Elcab Kablo Güney Afrika Fabrika Müdürü İbrahim Orgun: Güney Afrika Projemiz Ülkemizin Gururu
Elcab Kablo Güney Afrika Fabrika Müdürü İbrahim Orgun, Elcab Kablo’nun Güney Afrika’da yaptığı yatırım, 2018 yılı değerlendirmesi, sektör değerlendirmesi ve 2019 yılı hedefleri gibi konulardaki görüşlerini aktardı:
ELCAB KABLO olarak 1998 yılından beri silikon kablo, cam elyaf kablo, silikon conta, silikon makaron, fişli kablo ve PVC kablo gibi beyaz eşya üretiminde kullanılan çeşitli ürünlerin imalatında faaliyet göstermekteyiz. 7000 m² kapalı alanda kendi yerinde üretim yapan firmamız genç ve dinamik kadrosu ile daima ileriyi hedeflemektedir. Bu çerçevede 2005 yılında kalite yönetim sistemi ISOQUAR tarafından ISO 9001:2008, ISO 14001:2005 kalite ve REACH, ROSH, EAC, TÜV ile düzenli denetimlerin yapılması suretiyle VDE sertifikasıyla belgelendirilmiştir. Üretim kapasitesinin % 45’ini ihraç eden Elcab Kablo bu anlamda standartlara uygun, müşterilerinin istek ve taleplerine dair sunduğu kaliteli ürün, uygun fiyat ve zamanında teslim avantajları ile kaliteden ödün vermeden faaliyetine devam etmektedir. Sektörünün en hızlı büyüyen firması olarak üretime başladığımız günden bugüne ürettiğimiz tüm ürünlerde müşterilerimizin talep ve ihtiyaçlarını en üst seviyede karşılayabilmek en büyük hedefimizdir bu nedenle müşteri odaklı üretim anlayışımızla hem ihracat yaptığımız hem de iç piyasada hizmet verdiğimiz müşterilerimizin ihtiyaçlarını en iyi seviyede karşılayabilmek adına ürün çeşitliliğinde bulunmak üretim politikamızın temelini oluşturmaktadır. Yapılan Ar-Ge&Ür-Ge çalışmaları, kalite politikaları ve çağımızın getirdiği teknolojik gelişimlerin üretim prosesine uygulayarak global olarak rekabet edebilen, içinde bulunduğu sektörün ihtiyaçlarına ekonomik çözümler üreten, uluslar arası ve yerli standartlara uygun üretim yapan, müşteri talep ve isteklerini önemseyen ve sürekli yenilik ve gelişim içinde olan, kalite, inovasyon ve rekabette öncü bir firma olarak kurulduğumuz günden bugüne her geçen yıl arttığımız büyüme ve gelişme ivmesini yükseltmeyi, mevcut müşteri memnuniyetini koruyarak yeni müşterilere ulaşmak adına farklı pazarlara açılmayı ve cirosal anlamda bir önceki yıla oranla büyüme kaydetmeyi ve bu suretle ülke ekonomisine katkı sağlamayı amaçlamaktayız. Bu nedenle ciromuzun kayda değer bir kısmını bu çalışmalara ayırdığımızı söyleyebiliriz. Ürünlerimiz ISO 9001:2008, ISO 14001:2005 standartları ile VDE, CE, TÜV, EAC, ROSH ve REACH ürün kalite belgelerinin sorumlulukları dahilinde, geniş makine parkurlarımızda çağın getirdiği teknolojik gereksinimlere uygun yöntemler kullanılarak üretilmektedir. Üretim süreçlerimizde modern test cihazları kullanılmakta olup ürünlerimiz üretim prosesinin her safhasında ve son kontrol aşamalarında test edilerek gerekli standartlar dâhilinde dokümantasyon ve raporlamaları yapılmaktadır. Ar-ge yatırımlarının ürün kalitesinde artış yaratacağının ve ürün yapısının geliştirilmesi için ürüne katma değer katacağının bilincinde olan firmamız bu nedenle bu alanda daimi faaliyette bulunmakta, göstermiş olduğu etkin başarı ve performansı neticesinde global olarak rekabet eden, sanayinin ihtiyaçlarına ekonomik çözümler üreten, müşteri memnuniyeti odaklı kalite anlayışı ile ana sanayiciler tarafından tercih edilen bir tedarikçi konumunda bulunmaktadır. Ar-Ge, makine-teçhizat ve teknolojiye yaptığımız yatırımların sonucunu kalite, verimlilik ve inovasyon alanlarında elde ettiğimiz başarılarla alıyoruz.
Ürünlerimizi dünyanın birçok ülkesine ihraç etmemizin yanı sıra ülkemiz adına büyük bir marka değeri oluşturmuş Arçelik’in de onaylı tedarikçisi konumundayız. Arçelik’in Güney Afrika’da bulunan beyaz eşya üreticisi Defy Appliances Pty (Ltd.) firmasını Franke Holding AG şirketinden alarak bünyesine katmasının ardından Güney Afrika’ya Türkiye’den yapılacak ithalatlarda bitmiş ürünlere/mamullere yönelik varış gümrüğünde uygulanan %15’lik ithalat vergi uygulamasına karşılık hammadde ithalatında bu oranın uygulanmaması, ithalat vergisi alınmadan gümrük işlemlerinin tamamlanması doğrultusunda yapılan istişareler neticesinde bizlere, kendilerinin söz konusu ülkede gerçekleştirecekleri üretimleri esnasında oluşacak kablo gruplama ve fırın kapı contası ihtiyaçlarını zamanında ve düşük maliyetlerle karşılayabilmemiz adına Güney Afrika’da bir üretim tesisi kurmamızı önermiştir. Bu doğrultuda taraflar arasında gerçekleşen görüşmeler neticesinde gerekli protokoller hazırlanmış, izlenecek olan zaman çizelgesi hazırlanarak satış, alım ve gizlilik detaylarını içeren resmi sözleşme imzalanmak suretiyle ilk adım atılmış ve ardından 23.11.2017 tarihinde ELCAB CABLE AND PROFILE (PTY) LTD. adı altında firma tescili alınarak 2018 yılının Nisan ayında Güney Afrika’daki 5500 metrekare kapalı alan üzerine kurulu fabrikamızı faaliyete geçirip Türkiye’deki fabrikamızda ürettiğimiz bütün ürünleri orada da üretmeye başlamış bulunmaktayız.
Türkiye’de yaptığı üretim ile %40’lık bir büyüme sağlayan ve belirlediği hedeflerine ulaşan Elcab için 2018 senesi oldukça başarılı bir yıl oldu. 14 milyon Euro’luk ciromuzla bu anlamda da hedeflediğimiz rakamlara ulaştık, beyaz eşya sektöründe çalıştığımız A grubunda bulunan müşterilerimizdeki pasta payımızı her geçen gün artıran bir yapıya sahip olduk ve hem cirosal hem de hacimsel anlamda büyüme kaydettik.
2018 yılında kapasite kullanım oranımız ile yurtiçi-yurtdışı satışlarımız hedeflerimiz doğrultusunda gerçekleşmiş olup 2019 yılında da %60’lık bir büyüme hedefliyoruz. Hem iç pazardaki payımızı arttırarak hem de yurt dışında yaptığımız yatırımla bu hedefi yakalamak istiyoruz.
Kablo sektöründe, içinde bulunduğumuz yıl boyunca yaşanmış olan politik sorunlar, piyasalardaki istikrarsızlık ve kurlardaki dalgalanmalar nedeniyle olumlu anlamda önemli ve kayda değer bir gelişme gerçekleşmemiş olup sadece faaliyet gösterdiğimiz sektörde değil diğer tüm sektörlerde de firmaların büyüme ya da gelişme kaydetmeden, irtifa kaybetmeden aynı seviyede stabil bir şekilde mevcudiyetlerini idame ettikleri ya da bu yılı en az kayıp ile bitirmeye çalıştıkları görülmektedir. Sektörde maliyet hesabı yapılırken kur ve bakır en büyük etmen olarak değerlendirilirken yine döviz cinsinden alımı gerçekleştirilen silikon bazlı diğer hammaddeler kurlarda yaşanan artıştan etkilenmekte ve bu durum da maliyetlere ağır bir şekilde yansımaktadır. Gerek iç piyasada gerekse yurtdışında bulunan müşteriler için hazırlanan ürünlerin üretimi safhasında kullanılan tüm hammadde ve girdi alımı döviz cinsiden gerçekleştiği için satış fiyatlarının ulusal para birimi üzerinden belirlendiği iç piyasa şartlarında kur temelli gelişmeler kısa vadede ve son derece olumsuz bir şekilde etki göstermektedir. Dış pazar/ihracat söz konusu olduğunda ise kurda artış yönünde yaşanan gelişmeler piyasalara olumlu etkiler getirmektedir. 48’den fazla ülkeye ihracat yapan ve iç piyasada saygın bir müşteri portföyü bulunan bir firma olarak hem iç hem de dış piyasada bulunan müşterilerimize hizmet vermekte olduğumuz için kur temelli gelişmelerden dengeli bir oranda etkilenmekteyiz. Diğer bir ifadeyle, sektörde ihracat yapan firmaların halen içinde bulunduğumuz yıl boyunca yaşanan olumsuz gelişme ve olaylardan dengeli bir şekilde etkilendiğini söyleyebiliriz.
Dövizde artış olması ve Euro-Dolar paritesinin daimi bir dalgalanma içerisinde bulunması, içinde bulunduğumuz sektörde önemli ve kayda değer gelişmelerin oluşmasına engel olmaktadır. İç pazar satışımız ile ihracatımız bu durumdan farklı şekillerde etkilenmektedir; üretimin gerçekleşmesi için gerekli olan hammadde ve emtiaların tedariki döviz cinsinden gerçekleşmekte ve iç piyasa satışları ise TL cinsiden yapılmaktadır. Bu nedenle iç piyasa satışlarını ele aldığımızda yabancı para birimlerinin karşısında Türk Lirası’nın değer kaybetmesi neticesinde olumsuz bir etkilenme söz konusudur zira söz konusu değişim bilanço ve fiyatlara yansıtmakta bu da iç piyasa satışlarımızda olumsuz bir sonuç doğurmaktadır. Aynı soruyu ihracat faaliyetini göz önüne alarak cevaplandırdığımızda ise iç pazarda anlık değişimleri uygulamaya alma zorluğunun uluslararası piyasada rastlanmaması nedeniyle ve satışlarımızın döviz cinsiden yapılması neticesinde durumun bu anlamda lehimize olduğunu söyleyebiliriz. Ancak yüksek döviz kuru ihracat için gerçekten ciddi bir avantaj olup olmadığı tartışılır bir konudur çünkü ülkemizin makro ekonomisi söz konusu olduğunda girdilerin yurtdışı endeksli ve döviz bazında olması nedeniyle yüksek döviz kurunun ihracatta çok büyük bir avantajı bulunmamaktadır. Hammadde fiyatlarının 2019 yılında nasıl seyredeceğine dair ise maalesef ki herhangi bir öngörüye sahip olmak mümkün değildir. Zira bu seyre global gelişmeler ve değişimler yön verecektir.
Elcab Kablo olarak 2019 yılında kurumsal yönetim anlayışımız ile daha temkinli, yaptığı işlerde daha seçici ve karlılık konusunda daha hassas olup bu doğrultuda bir strateji içerisinde olacağımızı ve söyleyebiliriz. Yapılan Ar-Ge çalışmaları, kalite politikaları ve çağımızın getirdiği teknolojik gelişimlerin üretim prosesine uygulayarak global olarak rekabet edebilen, içinde bulunduğu sektörün ihtiyaçlarına ekonomik çözümler üreten, uluslar arası ve yerli standartlara uygun üretim yapan, müşteri talep ve isteklerini önemseyen ve sürekli yenilik ve gelişim içinde olan, kalite, inovasyon ve rekabette öncü bir firma olarak 2019 yılında da kurulduğumuz günden bugüne her geçen yıl arttığımız büyüme ve gelişme ivmesini hem iç pazarda ve ihracat ayağında yükseltmeyi ve mevcut müşteri memnuniyetini koruyarak yeni müşterilere ulaşmak adına farklı pazarlara açılmayı hedeflemekteyiz.
…Kalite, İnovasyon ve Rekabette Öncü Bir Firma Olarak 2016 Yılında Da Kurulduğumuz Günden Bugüne Her Geçen Yıl Arttığımız Büyüme ve Gelişme İvmesini Yükseltmeyi Ve Mevcut Müşteri Memnuniyetini Koruyarak Yeni Müşterilere Ulaşmak Adına Farklı Pazarlara Açılmayı Hedeflemekteyiz…
17.01.2019