleri doğru bir şekilde yönetebilmek için dijitalleşme büyük önem taşıyor.
Bunun yanında süreçlerin dijitalleştirilmesi, süreçlerin net bir şekilde tanımlanmasını gerektirdiği için, süreçleri kişilerden bağımsız kılarak şirketlerin sürdürülebilirliğine önemli katkılar sağlanmasında fayda vardır.
BEYSAD olarak en önemli faaliyetimiz, Özyeğin Üniversitesi iş birliğiyle kurulan Sanayi 4.0 Mükemmeliyet Merkezi OzUBEX üzerinden üye ağımızdaki firmaların dijitalleşme sürecine katkıda bulunmak olacaktır. Bunun yanında üye ağımızdaki firmalar için dijital dönüşümün çeşitli alanlarında bilgilendirme oturumları gerçekleştiriyoruz.
SUBCONTURKEY: Beyaz eşya yan sanayicileri/tedarikçi firmalarının özellikle Endüstri 4.0 ve dijitalleşme yatırımları konusunda neler söylersiniz?
Eray Gönenli: İşletmeler için Endüstri 4.0 ve dijitalleşme alanında yatırım yapmak artık bir tercih değil, zorunluluk haline gelmiştir. Bu alanlarda yatırımlar vakit kaybetmeden hem sürdürülebilirlik hem de maliyet avantajı sağlamak amacıyla yapılmalıdır. Hatta enflasyonist bir dönemde olduğumuz için projelerin geri dönüş süresi geçmişe göre çok daha kısalmış durumdadır. Finansman konusunda problem yaşamayan firmaların öncelikli hedeflerinden birisi işletmelerinin dijitalleşme seviyelerini yükseltmek olmalıdır ve zaman kaybetmemelidirler. Aksi taktirde firmalar rekabet gücünü kaybedecektir.
Begüm Atalay Yu: BEYSAD üye firmalarının Endüstri 4.0 / dijitalleşme konusunda bilinci yüksek, bu konuda belirli düzeyde yatırım yapmış, hali hazırda da çeşitli alanlarda projeler yürüten birçok firmamız var. Tabi finansman kaynağına ulaşımda yaşanan problemlerden dolayı birçok proje de bekletiliyor, dönemsel olarak açılan devlet desteklerini takip etmek, bu desteklerden faydalanmak yararlı olacaktır.
SUBCONTURKEY: OzUBEX – BEYSAD Sanayi Dönüşüm Merkezi’nden bahseder misiniz? Bu projedeki hedefleriniz neler? Üyelerinize nasıl katkılar sunacak/sunuyor?
D. Yasemin Aksu: Derneğimizin en gurur verici projeleri arasında olan OzUBEX’in temellerinin 2016 yılında atıldığını söyleyebiliriz. Sanayi Bakanlığı ve Avrupa Birliği’nin ortak yürüttüğü Rekabetçi Sektörler Programı kapsamında ciddi bir Avrupa fonu bütçesiyle desteklenen OzUBEX; BEYSAD, Özyeğin Üniversitesi ve TÜSİAD ortak görüşüyle şekillenmiştir ve bugün Özyeğin Üniversitesi’nde 1000 metrekarelik kapalı bir alanda kurulmuştur. Bu merkezde, üyemiz olan (veya olmayan) KOBİ’lerin dijital dönüşüm süreçlerinde karşılaşabilecekleri engellerin azaltılmasını, teknolojik altyapısı ve planlanan danışmanlık programlarıyla başvuran firmaların Ar-GE kaslarının güçlendirilmesi ve Ar-Ge projelerinin geliştirilmesi, Endüstri 4.0 dönüşümüne sürdürülebilirlik kazandırılmasını, bu kapsamda üretim süreçlerinde verimliliğin ve rekabetçiliğin geliştirilmesini ve KOBİ’lerin imalat değer zincirine entegrasyonunun güçlendirilmesini amaçlamaktayız.
Yine bu dönemde, BEYSAD üyesi firmalardan katılımcılarla, ilk eğitimlerimiz gerçekleştirildi. Endüstri 4.0 kavram ve teknolojilerine ilişkin farkındalıklarını artırmaya yönelik tasarlanan “Dijital Dünyada Farkındalık” ve yöneticilerin Endüstri 4.0 teknolojileri, dijital dönüşüm, yeni iş modelleri, güncel trendler gibi kavramların aktarılmasıyla bilgi ve becerilerini artırmaya yönelik tasarlanan “Dijital Dünyada Liderlik” eğitimlerimiz gerçekleşti. Yakın bir zamanda tamamlanacak ekipman parkuruyla birlikte hayata geçecek olan “Öğren ve Dönüş” (Learn and Transform) programlarıyla da firmaların dijital dönüşüm yolculuklarının hızlanacağını öngörüyoruz. Tüm bu programlara ilişkin ve OzUBEX ile ilgili detaylı bilgi almak isteyen SUBCONTURKEY okurlarını, dernek merkezimizle (info@beysad.org.tr) veya OzUBEX ( info@ozubex.com ) ile doğrudan iletişime geçmeye davet ediyoruz.
SUBCONTURKEY: Türkiye’nin beyaz eşya üretiminde Avrupa liderliğini devam ettirebilmesi için yan sanayi firmaları olarak neler yapılması gerektiğini düşünüyorsunuz?
Tuğba Özalp: Fiyata dayalı rekabetin dışında esneklik ve verimlilik artırma yolundaki çalışmalar da büyük önem kazandı. Yan sanayi firmaları, en son üretim teknoloji ve makinelerini kullanarak üretim süreçlerini iyileştirmeli ve verimliliği arttırmalıdır. Dijitalleşme ve otomasyon, verimliliği artırmanın önemli yollarından biridir.
Ayrıca, son dönemde fuarlarda da sürdürebilirlik ve çevre konularının öne çıktığını gözlemliyoruz. AB regülasyonlarına uyum, yeşil ve döngüsel ekonomi gerekliliği; firmaların karbon ayak izi hesaplama uygulamalarına ve karbon ayak izini düşürecek projelerle, enerji verimliliği projelerine yatırım yapması gerektiğini düşünüyorum. Avrupa pazarının yanı sıra diğer uluslararası pazarlara odaklanmak, Türk Beyaz Eşya Sektörü’nün büyümesine katkı sağlar. İhracat fırsatlarını takip etmek ve dış pazarlarda güçlü bir varlık oluşturmak çok önemlidir.
Sefa Böyet: Türkiye Beyaz Eşya Sektörü, bugüne kadar geçtiği süreçlerde çeşitli zorluklara ve belirli periyodlarda yaşanılan gerek küresel gerek lokal krizlere rağmen, güçlü markalara sahip olma ve bu markaların yanında yer alan güçlü yardımcı sanayileriyle birlikte üretim sayılarında uzun yıllardır Avrupa’da lider, dünyada 2. konumda yer almaktadır.
Bu konumu sürdürülebilir kılmak adına sanayi kuruluşlarımız, gelişen teknolojilerin ışığında daha otomasyon ve robotik sistemlerin uygulandığı, üretim hatlarında kullanımıyla Endüstri 4.0’ın gerekliliklerinin benimsendiği, ölçülebilir bir üretimle süreçlerini iyileştirmeye devam etmekteler.
Başta üyelerimiz olmak üzere sektörümüzün tüm paydaşlarını gelecek teknolojilerle tanıştırmak ve bunları şirketlerine uygulanabilir kılmak adına, OzUBEX’te düzenli faaliyetler, çalıştaylar ve işbirlikteliği imkanları oluşturmuş durumdayız. Bu süreçlerin ışığında şu, rahatlıkla söylenebilir ki Beyaz Eşya Sektörü ana ve yardımcı sanayileriyle Türkiye’de faaliyette bulunan diğer sektörlerle birlikte incelendiğinde kurulu ekosistemiyle Endüstri 4.0 teknolojilerinin en düzenli, çevreci ve sürdürülebilir kılındığı sektör olarak parlamaya devam edecektir.
SUBCONTURKEY: Ekonomide yaşanan belirsizlikler, savaşlar, enflasyon, emtia fiyatlarındaki tutarsızlıklar, döviz kurlarındaki artışın sektöre etkilerini değerlendirir misiniz?
Sefa Böyet: Şüphesiz, bahsi geçen etkenler yalnızca beyaz eşya sektörünü değil, geride kalan tüm sektörlerde ciddi daralmaya sebebiyet vermekte. Pandemi dönemi oluşan tedarik zincirindeki kırılmalar, emtia fiyatlarının öngörülemez şekilde dalgalanması, yanı başımızda yaşanılan savaşların ülkemize ve bölgemize yansıması ve daha nicesi ülkemizin rekabetçiliğine global anlamda darbe vurmakta ve olumlu cümleler kurmayı zorlaştırmaktadır.
Bununla mücadele edebilmenin pazar çeşitlenmesi ve katma değerli ürün üretimlerini arttırmaktan geçtiğine inanıyorum. Bu kapsamda rekabetimizi daha da arttırabilmemiz için, Ar-Ge çalışmalarının ve sahip olmamız gereken nitelikli insan gücünün önemi bir kez daha karşımıza çıkmaktadır.
F. Murat Öney: Her sektörde olduğu gibi, bizim sektörümüzde de belirsizlikleri yönetebilmek adına çok kısa vadeli stratejiler ve manevralar yapmak zorunda kalıyoruz. Sektörümüz her ne kadar çok dinamik bir sektör olsa da bu belirsizlikler son tüketici alım gücünü de derinden etkiliyor. Bugüne kadar enflasyonist ortam sebebiyle son tüketici alım kararlarını iç pazarda öne çekti. Ancak ihracat pazarlarında bu belirsizlikleri, tüketimde kısıtlamaya gitmek olarak gördük.
Türkiye, şu anda beyaz eşya sektöründe dünya ikincisi konumda ancak çok ciddi Uzak Doğu baskısı altında. Benim görüşüm gerçekten iyi konumda olduğumuz sektörümüz için yatırımı ülkemize daha da fazla çekecek adımların atılması, belirsizlikleri yönetebilmek anlamında da elimizi kuvvetlendirecektir.
Tolga Başoğlu: Bahsettiğiniz konulardaki belirsizlikler ve döviz kurlarındaki artış tabii sektörü olumsuz etkiliyor. Bütçe yapmak ve herhangi bir öngörüde bulunmak her geçen sene zorlaşıyor. Özellikle artan işçilik maliyetleri ve yüksek enflasyon, sanayicileri zor durumda bırakıyor.
SUBCONTURKEY: Eklemek istedikleriniz var mı?
Ayşegül Koç: BEYSAD Yönetimi olarak büyük bir özveri ile üyelerimiz ve ana sanayilerimiz başta olmak üzere kamu yetkilileri ve tüm paydaşlarımızla iletişim halinde olmaya özen gösteriyoruz. Sektörümüz, sanayicilerimiz ve ülkemiz yararına faydalı olabilecek öneri ve etkinlikleri hayata geçirmeye çalışıyoruz.
Her pazartesi günü yayınlamakta olduğumuz Haftalık Bülten, 3 ayda bir özenle üzerinde çalıştığımız BEYSAD Dergisi, oluşturmuş olduğumuz BEYSAD Whatsapp Topluluk, zaman zaman ihtiyaç duyduğumuz her konuda üyelerimize ulaştırdığımız anketler ve en önemlisi mail yoluyla iletişimimize büyük önem veriyoruz.
Çok yakında yeniden biraraya gelmeye başlayacak olan, yıllardır başarı ve keyifle sürdürdüğümüz komite kültürümüzü, yeni yönetim dönemimizde "Platform" (Sanayi 4.0, İK, Sürdürülebilirlik&Çevre) adı ile biraz daha farklı bir formatta sunuyoruz. Daha önceki dönemlerde, toplantı öncesi BEYSAD tarafından oluşturulan bir gündem ile toplantılar yapılırken; bu kez BEYSAD’ı, üyelerini bir araya getiren bir köprü görevi ile, 6. Strateji Belgesi çıktılarından esinlenerek, üyelerinin ilgisini çeken konulara odaklanabilecekleri görüşme odaları açıyor gibi düşünebilirsiniz.
TURKHAS-3 Rekabeti Geliştirme programını Elektrik Elektronik İhracatçılar Birliği (TET) ile yürütürken, yine TET ile Turquality Sektör tanıtım programına başlangıç yaptık. Yurtdışı fuar listemize elimizden geldiğince sadık kalmaya çalışırken, bu süreçte ulaşan alım heyeti, B2B programlarını dikkatle takibimizde tutmaya çalışıyoruz.
Özetle, üye ve paydaşlarımızla kolkola, keyifle ve aynı fedakar duygularla sektörümüzü ileriye taşımaya devam ediyoruz.
Bu fırsatı verdiğiniz için siz kıymetli paydaşımız SUBCONTURKEY Gazetesi’ne teşekkür ederiz.