Ferel Elektronik: Risk ve Kriz Dönemleri, Yeni Yöntem ve Teknolojilerin Gelişimi Dönemleridir
Ferel Elektronik: Risk ve Kriz Dönemleri, Aynı Zamanda Sorunları Çözecek Yeni Yöntem ve Teknolojilerin Gelişimi Dönemleridir
Ferel Elektronik: Risk ve Kriz Dönemleri, Aynı Zamanda Sorunları Çözecek Yeni Yöntem ve Teknolojilerin Gelişimi Dönemleridir
Ferel Elektronik San. ve Tic. A.Ş.
Satış Yöneticisi - İlter Mutlu
Beyaz eşya sektöründe faaliyet gösteren şirketiniz, bir yılı aşkın süredir devam eden pandemi dönemini nasıl geçiriyor…!
Yakın tarihte bu denli bir global sağlık kriziyle karşılaşmamış bireyler olarak böyle bir dönemde üretim faaliyetlerini devam ettirmek adına üreticiler gerçekten zor bir süreçten geçiyor. Pandemiyi 3 dönemle anlatacak olursak;
Krizin ilk patlak verdiği zaman “şimdi ne olacak” sorusunun altında oluşan ve daha çok bireysel sağlık endişelerinin olduğu kısım, sonrasında virüsle yaşamayı öğrenmeye başladığımız, tecrübe kazandığımız ve oluşan bu tecrübeyi günlük yaşama aktardığımız dönem ve şuan içinde bulunduğumuz aşılanma faaliyetlerinin hız kazandığı, normalleşme adımlarının konuşulduğu dönem.
Tüm bu dönemlerde biz firma çalışanları olarak, herkes olduğundan daha fazla özverili ve üretimi devam ettirmek için neler yapılabileceği konusunda işine dört elle sarılmış durumdaydı. Üretimi pandemi şartlarına göre adapte etmek için aldığımız önlemlerin çoğu doğrudan çalışanlarımızdan geldi ve kimse zarar görmeden üretimimizi nasıl daha verimli hale getirebileceğimizin yollarını hep beraber aradık. Üretim sahamızda otomasyon ağırlıklı süreçler oldukça fazla. Böyle bir dönemde elbette otomasyon çıktılarının daha fazla üretim görevlerini üstlenmelerini ve hatta üretim süreçlerine daha da fazla otomasyon eklenmesi adına çalışmalar yürütmeye devam ediyoruz. Böylelikle pandeminin insan kaynağı üzerindeki etkilerini minimalize etmeyi amaçlamaktayız.
Pandemi şartlarında üretime nasıl devam edebildiniz?
Üreticiler açısından ayakta kalmaları adına yapılması gerekenler listesi olsa, bu listedeki ilk maddelerden biri kesinlikle çalışanların refahını sağlamak olmalıdır. Pandemi şartlarına uygun çalışma ortamları hazırlamak, çalışanların bu dönemde kendilerini evi gibi güvenilir bir ortamda hissetmelerini sağlamak üreticiler açısından çok büyük önem arz etmektedir. Yukarıda bahsetmiş olduğum pandeminin ilk döneminde, personellerimiz panik ve belirsizlik içerisindeydiler. Kurduğumuz enformasyon ekipleri ile içeride sürekli bilinci artırıcı faaliyetler yürüttük. Bu dönemde iş yerinde aldığımız tatminkar sağlık önlemleriyle çalışanlarımızın kendilerini güvende hissetmeleri işe devamlılık oranımızın sürekli üst seviyede olmasını sağladı.
Pandemi Bulunduğunuz Sektörü Nasıl Etkiledi?
Beyaz Eşya Yan Sanayi üreticisi olarak Ferel Elektronik, güçlü mühendislik ve teknolojik altyapısı sayesinde üretim faaliyetlerine böylesine zorlu bir periyotta devam etmektedir. Sektörümüzde otomasyon seviyesi en yüksek üretim tesislerinden birine sahip olduğumuza inanıyoruz. Bu özelliğimiz hem tercih edilebilirlik noktasında hem de güvenilirlik noktasında müşterilerin bizi tercih etmesinde etkili olmaktadır. Pandemi döneminde Türkiye Avrupa’da bir numaralı beyaz eşya üreticisi unvanını ele geçirdi. İnsanların evde geçirdikleri zamanın artmasıyla birlikte globalde beyaz eşya sektörüne olan talebin arttığına inanmaktayız. Avrupalı rakip üreticilerin Avrupa’da uygulanan yasaklar, kısıtlamalar sonrasında düşen üretim hızları da Türkiye’ye olan ilginin önemli bir sebebi olmuştur. Rakamlarla bu artışı ifade edecek olursak geçtiğimiz yılın ilk çeyreğine göre yine aynı dönemde bu yıl, beyaz eşya satışları iç pazarda yüzde 40 ihracatta ise yüzde 26 artış gösterdi. Biz de bu artışı gerek yerli gerekse yabancı müşterilerimizden aldığımız taleplerle reelde hissediyoruz.
Bahsettiğimiz yüksek otomasyon seviyesine sahip olmak işte tam bu noktada ülkemizin farkı birkaç boy açmasına sebep olmuştur. Tedarik savaşları boyutunda da Türkiye Yan Sanayisinin güçlü olmasıyla Avrupa’da lider konuma erişmiştir.
Pandemide Yaşanan Hammadde, Kalifiye Eleman vb. Sorunları Nasıl Yönetiyorsunuz?
Pandemi, aklımıza gelebilecek her sektördeki mal ve hizmetlere olan talebi alışılagelmişin dışına çıkarmış veya değiştirmiştir. Bizlere aslında bazı konularda ne kadar aciz kalınabileceğini tüm açıklığıyla göstermiştir. Yıkılmaz denilen küresel tedarik zincirlerinin zayıflığını ve ne denli kırılgan olduğunu gözler önüne sermiştir.
Ana sanayinin, yan sanayilerini özellikle böyle dönemlerde desteklemesi gerekmektedir. Normale dönüldüğünde yan sanayi üreticilerinin halen varlığını devam ettiriyor olması bu dönemi az hasarla kapaması tamamen alacağı bu desteğe bağlıdır. Ayrıca yan saniyeler, yaşanacak olası bir duraklama döneminde kendisinden satın alma yapmaya devam eden üreticilere akabinde müşteri önceliklendirmede üst sıralarda yer vereceklerdir. Bu destekler özellikle küçük ölçekli yan sanayi firmaları için çok daha önemlidir.
Bu dönemin bize öğrettiklerinden biri geleneksel stok yaklaşımının dışına çıkarak, tedarik ve üretim için yeni kontrol politikaları ve yeni performans kriterleri oluşturmak oldu. İşletmeler uzun yıllardır tedarik zincirlerindeki stokları azaltmak eğilimindeydiler. Birçok işletmenin pandemiye kadar büyük çapta bir tedarik kesintisini karşılayacak boyutta bir tampon stoğu bulunmamaktaydı. Önceki çıktılara dayanan güvenlik stoğu belirleme parametreleri, talep ve tedarikteki değişkenliklerin yüksek olacağı önümüzdeki zamanlar için uygun olmayacaktır. Pandemi döneminde birçok üretici alternatif tedarikçilerinden aldıkları destekler sayesinde üretimlerini devam ettirebildiler. Satın alma ve stok stratejilerimizi tedarik kesintilerini yönetebilecek şekilde tekrar gözden geçirmemiz gerekmektedir.
Kalifiye eleman problemi son dönemde üreticilerin başını ağrıtan problemlerin ne yazık ki başında geliyor. Üretim de kapasite artışı var, bu artışa rağmen kalifiye eleman yetiştiren kurumlar bu açığı kapatamamaktadır. Artan rekabet, azalan kar marjları ve sürekli gelişen üretim beklentileri kalifiye eleman açığını da beraberinde getirmektedir.
Yerleşim olarak yetişmiş elemanı bırakın niteliksiz eleman bulmada çok zorlandığımız bir bölgede bulunmaktayız. Bulabildiğimiz insan kaynağına yatırım yapıyor ve nitelik kazanmaları için eğitim programlarına tabi tutuyoruz. Kalifiye personellerimizin de bilgi ve becerilerini artıracak takviye eğitim programlarımızla yetkinliklerini artırmaya devam ediyoruz. Kurum içi eğitimler bu sebeplerle işletmelerde önem teşkil etmektedir. Bir hizmet kolunda görev yapan tüm arkadaşlarımızın öncelikli amaçları bir iş edinmek değil bunu bir meslek olarak görmesi gerekmektedir.
“Kaliteli tesisler, kaliteli personeller gerektirir.”
Pandemi Sonrasında Bizi Neler Bekliyor, Pandemi Bize Neler Öğretti?
Birkaç on yıldır maliyetleri düşürmek, stokları azaltmak için tedarik zinciri operasyonuna odaklanmak, gecikme ve kesintileri karşılamayı sağlayacak tampon stoğu ve esnekliği ortadan kaldırmıştı. Yanlış yorumlanan, doğru dürüst anlaşılamayan yalın prensipler, sonuçta maliyet azalmasını sağlayacak süreç iyileştirmesi yerine, maliyet azaltımına fazla odaklanılmasına sebep olmuştur. Tedarik zinciri kırılganlığını azaltmak için maliyete dayalı stratejilerin yeniden gözden geçirilmesi gerekmektedir. Maliyet azaltma tekniği olarak düşünülen ancak belki de fazlaca uygulanan stoğu gereksiz düşürme ve dış kaynak kullanımını azaltarak tedarikte yerelleşme, yerlileştirme uygulanmalıdır.
Tedarik zincirlerinin anlık değişimlerden ve krizlerden etkilenmemesi için esnek iş modellerine ve dinamik kararlar alabilmelerine ihtiyaç vardır. Tüketici davranışları ve beklentileri, tedarikçiye yaklaşım gibi birçok unsur değiştiği için pandemi sonrası üreticiler işletme modellerini de yenilemelidirler. Süreç ve performans kıstasları da aynı şekilde değişmelidir. Kıstas için “değer” kısmına, sadece kısa dönemlik kazanç ve maliyet odaklılık değil risk, dış durumlara dayanıklılık ve esneklik gibi daha geniş tanımlar eklenmelidir.
Risk ve kriz dönemleri, aynı zamanda sorunları çözecek yeni yöntem ve teknolojilerin gelişimi dönemleridir. COVID-19 siyah kuğu olarak görüldüğünde, işletmeler beklenmeyeni dikkate almayı öğrenmektedirler. Gelecekteki olası bir kriz de yine COVID-19 kadar şaşırtıcı olacaktır. Ancak esnek olmak, doğru planları yapmak ve hızlıca uygulayabilmek, büyük kesintileri engelleyebilecektir.
COVID-19, yakın tarihte tüm tedarik zincirlerini geniş çapta etkileyen en büyük olay olarak görülebilir. Normal duruma dönüşün, geniş çaplı küresel iyileşme ile mümkün olabileceği belirtilmektedir. Normalleşme, her bölge ve ülke için farklı zamanlarda başlayacak, farklı hızlarla ilerleyecek ve küresel tedarik zincirleri ancak içerdiği tüm önemli aktörlerin normale dönmesi sonucunda iyileşebilecektir.