Gençler Kablo, Kablo ve Fişli Kablo Üretiminde 40. Yılına Girecek
Sektörde 39. yılını geçtiğimiz Mart ayında geride bırakan Gençler Kablo, beyaz eşya başta olmak üzere küçük ev aletler, iklimlendirme, yarı medikal, aydınlatma gibi birçok yerli ve yabancı firmalara yan sanayi olarak hizmet veriyor.
Gençler Kablo Satış ve Pazarlamada Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Sayat Çakır, ihracatlarının tamamının Avrupa’ya olduğunu ve üretimlerinin %35’ini direkt ihraç ettiklerini söyledi. Beyaz eşya sektörünün gelişimi ve HEFI 2018 Fuarının sektör açısından önemine de değinen Sayat Çakır, sorularımızı yanıtladı.
Gençler Kablo’nun kurumsal kimliği hakkında bilgi verir misiniz?
Sayat Çakır: Sektörde 39. yılını geçtiğimiz Mart ayında geride bırakan Gençler Kablo, beyaz eşya başta olmak üzere küçük ev aletler, iklimlendirme, yarı medikal, aydınlatma gibi birçok yerli ve yabancı firmalara yan sanayi olarak hizmet vermektedir. Ürünlerimiz tek marka adı altında Eskişehir lokasyonumuzda üretmekteyiz. Bir aile firması olan Gençler Kablo şu an birinci ve ikinci kuşak aile üyeleri tarafından beraber yönetiliyor. Sektöre kablonun farklı tipte ürünlerinin üretimi ile adım atıldıktan sonra daha çok alçak gerilim kabloları, akabinde PVC Granül ve fişli kablo üretimi ile devam edilip özellikle beyaz eşya sektörü etrafında odaklanılmış. Ülkemizin beyaz eşya üretiminde Avrupa’nın üssü, dünya sıralamasında da 2.’ci sırada olması, firmanın ana sanayilerimiz ile beraber sistematik olarak büyümesine olanak tanımış. Özellikle 2010 yılında Eskişehir yerleşkesine taşınıldıktan sonra başlayan teknolojik yatırım planı doğrultusunda her iki senede bir yapılan yatırımlar ile günümüzde ‘Topic Trend’ olan Endüstri 4.0 konusunda adımlarını erken atmaya başlayıp, bugün de üretim proses ve mantalitesini bu doğrultuda yönlendirmekte.
Üretimini yaptığınız ürünler nelerdir?
Sayat Çakır: Üretimimiz 3 ana başlık altında toparlanabilir. Kablo ve fişli kablolarımızda kullandığımız PVC granülümüzü üretmekteyiz. Bu hem ürettiğimiz ürünün kalitesini standart hale getirmemize yardımcı olurken hem de özel tip ürünler ile ilgili çalışma yapma fırsatı tanımaktadır. Bir diğer ürünümüz kablo. Kablo üretimi, Gençler Kablo’nun asıl kuruluş amacıdır. 1979’dan bu yana en iyi bildiğimiz ve en kuvvetli yanımız kablodur. Aramıza son katılan ürünümüz ise fişli kablodur. Bu aslında en yeni ama en çok bilinen ürünümüzdür. Gençler Kablo dediğinizde herkes bizi fişli kablocu olarak anmaktadır. Aslında bu sevindirici, çünkü en son katılan ama en çok bilinen bir üretim, doğru işler yaptığımızın kanıtıdır. Tabi bunun olmasında talep alanının daha fazla olması da etkilidir.
Üretimlerinizin ne kadarını ihraç ediyorsunuz? İhracatınız hakkında bilgi verir misiniz?
Sayat Çakır: Aslında ürettiğimiz ürünlerin 80%’i ihraç olmakta. Bunun 35%’i bizim tarafımızdan direkt ihraç edilirken geri kalanı ise ana sanayiler tarafından 94 farklı ülkeye gönderilmektedir.
Direkt ihracat yaptığımız ürünlerin neredeyse tamamı Avrupa Kıtasına ihraç etmekteyiz.
2017 yılının ilk 5 ayına göre 2018 yılı nasıl geçti? Yılsonu beklentileriniz nelerdir? Nasıl bir büyüme bekliyorsunuz? Özellikle ihracat konusunda artış olacak mı?
Sayat Çakır: Sektörel anlamda çok fazla dalgalanma yaşanmamak ile beraber belirli süreçler tabi ki etkili olabiliyor. Mesela 2017’de gelen beyaz eşyadaki vergi dopingi sektöre ciddi bir ivme kazandırmıştı.
2018’inde bu bağlamda geçen seneye eşdeğer olarak stabil geçeceği öngörüsündeyiz. İhracat tarafındaki beklentimiz de gözle görülür ölçüde artış olacağı. Her ne kadar kurdaki dalgalanma ve yukarı doğru artış hepimizi zorlasa da maliyetler tarafında ihracat konusunda fırsatlar da yaratıyor.
Yatırım planlarınız var mı? Özellikle Endüstri 4.0 konusunda neler düşünüyorsunuz? Bu konuda yatırım yapıyor musunuz?
Sayat Çakır: Yatırım planlarımız devamlı güncellenmekte ve sistematik bir plan doğrultusunda hayat geçirilmektedir. Mevcutta yürüyen yeni planlarımız var. Bunlar ile ilgili bilgi vermek zamanlama açısından erken ancak gene kendi sektörümüzde bizleri bir adım ileriye taşıyacak yatırım programları hayata geçirdik. Endüstri 4.0 firmalar açısından fırsat olduğu kadar doğru yönetilememesi durumunda büyük bir kara delik olabilir. Biri sihirli değnek ile gelip firmanızı tamamen dönüştürmüyor. Başlangıçta dönüşmesi gereken zihinler. Buna adapte olabilen firmalar geleceğin firmaları olarak adlandırılabilir. Zaten dönüşümü tamamlayamayan firmalar maliyet baskısı ve monopol düzende ne yazık ki yok olup gidecektir. Türkiye coğrafi olarak hala Avrupa’ya göre üretim yapılabilir seviyede işgücü maliyetine sahipken, yakın komşularımız Bulgaristan, Romanya ve Asya kıtasındaki işgücü maliyeti daha düşük ülkelere göre pozisyonunu belirlemek durumunda. Nasıl ki İtalya bir zamanlar beyaz eşya üssüydü bizim de bu ünvanı akılcıl yatırımlar yapmamamız durumunda kaybetmemiz çok hızlı olabilir. Bunu da engellemenin gözüken tek yolu Endüstri 4.0’ın amaç ve çıktılarını doğru anlayıp tren kaçmadan uygulayabilmekten geçmektedir.
Firma olarak Ar-Ge’ye yatırım yapıyor musunuz? Ar-Ge çalışmalarınız hakkında bilgi verir misiniz?
Sayat Çakır: Sektörel anlamda her ne kadar Ar-Ge ile çok fazla bir bağlantımız olmazmış gibi dursa da aslında bir çok projede bireysel veya paydaşlarımız ile başarılar sağladık. Özellikle ithal edilen ürünlerin millileştirilmesi konusunda ciddi çalışmalarımız oldu. Bunun içerisinde patenti alınan, sensör teknolojisinin de kullanıldığı bizleri müthiş derecede heyecanlandıran projeler yaptık. Detay anlamında fazla bilgi veremesem de 39 yılın vermiş olduğu bilgi birikim ile keyifli ve heyecan veren çalışmalar yürütmekteyiz.
Beyaz eşya sektörünün gelişimi için ana ve yan sanayiler neler yapmalı? Nasıl bir strateji izlemeliler?
Sayat Çakır: Ana sanayi yan sanayisiz, yan sanayi de ana sanayisiz olamaz. Bugün bir başarıdan bahsediliyor ise bu ana ve yan sanayinin birlikte hareket etmesi ve gelişmesinden dolayıdır. Başarı sağlanmış ise yapılan ve atılan adımların doğruluğu istatiksel olarak da kanıtlanmış demektir. Bunu ileri taşımanın tek yolu, daha fazla diyalog ve birbirine güven. Bu ikisi olduktan sonra zaten gelişim ve başarının gelmemesi için hiçbir sebep yok.
HEFI İstanbul Ev Elektroniği, Beyaz Eşya Ana ve Yan Sanayi Fuarı 20-23 Haziran’da düzenlenecek. Fuar hakkındaki görüşlerinizi öğrenebilir miyiz?
Sayat Çakır: Fuarın yapılacağı ile ilgili ilk bilgi geldiğinde açıkçası heyecanlandık. Beyaz eşya üssü dediğimiz Türkiye’de zaten böyle bir fuar olması gerekiyor. Bu fuardan bir IFA olması beklenmemek ile beraber yaşatılması ve her sene daha büyük kitlelere duyurulabilmesi için yoğun çaba harcanması gerektiğini düşünüyorum. Bizler dünyanın her yerinde fuarlara katılıp ürünlerimizi pazarlamaya çalışırken, Avrupa’nın en büyük yan sanayinin bulunduğu Türkiye’de de bu fuar ekosistemini oluşturup, yabancı firmaları ülkemize çekmemiz önemli. Bu konuda tüm paydaşlara görev düşüyor. Umarım ülkemiz ve sektörümüz için hayırlı olur.
01.08.2018