Dilek Aşan
CBAM’a Hazırlıkta Şirketler İçin Yol Haritası
Avrupa Birliği’nin Carbon Border Adjustment Mechanism (CBAM) uygulaması, sanayi ve ihracat yapan tüm şirketler için kritik bir dönüm noktası oluşturmaktadır. 2026 yılı itibarıyla tam olarak yürürlüğe girecek olan bu mekanizma, Avrupa’ya ihracat edilen ürünlerin üretim sürecinde ortaya çıkan karbon emisyonlarını dikkate almakta ve bu emisyonlara bağlı olarak ek maliyetler getirmektedir. Türk sanayicisi açısından bu uygulama yalnızca ticari bir zorunluluk değil, aynı zamanda sürdürülebilirlik ve rekabet stratejilerinin yeniden tanımlanmasını gerektiren bir süreç olmaktadır.
CBAM’ın getirdiği yükümlülükler, firmaların karbon ayak izini ölçmesinden tedarik zincirinde şeffaf veri paylaşımına kadar geniş bir alanı kapsamaktadır. Bunun yanında ISO standartlarının uygulanması, CE işareti ile Avrupa mevzuatına uyum sağlanması ve yeşil enerjiye geçiş gibi adımlar, CBAM’a hazırlıkta şirketler için bir yol haritasının ayrılmaz parçaları haline gelmektedir.
CBAM’ın Türk Sanayisine Yansımaları
CBAM ilk etapta demir-çelik, alüminyum, çimento, gübre, elektrik ve hidrojen gibi yüksek karbon yoğunluklu sektörlerde uygulanmaktadır. Bu sektörlerde faaliyet gösteren firmaların Avrupa pazarına ihracat yaparken üretim sürecine dair karbon emisyon raporlarını sunmaları zorunlu hale gelmektedir.
Türk sanayisi için CBAM üç temel alanda etki yaratmaktadır:
Maliyet Artışı: Karbon emisyonu yüksek üretim yöntemleriyle üretilen ürünler Avrupa pazarında daha yüksek maliyetle karşılaşmaktadır.
Rekabet Dinamikleri: Daha düşük karbon ayak izine sahip üreticiler, maliyet avantajı sayesinde pazarda daha güçlü bir konuma gelmektedir.
Yatırım İhtiyacı: Enerji verimliliği, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı ve çevre dostu üretim tekniklerine geçiş yatırımları zorunlu hale gelmektedir.
Bu etkiler yalnızca doğrudan ihracat yapan şirketleri değil, aynı zamanda yan sanayi ve tedarik zincirindeki tüm aktörleri kapsamaktadır.
Yol Haritasının Stratejik Adımları
CBAM’a hazırlık sürecinde şirketlerin izlemesi gereken yol haritası stratejik ve kapsamlı olmalıdır. Sürdürülebilirlik politikaları, üretim süreçleri ve tedarik zinciri yönetimi bu yol haritasının merkezinde yer almaktadır.
-Karbon Ayak İzinin Ölçülmesi ve Raporlanması
İlk adım, üretim tesislerinde oluşan karbon emisyonlarının düzenli ve şeffaf biçimde ölçülmesidir. Bu süreçte ISO 14064 standardı önemli bir rehber sunmaktadır. Emisyonların doğru bir şekilde raporlanması, yalnızca CBAM’a uyum için değil, aynı zamanda şirketin karbon azaltım stratejilerini planlaması için de gereklilik arz etmektedir.
ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemi ile birlikte uygulandığında, emisyon ölçüm ve raporlama süreçleri daha sistematik bir yapıya kavuşmaktadır. Ayrıca firmaların, karbon ayak izi hesaplamalarını ürün bazında da yapması gerekmektedir. Bu noktada ISO 14067 standardı ürünlerin yaşam döngüsü boyunca ortaya çıkan emisyonların belirlenmesine imkân tanımaktadır.
-Enerji Verimliliği ve Yenilenebilir Enerji Kullanımı
CBAM’ın maliyet etkisini azaltmanın en önemli yollarından biri enerji tüketimini azaltmak ve yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmektir. Şirketler, enerji verimliliği projelerini devreye almakta, üretimde kullanılan enerji kaynaklarını yeniden değerlendirmektedir. Bu dönüşüm ISO 50001 Enerji Yönetim Sistemi kapsamında yapılandırıldığında, enerji verimliliği sürekli olarak ölçülmekte ve iyileştirilmektedir.
Yenilenebilir enerji kullanımını belgeleyen Yeşil Enerji Sertifikaları (I-REC, YEK-G), firmaların CBAM raporlamalarında avantaj sağlamaktadır. Bu belgeler, Avrupa’da karbon maliyetlerini düşürmede önemli bir rol oynamaktadır.
-Ürün Belgelendirme ve CE İşareti ile Uyum
Avrupa pazarında satılacak ürünler için yalnızca CBAM değil, CE işareti de vazgeçilmezdir. CE işareti, ürünün Avrupa Birliği direktiflerine ve düzenlemelerine uygun olduğunu göstermektedir. Bu işaret kapsamında güvenlik, sağlık ve çevresel kriterler değerlendirilmektedir. CBAM sürecinde CE işareti ile uyumlu bir yaklaşım geliştiren şirketler, ürünlerini hem emisyon hem de güvenlik açısından AB standartlarına uygun hale getirmektedir. Özellikle çevresel performans ile ilgili bölümlerin gözden geçirilmesi, CBAM yükümlülükleriyle doğrudan ilişkilidir.
-Tedarik Zinciri Yönetimi ve Şeffaflık
CBAM’ın kapsamı yalnızca üretici şirketi değil, aynı zamanda tedarik zincirindeki tüm aktörleri içine almaktadır. Bir firmanın karbon raporunda alt yüklenici veya yan sanayi ürünlerinin emisyonu da yer almaktadır. Bu nedenle şirketlerin tedarikçileriyle yakın iş birliği yapması ve karbon verilerini düzenli olarak paylaşması gerekmektedir. Tedarik zincirinde şeffaflık sağlandığında, CBAM raporlamaları daha güvenilir hale gelmektedir. Ayrıca, bu yaklaşım tedarikçilerin de sürdürülebilirlik yatırımlarına yönelmesini teşvik etmektedir.
ISO Standartları ve CE Belgelendirmesinin Rolü
CBAM’a hazırlıkta ISO standartları ve CE işareti kritik birer araç haline gelmektedir. ISO standartları, çevresel performansın ölçülmesi ve iyileştirilmesine yönelik bir çerçeve sunmaktadır. CE işareti ise ürünlerin Avrupa mevzuatına uygun olduğunu ve çevresel kriterleri karşıladığını göstermektedir.
Şirketler açısından öne çıkan bazı standartlar şunlardır:
ISO 14001: Çevre yönetim sistemi kurularak çevresel performans düzenli olarak izlenmektedir.
ISO 14064: Karbon emisyonlarının ölçümü, raporlanması ve doğrulanması yapılmaktadır.
ISO 14067: Ürünlerin karbon ayak izi hesaplanmaktadır.
ISO 50001: Enerji yönetim sistemi sayesinde enerji verimliliği artırılmaktadır.
CE İşareti: Ürünlerin Avrupa pazarına girişinde gerekli çevre, sağlık ve güvenlik gerekliliklerini karşılamaktadır.
Bu standartların entegre biçimde uygulanması, CBAM sürecinde şirketlerin risklerini azaltmakta ve uyum yükümlülüklerini kolaylaştırmaktadır.
Şirketler İçin Pratik Öneriler
CBAM’a uyum sağlamak isteyen firmalar için uygulanabilir adımların belirlenmesi kritik öneme sahiptir. Bu adımlar kısa vadeli önlemlerden uzun vadeli yatırımlara kadar geniş bir yelpazeyi kapsamaktadır:
-Mevcut Durum Analizi Yapılmalıdır: Tesislerdeki enerji tüketimi ve karbon emisyonları ölçülmekte ve raporlanmaktadır.
-Yatırım Stratejisi Belirlenmelidir: Emisyonları azaltmaya yönelik teknolojik yatırımlar planlanmaktadır.
-Belgelendirme Süreçleri Başlatılmalıdır: ISO 14001, ISO 14064 ve ISO 50001 gibi standartlara uyum sağlanmaktadır.
-Tedarikçilerle İşbirliği Güçlendirilmelidir: Yan sanayiden alınan girdilerin emisyon verileri düzenli paylaşılmaktadır.
-Dijital Raporlama Sistemleri Kurulmalıdır: CBAM’a yönelik veri toplama ve raporlama yazılımları kullanılmaktadır.
-Yeşil Enerji Sertifikaları Kullanılmalıdır: YEK-G veya I-REC belgeleri ile yenilenebilir enerji kullanımı belgelendirilmektedir.
Bu adımların uygulanması, CBAM yükümlülüklerinin karşılanmasında şirketlere avantaj sağlamaktadır.