Gürkan Hüryılmaz
GENEL GÖRÜNÜM
Değerli Meslektaşlarımız,
Satınalma ve Tedarik Zinciri Yönetimi konusunda üst kurum kimliği ile hareket eden TÜSMOD olarak; “Buy from Türkiye” sosyal sorumluluk projemiz ile üreticilerimizi desteklemeye çalışıyor idik. Asgari ücretin 1 Temmuz itibariyle %34 oranında artması ile sürdürülebilir rekabet için “Buy from Türkiye’nin önemi daha fazla artmış oldu. Yurtdışındaki alımların yurtiçine kaydırılması ile bir yandan üreticilerimizin birim maliyetlerinin düşmesine, dolayısıyla işçilik kaynaklı maliyet artış oranının azaltılmasına destek olurken; diğer yandan da istihdamın azalmasını engelleyebiliriz. Ayrıca, tedarik zincirindeki halka sayısı arttıkça, maliyetin üssel oranda arttığını bilerek, mümkün olduğu kadar her halkadaki artışı minimize etmeye çalışmamız gerekiyor. Tabii ki maliyeti koruma çalışmalarımıza, tedarikçilerimiz de destek olmalılar. Sonuçta hepimiz aynı gemideyiz. Tüm meslektaşlarımızı özellikle bu dönemde, bir kez daha “Buy from Türkiye”ye sahip çıkmaya çağırıyoruz.
AA haberine göre; Fitch, Küresel Ekonomik Görünüm Raporu'nun haziran sayısını "Merkez Bankası Enflasyon Mücadelesi Devam Ediyor" başlığıyla yayımladı. Raporda, küresel büyümenin kısa vadede direnç gösterdiği, ancak çekirdek enflasyonun inatla yüksek kalmaya devam etmesi durumunda, merkez bankalarının gelecek aylarda sıkılaştırma politikasını sürdürmek zorunda kalacağı aktarıldı. Para politikası düzenlemeleri ve bunların ekonomi üzerindeki etkisinin uzun sürmesiyle, 2024 yılı için küresel büyüme görünümünün kötüleştiğine işaret edilen raporda, bu yıl ise ekonomik faaliyetlerin beklenenden iyi olduğu ve Fitch'in bir önceki raporunda %2 olan 2023'e ilişkin büyüme tahminini %2,4'e yükselttiği bildirildi. Raporda, en büyük revizyonların, gelen verilerin beklenenden daha güçlü olduğu gelişmekte olan piyasalarda olduğuna dikkat çekilerek, Çin hariç gelişmekte olan piyasa büyüme beklentisinin %2'den %2,9'a çıkarıldığı, Brezilya, Hindistan, Meksika ve Rusya'da önemli iyileşmeler görüldüğü kaydedildi. Çin için 2023 tahmininin de %5,2'den %5,6'ya yükseltildiği belirtilen raporda, toparlanmanın son aylarda biraz duraksadığı ancak tüketimin normalleşmeye devam ettiği ve makro politikanın gevşemeye başladığı ifade edildi. Raporda, tüketim ve istihdamdaki büyümenin güçlü kalmaya devam ettiği ABD için bu yıla ilişkin büyüme tahmininin de %1'den %1,2'ye çıktığı vurgulandı. ABD Merkez Bankası'nın (FED) politika sıkılaştırmasının ülkede hala hafif bir resesyona yol açmasının beklendiği ancak bunun zamanlamasının yılın son çeyreği ile 2024'ün ilk çeyreğine ertelendiği aktarılan raporda, bu kapsamda gelecek yıla ilişkin büyüme tahmininin %0,8'den %0,5'e çekildiği belirtildi. Raporda, 2023 için %0,8 ve 2024 için %1,4 olan Avro Bölgesi büyüme tahmininde değişikliğe gidilmediği ifade edilerek, Avrupa'da doğal gaz krizinin hafiflediği ancak Avrupa
Merkez Bankası'nın (ECB) para politikasını daha agresif bir şekilde sıkılaştırdığı anımsatıldı. Daha yüksek faiz oranlarının hanehalkı borç yükünü artırdığına işaret edilen açıklamada, 2023'te Birleşik Krallık'ta resesyon beklendiği kaydedildi. Raporda, bir önceki raporda %2,4 olan 2024 için küresel büyüme tahmininin, %2,1'e çekildiği ifade edilerek, manşet enflasyonun düştüğü ancak çekirdek enflasyonun inatla yüksek kalmaya devam ettiği hatırlatıldı. Gelişmiş ülke merkez bankalarının enflasyonun devam etmesinden daha fazla endişe duymaya başladığına değinilen raporda, FED ve ECB'nin gelecek aylarda iki kez daha faiz artırmasının beklendiği aktarıldı. Raporda, FED'in faizi %5,75 ve ECB'nin %4,5'e çıkarmasının, İngiltere Merkez Bankası'nın da %5,25'e yükseltmesinin beklendiği, gelecek yıla kadar da faiz oranlarında bir kesintinin öngörülmediği belirtildi. Gelişmekte olan ülkelerde ise bunun aksine Çin'in oranları düşürdüğü anımsatılarak, Brezilya ve Meksika'nın bu yılın sonlarında indirime gitmesinin beklendiği vurgulandı. Raporda, düşük işsizlik oranının büyüme direncine katkıda bulunduğu ifade edilerek, ancak ivme kazanan son zamanlardaki parasal sıkılaştırmanın ABD ve Avrupa talebi üzerinde baskı oluşturduğu kaydedildi. ABD'de yaşanan bankacılık stresleri sonrasında ani bir kredi krizi olmadığına işaret edilen raporda, ancak banka fonlama maliyetlerinin arttığı ve kredi sıkılaştırmasının beklenenden daha keskin bir şekilde büyümeyi etkileme riski olduğu aktarıldı. Raporda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yeniden seçilmesinin ardından yeni bir maliye bakanı ve merkez bankası başkanı atamasının daha ortodoks ekonomi politikalarına dönüş ihtimalini artırdığına vurgu yapıldı. Türkiye'nin bu yıla ilişkin büyüme beklentisinin %2,5 ve gelecek yıla ilişkin beklentisinin de %3'te sabit bırakıldığı ifade edilen raporda, 2025 için de %3,8 oranında büyüme tahmin edildiğine işaret edildi. Emtia piyasası, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) bu yıl iki kez faiz artırımına gidebileceğine yönelik beklentilerin güçlenmesi ve Çin ekonomisine ilişkin devam eden endişelerin etkisiyle geçen hafta negatif seyretti. FED Başkanı Jerome Powell, Federal Açık Piyasa Komitesi'nin (FOMC) genel olarak faiz oranlarını bu yıl yeniden ve belki 2 kez daha artırmanın uygun olacağı görüşünde olduğunu söyledi. Powell'ın açıklamalarının ardından ABD'de enflasyonla mücadele kapsamında uygulanan "şahin" politikaların beklenenden uzun sürebileceği endişesinin piyasalardaki fiyatlamaları zorlaştırdığı görüldü. Sıkılaşma politikasında çok yol kat ettiklerini belirten Powell, son toplantıda faiz oranlarını sabit tutmalarının nedeninin "karar vermek için kendilerine daha fazla zaman tanımak" olduğunu bildirdi. Fed Yönetim Kurulu Üyesi Michelle Bowman da enflasyonun hala kabul edilemeyecek kadar yüksek olduğunun altını çizerek, yeterince kısıtlayıcı seviyeye ulaşmak ve enflasyonu kontrol altına almak için daha fazla politika faizi artışı gerekeceğini dile getirdi. Çin ekonomisine ilişkin endişeler günden güne güçlenirken, emtia fiyatları da bu durumdan etkilenmeye devam ediyor. Çin bankalarının faiz indirimlerini yeterli bulmadığına dair haberlerle emtia piyasası etkilendi. Bu gelişmeler doğrultusunda; altın %1,9, gümüş %7,3, platin %6,5, paladyum %8,9 değer kaybetti. Paladyum, 1.273,73 dolarla Mayıs 2019’dan bu yana en düşük seviyeyi test etti. Altın, özellikle Fed ve Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) daha fazla faiz artışı yapılabileceğine dair mesajları ve güvenli varlık talebinin azalmasıyla düşüşünü sürdürdü. Değerli metal, ABD’de yaşanan bankacılık krizinin yayılacağına dair endişelerin hafiflemesi ve ABD ile Çin arasında ilişkilerin yumuşadığına dair işaretlerle son haftalarda güvenli liman desteğinin bir kısmını kaybetti. Analistler, faizler yüksek kalmaya devam etse dahi ABD’de olası bir resesyon ve artan jeopolitik gerilimlerin, altında bir ralliyi tetikleme ihtimalinin de bulunduğunu belirtti. Gümüş de küresel ekonomik görünüme ilişkin endişelerle düşüş eğilimini sürdürdü. Avro Bölgesi'nde inşaat üretimindeki düşüş de gümüşe ilişkin talep endişelerini tetikledi. Paladyumda görülen pozitif seyir de tersine döndü. Rusya'nın Londra Metal Borsası tarafından yasaklara maruz kalacağı endişeleri, kısa vadeli arz endişeleri ve Güney Afrika'daki tedarik sıkıntılarıyla paladyumda toparlanma görülse de geçen hafta küresel otomotiv sektörüne ilişkin endişelerin hala devam etmesiyle sert düşüşler görüldü. Analistler, elektrikli araçlara artan talebinde paladyum piyasasını olumsuz etkilediğini söyledi.
TCMB Para Politikası Kurulu Toplantı Özeti 2023-2024 raporuna göre; Küresel enflasyon düşerken, halen uzun dönem ortalamalarının üzerinde seyretmektedir. Son 10 yıllık dönemde ortalama enflasyon gelişmiş ekonomilerde %2,2 ve gelişmekte olan ekonomilerde %5,6 seviyesinde gerçekleşmiştir. 2023 yılında enflasyonun gelişmiş ekonomilerde %3,3 ve gelişmekte olan ekonomilerde ise %8,1 seviyesinde gerçekleşmesi beklenmektedir. Emtia fiyatlarında geçen yıl ortasından itibaren başlayan gerileme eğilimi sürmekle birlikte, Emtia Fiyat Endeksinin mevcut seviyesi son on yılın ortalamasının %23,2 üzerindedir. Endeks geçen yıl haziran ayında ulaştığı en yüksek seviyeye göre %29,4 gerilemiştir. Benzer şekilde geçen yıl nisan ayında ulaştığı tepe noktasına göre %22,0 gerileme kaydeden Tarımsal Emtia Fiyat Endeksi son on yılın ortalamasının %14,3 üzerindedir. Bu durum, gıdanın tüketici sepeti içerisindeki yüksek payı nedeniyle enflasyon üzerinde halen etkili olmaktadır. 2023 yılında ABD ve Euro Bölgesinde yıl sonu enflasyon beklentisi sırasıyla %3,0 ve %3,8 iken; çekirdek enflasyon beklentisi sırasıyla %4,3 ve %5,1 seviyesindedir. Enerji fiyatları mayıs ayında %21,00 ile yüksek bir oranda gerilemiş, grup yıllık enflasyonu %21,19’dan 28,16 puan azalışla -%6,97 olmuştur. Bedelsiz doğal gaz kullanımı grup fiyatları üzerinde temel belirleyici olmuştur. Uluslararası enerji fiyatlarındaki olumlu görünümü takiben fiyatlar grup genelinde gerilerken, akaryakıt fiyatları belirgin düşüşle öne çıkan bir diğer kalem olmuştur. 2022 yılının ikinci yarısından itibaren gerileyen küresel emtia fiyatları girdi fiyatı kanalıyla tüketici enflasyonundaki düşüşü desteklemiştir. Diğer taraftan, döviz kurları ve işgücü maliyetindeki artışlar nedeniyle üretici fiyatları üzerindeki baskı artmaktadır. Uluslararası emtia fiyatları mayıs ayında genele yayılan düşüşler sergiledikten sonra haziran ayında yataya yakın bir seyir kaydetmektedir. Küresel arz zincirindeki baskılara dair göstergeler ve uluslararası taşımacılık maliyetleri düşük seyretmektedir. Küresel emtia fiyatlarındaki gerilemeyle birlikte mevcut küresel arz koşulları enflasyon açısından olumlu görünümünü sürdürmektedir. Diğer taraftan, döviz kuru gelişmelerinin önümüzdeki dönemde enerji ve ithal edilen diğer girdi fiyatları üzerinde baskı unsuru oluşturacağı beklenmektedir. Enerji fiyatlarındaki olumlu seyre karşın, sermaye malları, dayanıklı ve dayanıksız tüketim malları alt endekslerinde manşet üretici fiyatlarından ayrışan bir görünüm izlenmiştir. Bu görünüme ek olarak, Türk lirasındaki değer kayıpları, artan kur oynaklığı ve ücretlerde genele yayılan artışın yakın dönemde enflasyon üzerinde maliyet yönlü ilave baskı oluşturacağı öngörülmektedir. Söz konusu etmenlerden tüketici fiyatlarına geçişkenliğin, özellikle talep koşullarının güçlü olduğu dönemlerde hızlı gerçekleştiği görülmektedir. Öncü göstergelere göre, başta dayanıklı tüketim malları olmak üzere enflasyon sepetindeki birçok kalemde kur artışları tüketici enflasyonuna yansımaya başlamıştır.
Tüm bu gelişmeler altında, emtia fiyat analizleri aşağıdaki şekilde ele alınmıştır.
Selamlarım ve Saygılarımla.
Metal-Demir-Çelik:
Londra Metal Borsası (LME) verilerine göre Bakır fiyatları Haziran ayını %2.42’lik artış ile 8.209 dolar/ton seviyelerinde kapatırken, LME Bakır Stokları ise aynı ay için %26.40’lık azalış gösterdi. Analistler, elektrik, inşaat ve ulaşım sektörlerinde kullanılan bakır gibi metaller için yakın vadeli talep görünümünün, son kullanıcı operasyon oranlarındaki düşüş nedeniyle baskı altında kaldığı konusunda uyardılar. Dünyanın en büyük metal ithalatçısı Çin'deki cansız talep ve yeni teşvik eksikliğine ilişkin endişeler bakırda son üç çeyreğin ilk düşüşünün yaşamasına neden oldu. Bakır fiyatlarının 2023 ve 2024'te düşeceğini, üretim artışının talebi geride bıraktığını ve küresel bir fazlanın ortaya çıkmasının beklendiğini söyleyen Şili bakır komisyonu (Cochilco) analistlerine göre Bakır fiyatları 2023'te 3,85$/lb'ye, 2024'te 3,65$/lb'ye düşecek. BMI, 2023 ortalama bakır fiyatı tahminini 9.000 USD/tondan 8.800 USD/tona düşürdüğünü açıkladı. Amerikan çok uluslu yatırım bankası ve finansal hizmetler şirketi Goldman Sachs, bakır fiyatlarının 11.000 ABD$/ton gibi rekor yüksek fiyatlara ulaşacağını tahmin ediyor. Kısa bir süre önce 2023-24 için bakır piyasası için yükseliş tahmini sunan Goldman Sachs analistlerine göre, Şili’deki arz azalışının etkisi ile Bakır fiyatının bu yıl sonuna kadar 11.000 USD/tona, ardından 12.000 USD/tona çıkacak. FitchRatings, Bakır fiyatları için 2023, 2024, 2025 ve 2026 ortalama fiyat tahminini sırasıyla; 8.600, 8.000, 8.000 ve 7.500 USD/ton olarak açıklandı. Citigroup analistleri, en düşük ihtimalle bakır fiyatlarının 2025’e kadar 50% artışla ton başına 12 bin dolara, en yüksek ihtimalle de 15 bin tona yükseleceğini düşünüyor.
Londra Metal Borsası (LME) verilerine göre Alüminyum fiyatları Haziran ayını %7.03’lük azalış ile 2.096 dolar/ton seviyelerinde kapatırken, LME Alüminyum Stokları ise aynı ay için %6.28’lik azalış gösterdi. Fastmarket analistlerine göre; Alüminyum biyet talebinde beklenen artış, son kullanıcı sektörlerindeki zayıflık nedeniyle gerçekleşmedi ve bazı satıcılar buna spot tonajlar ve üçüncü çeyrek müzakereleri için teklif fiyatlarını aşağı yönlü revize ederek yanıt verdi. Fastmarkets, alüminyum 6063 ekstrüzyon kütük primini, DDP İtalya (Brescia bölgesi) 2 Haziran'da ton başına 540-590 USD/ton olarak değerlendirdi. Bu rakam yılbaşında 650-700 USD/ton seviyesinde idi. Fastmarket analistleri, hafif metal alım satımları Ocak 2023'ün zirvesinin altında kaldığı sürece önümüzdeki aylarda Alüminyum fiyatları için aşağı yönlü duruşlarını koruyor. FitchRatings, Alüminyum fiyatları için 2023, 2024, 2025 ve 2026 ortalama fiyat tahminini sırasıyla; 2.400, 2.500, 2.500 ve 2.200 USD/ton olarak açıklandı.
Londra Metal Borsası (LME) verilerine göre Nikel fiyatları Haziran ayını %1.59’luk azalış ile 20.075 dolar/ton seviyelerinde kapatırken, LME Nikel Stokları ise aynı ay için %2.83’lük artış gösterdi. Outokumpu paslanmaz çelik Haziran 2023 prim fiyatlarını; 430 kalite için 12 EUR/ton artış, 304 kalite için 124 EUR/ton azalış ve 316 kalite için 171 EUR/ton azalış ile açıkladı. Avustralya hükümetinin Kallanish tarafından görülen en son üç aylık Kaynaklar ve Enerji raporuna göre, önümüzdeki iki yıldaki nikel arz fazlası nikel fiyatlarını düşük tutacaktır. 2023'te ton başına ortalama 23.000$ olacağı tahmin edilen LME nikel fiyatının 2024'te 20.600$/tona ve 2025'te 20.000$/tona düşmesi bekleniyor. FitchRatings, Nikel fiyatları için 2023, 2024, 2025 ve 2026 ortalama fiyat tahminini sırasıyla; 22.000, 19.000, 17.000 ve 15.000 USD/ton olarak açıklandı.
Londra Metal Borsası (LME) verilerine göre Çinko fiyatları Haziran ayını %6.06’lık artış ile 2.362 dolar/ton seviyelerinde kapatırken, LME Çinko Stokları ise aynı ay için %7.63’lük azalış gösterdi. Businessline analistlerine göre, izabe tesisi arzındaki artış, zayıf talep ve Çin'in çelik üretimine getirdiği kısıtlamalar nedeniyle metal çinko kaplama görünümü aşağı yönlü olacak. Çinko fiyatlarındaki düşüş, Fitch Solutions'ın bir birimi olan BMI ve Goldman Sachs gibi araştırma ve derecelendirme kuruluşlarının Çinko için fiyat görünümlerini düşürmelerine neden oldu. 2023 için ortalama çinko fiyatı tahmini ton başına 3.000 USD/tondan 2.550 USD/tona revize eden analistlere göre; Haziran-Aralık 2023 boyunca ortalama Çinko fiyatı 2.275 $ civarında olacak. Avustralya Baş Ekonomist Ofisi, bu yılın başlarında 3.100 USD/ton olarak açıkladığı LME çinko spot fiyat tahminini, 2028’e kadar kademeli olarak 2.600 USD/tona düşeceğini öngörüyor. BMI analistleri, önceki 2.500 USD/tona kıyasla, 2024-2027 yılları arasında ortalama Çinko fiyatlarının 2.150 USD/ton olacak şekilde daha dik bir düşüş trendi öngörüyor. FitchRatings, Çinko fiyatları için 2023, 2024, 2025 ve 2026 ortalama fiyat tahminini sırasıyla; 2.700, 2.500, 2.200 ve 2.100 USD/ton olarak açıklandı.
Londra Metal Borsası (LME) verilerine göre Kurşun fiyatları Haziran ayını %3.42’lik artış ile 2.104 dolar/ton seviyelerinde kapatırken, LME Kurşun Stokları ise aynı ay için %13.96’lık artış gösterdi. Aynı dönem için LME Kalay fiyatları %9.36’lık artış ile 27.695 dolar/ton olurken, LME Kalay stokları %84.17’lik artış gösterdi. Reuters’e göre; talep görünümü ılımlı olmaya devam etse de Kalay arzı, biri Myanmar'dan diğeri de dünyanın en büyük ihracatçısı olan Endonezya'dan olmak üzere iki büyük tehditle karşı karşıya. Myanmar'ın yaklaşmakta olan maden yasağı nedeniyle Çin'de zaten kısıtlı olan arz piyasasını daha da kötüleştirmesi nedeniyle kalay fiyatlarının dalgalı olmaya devam edeceğini belirten analistlere göre; Kalay fiyatları bu yılın geri kalanında 170.000 yuan ile 250.000 yuan/ton aralığında seyredecek.
Demir Cevheri fiyatları, Haziran ayını %17.19’luk azalış ile 106 dolar/ton seviyelerinde kapatırken, TÜSMOD Hurda Demir fiyat endeksi Nisan ayında %1.16 düşüş yönlü oldu. LME Çelik Hurda CFR Türkiye (Platts) fiyatları Haziran ayında %1.27’lik artış kaydederken, son 12 aylık değişim %0.58 düşüş yönlü oldu. LME İnşaat Çeliği FOB Türkiye (Platts) fiyatları ise Haziran ayında %0.83’lük düşüş gösterirken, son 12 aydaki değişim %7.06 azalış yönlü oldu. FitchRatings, Demir Cevheri fiyatları için 2023, 2024, 2025 ve 2026 ortalama fiyat tahminini sırasıyla; 105, 85, 75 ve 70 USD/ton olarak açıklandı. SteelOrbis haberine göre; Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, 2023 yılı için demir cevheri fiyat beklentisini yükselttiğini, koklaşabilir taş kömürüne yönelik fiyat tahminlerini ise aynı tuttuğunu açıkladı. Rapora göre 2023 yılı demir cevheri fiyat beklentisi 100$/mt’dan 105$/mt’a çıkarken 2024, 2025 ve 2026 yılları için fiyat tahminleri sırasıyla 85$/mt, 75$/mt ve 70$/mt seviyelerinde yer almaya devam etti. Fitch, 2023 yılı için yapılan revizyonun Çin’deki çelik üretiminin 2023 yılı başında güçlü bir cevher talebine yol açması sonucu fiyatlarda görülen performansa bağlı olarak yapıldığını ifade etti. Brezilya’nın kuzeyinden yapılan cevher ihracatı yılın başında düşüktü ancak sevkiyatlar Haziran ayında artmaya başladı. Avrupa’dan gelen talep ise beklendiği üzere hala zayıf seyrediyor. Fitch’in tahminlerine göre Çin’de çelik üretiminin hükümetin politikaları ile birlikte biraz düşmesi ve cevher arzının da toparlanması beklendiğinden fiyatlar ikinci yarıda düşecek. Öte yandan koklaşabilir taş kömürü fiyat tahminleri bu yıl ve önümüzdeki üç yıl için sırasıyla 220$/mt, 150$/mt, 150$/mt ve $140/mt seviyelerinde yer almaya devam ediyor. Fitch’ten yapılan açıklamada fiyatların Asya’da alıcıların fiyatlarda daha fazla düşüş olacağı beklentisiyle alımlarını ertelemesi sebebiyle zayıf seyreden talebe bağlı olarak düştüğü belirtildi. Arz ise Avustralya’dan yapılan sevkiyatların Mart ayından bu yana 2022 seviyelerini aşmasıyla iyileşme kaydetti.
Plastik ve Kauçuk:
Haziran ayında plastik fiyatlarında ortalama %1.78’lik düşüş görülürken, yıllık değişim ortalama %2.16 olarak gerçekleşti. Haziran ayında PC fiyatları %2.32 ile en yüksek artışı kaydederken, bunu %0.42 ile ABS takip etti. Haziran ayında fiyatı en çok düşen plastik %6.10 ile PS olurken, bunu %5.83 ile PE, %3.15 ile EVA ve %2.65 ile PP takip etti. Chemorbis haberlerine göre; İthal PVC fiyatları, kayıplarını üst üste dördüncü aya taşıdı. Zira makroekonomik endişeler nedeniyle yurtiçinde ve globalde sınırlı seyreden türev talep Haziran tekliflerini aşağı çekti. CIF Türkiye bazındaki K67 fiyatları son ayların en düşük seviyelerine gerilerken, diğer piyasalar üzerinde sağlıklı bir primden yoksun kaldı. Bu ortamda oyuncular uzun tatil öncesinde görünümü masaya yatırdı ve ana gündem maddesi talep oldu. Derin nakit kısıtlamaları nedeniyle yaşanan talep endişelerinin yanı sıra, düşen hammadde zinciri ve Türkiye’deki bol tedarik PVC fiyatlarını düşüşte tuttu. ChemOrbis’in haftalık ortalama verilerine göre, gümrükten muaf ve gümrük vergisine tabi K67 teklifleri Kasım 2022’den bu yana görülen en düşük seviyelere geriledi. Bununla birlikte düşüşlerin hızı, Türkiye’nin Asya üzerinde azalan primi sebebiyle 1. çeyreğin sonlarında görülen keskin düşüşlere kıyasla yavaşladı. Mart ayından bu yana devam eden indirimlerin ardından, CIF Türkiye bazındaki gümrük vergisine tabi ithal K67 fiyatlarının Çin üzerindeki primi 50$/tonu dahi bulmazken, pazar Hindistan ve Güneydoğu Asya gibi önde gelen piyasalar üzerindeki primini kaybetti. PVC’nin kısa vadede, bankalardan sınırlı olan krediler ve yurtiçi türev piyasalardaki durgun talebin baskısı altında kalması muhtemel. Öte yandan, polimer piyasalarını saran ekonomik zorluklar olmasaydı, son ayların en düşük seviyeleri bazı alıcıları piyasalara çekebilirdi. Oyuncular, tatilin hemen ardından piyasanın küçük hareketlenmelerle çoğunlukla stabil kalacağına inanıyor. İşleyiciler stok yenilemek için geri dönerse ve global tablo iyiye gitmeye başlarsa, oyuncular Temmuz ayında küçük fiyat artışları gelebileceği olasılığını da göz ardı etmiyor. Yine de son sözü talep söyleyecek ve global talep gerçek bir toparlanma göstermediği sürece piyasa üçüncü çeyrek boyunca yalnızca hafif hareketler görebilir. Oyuncular, “Avrupa’dan zayıf seyreden talebin yanı sıra, Çin’deki emlak sektörüne dair tedirginlikler ve Hindistan’daki yağmur sezonunun etkisi, global satıcıların zam girişimlerini kısa vadede kontrol altında tutabilir. Öte yandan, PVC talebinin Güneydoğu Bölgesi’ndeki yeniden inşa projelerine ve ülkedeki nakit akışının iyileşmesine paralel olarak bu yılın ilerleyen dönemlerinde toparlanmasını bekliyoruz,” dedi. Avrupa’da PP ve PE fiyatları sert düştü, üreticiler ilave üretim kesintilerine gidiyor. Temmuz beklentileri, 30-60€/ton düşüşlere işaret eden monomer beklentilerine paralel şekilde ilave düşüşler görüleceği yönünde. Ancak düşüş hızının geçmiş iki aya kıyasla yavaşlaması bekleniyor; zira PP ve PE fiyatları halihazırda son yılların en düşüklerine indi. Buna göre, Temmuz fiyatlarının 50-60€/tonluk düşüşler kaydetmesi bekleniyor. Spot homo PP ve PP blok kopolimer fiyatları FD İtalya, 60 gün vadeli ödemeli bazında sırasıyla 1000€/ton ve 1100€/ton kadar düşük seviyelere indi. Batı Avrupa’da PP fiyatları, İtalya aralıklarının 50-100€/ton üzerinde yer aldı. AYPE için, fiyatlar İtalya’da FD 950€/ton seviyesinin altına indi. Sıkışık üretici marjları nedeniyle tedarikçiler artık büyük indirimlere razı gelmek istemiyor. İşletim oranlarında kesinti yoluyla uzun süreli düşüş trendini sonlandırmayı amaçlıyorlar ve bu yöntem alıcıların stok yapmak için dönmesiyle meyvesini verebilir. Nitekim, alıcılar talepte büyük bir iyileşme olmasa da bir miktar mala girmeye karar verebilir. Zira fiyatlar Eylül’de yaşanabilecek olası bir toparlanma öncesinde Temmuz ve Ağustos ayları arasında dip yapabilir.
Enerji ve Petrol:
BOTAŞ'ın internet sitesinde Temmuz ayına ilişkin tarife tablosu yayımlandı. AA Haberine göre, Boru Hatları ile Petrol Taşıma AŞ (BOTAŞ), temmuz itibarıyla elektrik üretim amaçlı gazın satış fiyatında, sanayi kuruluşlarında ve mesken abonelerinin tarifesinde değişiklik yapılmadığını bildirdi. Doğal gazda temmuzda geçerli olacak mesken ve sanayi aboneleri ile elektrik üretime yönelik tarifeler sabit kaldı. Buna göre, BOTAŞ'ın konut tüketicileri için dağıtım şirketlerine haziranda uygulayacağı satış fiyatı 1000 metreküp doğal gaz için 4 bin 80 lira olarak açıklandı. Sanayi abonelerinin tarifesi, kademe 1 için 1000 metreküp doğal gazda 7 bin 124 lira, kademe 2 için ise 9 bin 478 lira olarak belirlendi. Elektrik üretim amaçlı tarifede ise 1000 metreküp doğal gazın fiyatı 10 bin lira olarak duyuruldu. Kurumun internet sitesinde yer alan duyuruda, "Household Energy Price Index (HEPI) fiyatları esas alındığında halen konutlarda, Ukrayna'dan sonra Avrupa ülkeleri arasında en düşük doğal gaz fiyatı ülkemizde uygulanmaktadır." ifadesi kullanıldı. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK), faaliyet bazlı, nihai ve yeşil tarife tablolarını yayımladı. Buna göre, elektrik fiyatı tüm abone gruplarında sabit kaldı. İlk kademede bulunan mesken abonelerinin tarifesinde kilovatsaat başı fiyat 134,1070 kuruş, yüksek kademede yer alanların tarifesinde ise kilovatsaat başı fiyat 199,1154 kuruş oldu. İlk kademede yer alan ticarethane abonelerinin tarifesinde elektriğin kilovatsaat fiyatı 233,2299 kuruş, yüksek kademedeki kilovatsaat fiyat da 309,5794 kuruş olarak belirlendi. Alçak gerilim sanayi abonelerinin elektrik tarifesinde kilovatsaat fiyatının 308,5924 kuruş olması kararlaştırıldı. Öte yandan, yeşil tarifede kilovatsaat fiyatı 258,4316 kuruş olarak belirlendi. BloombergHT haberine göre; Goldman Sachs, artan küresel arz ve azalan talep nedeniyle petrol fiyat tahminlerini bir kez daha düşürdü. banka, Aralık ayı için Brent tahminini varil başına 95 dolar olan önceki tahmininden 86 dolara düşürdü. Bu, Goldman'ın varil başına 100 dolarlık yükseliş tahmininin ardından son altı aydaki üçüncü aşağı yönlü revizyonu. Goldman'a göre, yaptırımlarla karşı karşıya olan Rusya, İran ve Venezuela gibi ülkelerden gelen arz artışları, düşük fiyat görünümünde önemli bir etken. Özellikle Rusya tedarik üretimi, Batılı ülkelerden gelen yaptırımlara rağmen “neredeyse tamamen toparlandı”. CNNTürk haberine göre; JPMorgan, 2023 yılı için Brent petrolü ortalama fiyat tahminin 90 dolardan 81 dolara indirdi, 2024 için beklentisini de 98 dolardan 83 dolara düşürdü. Batı Teksas petrolü (WTI) için 2023 tahminini 84 dolardan 76 dolara düşüren JPMorgan, 2024 için ortala fiyat beklentisini de 94 dolardan 79 dolara revize etti. JPMorgan, küresel petrol arzının 2023 yılında 2,2 milyon varil artacağını öngörürken, talepte büyümenin 1,6 milyon varilde kalacağını savundu. BorsaGündem haberine göre; Dünya Bankası (DB), petrol fiyatlarının bu yıl varil başına 80 dolar, gelecek yıl 82 dolar ve 2025'te 84.4 dolar olmasını bekliyor. Kuruluşun yayınladığı raporda; "Ham petrol fiyatlarının 2023'te varil başına ortalama 80 ABD doları olacağı tahmin ediliyor; bu, ocak tahmininin 8 ABD doları aşağı yönlü bir revizyonu ve 2024'te varil başına 82 ABD dolarına yükselerek talepte beklenen mütevazı bir toparlanmayı yansıtıyor. Raporda; doğal gaz ve kömür fiyatlarının Avrupa'nın verimliliği artırma ve enerji talebini azaltma konusunda önemli ilerleme kaydettiği için 2023'te ılımlı hale gelmesi ve 2024'te daha da düşmesi bekleniyor" denildi. Bununla birlikte, Avrupa'daki doğalgaz fiyatlarının "yükselen stoklara rağmen, salgın öncesi beş yıllık ortalamanın oldukça üzerinde kalması bekleniyor". AA haberine göre; Uluslararası Enerji Ajansı'nın (IEA) hükümetlerin mevcut politikaları ve piyasa eğilimlerine göre hazırladığı Petrol 2023 orta vadeli piyasası raporuna göre, küresel petrol piyasaları Kovid-19 salgını ve Rusya'nın Ukrayna'da başlattığı savaş nedeniyle son 3 yıldır yaşanan türbülans sonrası kademeli olarak yeniden şekilleniyor. Ham petrol fiyatları savaş öncesi seviyenin altına çekilirken, rafineri ürünleri fiyatları da özellikle gelişmiş ülkelerdeki talep yavaşlamasıyla gerileme gösteriyor. Petrol fiyatlarının yükselmesine yol açan savaş, arz güvenliği endişelerini ana gündem haline getirerek temiz enerji teknolojilerinin kurulumunu hızlandırırken, bu yıl petrol ve gaz üretimi yatırımlarının yüzde 11 yükselişle 528 milyar doları bulacağı ve 2015'ten beri en yüksek seviyesine ulaşacağı öngörülüyor.
Döviz Kurları:
TCMB 30 Haziran 2023 kapanış verilerine göre, USD döviz satış kuru bazında %24.97’lik artış ile 25,87 TL; EUR döviz satış kuru bazında %27.64’lük artış ile 28,20 oldu. EUR/USD paritesi ise Haziran ayında %2.14 artarak, 1.0903 seviyesine yükseldi. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Haziran ayı Piyasa Katılımcıları Anketine göre; cari yıl sonu döviz kuru (ABD Doları/TL) beklentisi bir önceki anket döneminde 23,09 TL iken, bu anket döneminde 26,18 TL olmuştur. 12 ay sonrası döviz kuru beklentisi ise bir önceki anket döneminde 24,61 TL iken, bu anket döneminde 28,99 TL olarak gerçekleşmiştir. Seçim sonrası Türkiye’ye yatırım sinyali veren ABD’nin en büyük bankalarından Citibank, dolar/TL pozisyonunu revize etti. Citi stratejistleri, rasyonel zemine dönme sinyalleri veren Türkiye için hazırladıkları notta bankanın model portföyünün uzun dolar/TL olarak değiştirildiğini aktardı. Doları baskılamak için hayata geçirilen kur korumalı mevduat (KKM) sistemi için de beklentilerini sıralayan stratejistler; dolara olan talebi artırma potansiyelindeki KKM hesaplarının kısmi olarak kaldırılabileceği ve bu yönde somut adımların atılabileceği kaydedildi. Stratejistler tarafından, dolar için 30 hedefinin olduğu ve 22 zarar kes seviyeleriyle 3 aylık alım yapılabileceği önerisi yapıldı. Fitch Haziran raporunda, Türk lirasında son zamanlarda görülen zayıflamanın ülkenin net ticaretini artıracağı, özel tüketimin de ücret artışları ve ekonomiye artan güvenle destekleneceği kaydedildi.
Yurtiçi Fiyat ve Maliyet Endeksleri:
TUİK verilerine göre, YD-ÜFE (2010=100) 2023 yılı Haziran ayında bir önceki aya göre %6,50, bir önceki yılın Aralık ayına göre %14,82, bir önceki yılın aynı ayına göre %40,42 ve on iki aylık ortalamalara göre %86,59 artış gösterdi. Sanayinin dört sektörünün yıllık değişimleri; madencilik ve taş ocakçılığında %53,61, imalatta %42,09, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında %3,29 ve su temininde %59,68 artış olarak gerçekleşti. Ana sanayi gruplarının yıllık değişimleri; ara malında %36,50, dayanıklı tüketim malında %47,00, dayanıksız tüketim malında %62,00, enerjide %10,26 ve sermaye malında %52,44 artış olarak gerçekleşti. Sanayinin dört sektörünün aylık değişimleri; madencilik ve taş ocakçılığında %4,77, imalatta %6,15, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında %12,54 ve su temininde %2,71 artış olarak gerçekleşti. Ana sanayi gruplarının aylık değişimleri; ara malında %6,59, dayanıklı tüketim malında %2,53, dayanıksız tüketim malında %3,19, enerjide %12,67 ve sermaye malında %8,02 artış olarak gerçekleşti. Yıllık en yüksek azalış; %19,99 ile kok ve rafine petrol ürünleri, %3,66 ile ham petrol ve doğal gaz alt sektörlerinde gerçekleşti. Buna karşılık diğer madencilik ve taş ocakçılığı ürünleri %95,38, temel eczacılık ürünleri ve müstahzarları %91,80, içecekler %81,97 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler oldu. Aylık en yüksek azalış; %6,68 ile ham petrol ve doğal gaz, %0,08 ile kömür ve linyit alt sektörlerinde gerçekleşti. Buna karşılık kok ve rafine petrol ürünleri %18,15, metal cevherleri %13,65, elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme %12,54 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler oldu.