KOBİ’ler Değer Zinciri İçin G20 Gündemine Girdi
G20 sonuç bildirgesinde KOBİ’lerin geleceğine ilişkin 2 karar çıktı
G20 Türkiye Dönem Başkanlığı, Antalya Zirvesi ile son buldu. Küresel ekonomiye yön vermeyi hedefl eyen bu oluşumda, Türkiye dönem başkanlığı “ilklere” sahne oldu. Daha önce sadece küresel krizin olumsuz sonuç- larının giderilmesi ve bu dönemde gelişmekte olan ülkelerin gelişmiş ülkeler için fi nansal sorun çıkarmamasına odaklanan oluşum, ilk kez kapsam genişletmek zorunda kaldı. KOBİ’ler, internet güvenliği, göçmen sorununun çözümüne siyasi yaklaşım G20’nin sürekli gündemi arasına girdi. İlk etapta bu yeni yaklaşım olumlu görünüyor. Ancak, DTÖ çerçevesindeki GATT görüşmelerinde olduğu gibi gelişmiş ülkelerin bu yeni gündemi her zaman sabote etme ihtimali bulunuyor. ABD ve AB’nin yeni korumacılık dalgası istemediğini söylese de Trans Atlantik ve Trans Pasifi k ticaret anlaşmalarını “kendilerini korumak amacıyla” tasarladığı küresel ekonomik eleştiriler arasında bulunuyor. G20 Türkiye Dönem Başkanlığı Antalya Zirvesi ile tamamlandı. Türkiye’nin dönem baş- kanlığı G20’nin “ilgi alanını genişlettiği dönem” olarak anılacak. Sonuç bildirisine de güçlü bi- çimde bu genişleme girdi. Bu genişlemeden KOBİ’lere yönelik sonuçlar da çıktı. Bunlardan en önemlisi Küresel KOBİ Forumunun ve T20’nin gündem oluşturma çabalarının G20 tarafından benimsenmesi oldu. KOBİ’ler güçlenmeli ama nasıl? Türkiye ana akım medyasında G20’nin magazin yönü ve ağırlıklı olarak küresel fi nansal piyasalara yönelik sonuçları yansımış olsa da çok önemli bir tavır değişikliği gerçekleşti. KOBİ’lerin küresel ekonomik değer zinciri içine yerleştirilmesine yönelik bir girişim başladı. Bu girişimin özellikle küresel büyük şirketlere sahip gelişmiş ülkeler tarafından sabote edilmesi olası. Bunu gelecek dönemde G20 içindeki güç dengeleri belirleyecek. Çünkü daha önce de gelişmekte olan ülkelerin gündem oluşturma çabaları gelişmiş ülkeler tarafından DTÖ bünyesinde sabote edilmişti. Arka plan Dünya ekonomik yapılanması yeniden de- ğişiyor. Büyük ülkeler teknolojik üstünlükleriyle Sanayi 4.0 çerçevesinde çok hızlı bir verimlilik ve kar artış dönemine girdi. Bu süreci yöneten şirketler, diğer ülkelerdeki yatırımlarını sınırlamaya başladı ve değer zincirini yeniden tasarlamaya girişti. Üstelik, başta biyoteknoloji olmak üzere gelişmiş ülkeler ellerindeki her türlü patent ve diğer fi kri mülkiyet haklarının süresini uzatmaya başladı. Bazı alanlarda geçmişte 5 ve 10 yıl olan patent korumaları, 20 ve 25 yıla kadar uzatılmaya başlandı. Gelişmekte olan ülkelerin teknoloji açığı, yerel işletmelerin bu değer zincirine katılmasını önlüyor. Üstelik küresel şirketler yerel fi rmaları dahil etme eğiliminde de değil. Doğrudan kendisinin sahip olduğu üretim tesislerinde sadece ucuz işçilik, ucuz yatırım fi nansmanı (teşvikler) ve hammaddeye erişimin kolay olduğu durumlarda uluslararası yatırımlara girişiyorlar. Üstelik bu yatırımlar “teknoloji yayılımı” gerçekleştirmiyor. G20 bünyesinde oluşturulan açılım gruplarından T20 bu sürecin yönetilmesi gereğinden hareket ederek, değer zincirinin yeniden tasarlanması için bir model önerdi. Buna göre, değer zincirini üreten şirketler, bir ülkeye gittiğinde o ülkenin KOBİ’lerinin yeteneklerine ilişkin bilgi sahibi olabilsin. Büyük şirketler, bu bilgi altyapısı içinden kendisine partner ya da tedarikçi bulabilsin. İlk etapta sadece bilgi akışı olarak görülse de gelişmekte olan ülkelerin, kendi ülkelerindeki yatırımlarda yerelleşme yönündeki kararları- na zemin hazırlayabileceği için bu öneri geliş- miş ülkelerce mesafeli karşılandı. Bu bilgi “ara yüzünü” sağlamaya talip olan kuruluş ise Küresel KOBİ Forumu oldu. Bu forum, Türkiye dönem başkanlığında İstanbul’da kuruldu ve daha sonra vakfa dönüştürülerek İstanbul merkezli bir kurumsal yapı oldu. Forumun, bütün ülkelerdeki KOBİ’lere yönelik bir bilgi altyapısı oluşturması mümkün görünüyor. G20 Küresel KOBİ Forumunun, KOBİ’lere yönelik çalışma yapmasını ve G20’nin resmi açılım merkezlerinden biri olmasını kabul etti. Ancak süreç özellikle küresel dev fi rmaların çı- karlarıyla doğrudan ilişkili görüldüğü için riskleri barındırıyor. Bölgesel altyapılar için hızlandırma formülü G20 Türkiye döneminde, küresel altyapı yatırımlarının hızlandırılması için Brisbane’de alınan kararların somut olarak hayata geçirilebilmesi için de bir önlem geliştirildi. Buna göre, Ülkelerde altyapı yatırımlarını fi nanse eden çok tarafl ı kurumsal yatırım bankalarının birbirine projelerini satma imkanı tanınacak. Ayrıca, altyapı yatırımlarına fi nansman sağlamak için islam ülkelerindeki fonların daha fazla kullanımı için Türkiye’nin ön ayak olduğu bir proje geliş- tirildi. Ancak yıl içinde yapılan müzakerelerde tam işleyen bir mekanizma kurulamadı. Buna karşılık, çalışmanın devam etmesi kararlaştırıldı ve sonuç bildirgesine bir tavsiye metni yazılması kararlaştırıldı. Türkiye’den önceki dönem başkanlığı olan Avusturalya’nın Brisbane Zirvesinde ilan edilen “Küresel büyümenin yüzde 2.1 oranında sağlanması” kararının hayata ge- çirilmesi için önerilen ülkelerin altyapı yatırımlarını artırma uygulamasının geliştirilmesi için tasarlandı. Bunlardan ilki, Dünya Bankası (IBRD), Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası, Karadeniz Bankası, İslam Kalkınma Bankası gibi uluslar arası nitelikli, çok tarafl ı yatırım bankalarının birbiriyle proje alış-verişi yapmasına imkan tanıyacak. Bu tür bankaların kendi kuralları çerçevesinde bir ülkeye yapabileceği yatırım limitli bulunuyor. Ayrıca bu projelerden kaynaklı üstlenebilecekleri risklerin de belirli bir seviyede durması gerekiyor. Yeni tasarlanan sistemle, bir banka, bir ülkede yeni proje uygulamak istediğinde, eğer o ülkede yeterli yatırım ve risk limiti yoksa, elindeki devam eden projeleri bir başka çok tarafl ı yatırım bankasına satabilecek-devredebilecek. Bankalar, yeni proje almak istediklerinde de ortada öneri yoksa da portföyünü başkasına devrederek, yeni projelere açık hale gelebilecek. Bu projenin risk ve yatırım değeri açısından unsurların objektif olarak ortaya konulması için bir rating mekanizması kurulacak. Dünyada, devam eden altyapı yatırımlarına rağmen, ülkelerin ihtiyaçları olmasına rağmen yapmadığı altyapı yatırımlarından kaynaklanan açığın gelecek 15 yıl için 30 trilyon Dolar olduğu belirtiliyor. Özel sektör kuruluşları ve bankalar, G20 ülkelerinden başlatmasalar bile ellerinde yapmak istedikleri altyapı yatırımı proje stokunu ilan etmesini de talep ediyordu. B20 çıta yükseltti Türkiye dönem başkanlığındaki önemli sonuçlardan birinin de B20’nin etkinliğini artırması oldu. Daha önce diğer açılım grupları gibi sınırlı bir etki gücüne sahip olan B20, TOBB’un yürüttüğü dönem başkanlığında, IMF, Dünya Bankası ve OECD’nin de desteğini alarak etkinliğini artırdı. B20’nin 19 maddelik öneri zinciri sonuç bildirisine yansımasa da resmi belgeler arasına girdi ve Çin dönem başkanlığı bu öneri dizisini benimsediğini açıkladı. B20’nin Türkiye dönem başkanlığı çalışmaları, görev gücü başkanları- nın katıldığı bir toplantıda anlatıldı. TOBB tarafından yürütülen B20 dönem başkanlığında, KOBİ’lerin de içerdiği yeni bir yapılanmayla B20’nin kapsamı genişlemiş olarak çalışmalar tamamlandı. Türkiye görev gücü toplantısında konuşan Ali Koç, Güler Sabancı, Hüsnü Özyeğin, Ayhan Zeytinoğlu, çalışmalar hakkında bilgi verdi. B20 Türkiye başkanlığı dönemine ilişkin iki ayrı basın toplantısı düzenlendi. Türkiye görev gücünün düzenlediği basın toplantısında, her bir görev gücü başkanı, kendi alanında B20 Türkiye döneminde sağlanan ilerlemeler hakkında bilgi verdi. Bu başlıklar aynı zamanda, B20 gündeminin de temel başlıklarını teşkil etti. Türkiye’nin B20’de sağladığı ilerlemeler anlatıldı. İstihdam Görev Gücü Başkanı Ali Koç, genç istihdamına ilişkin sorunun farkında oldu- ğunu ancak göreve başlamasının ardından bu PLASFEDDERGİ 34 PANO denli büyük olduğunu farkettiğini belirterek, “Sosyal sorunlara yol açma ihtimali olduğunu da gördük” dedi. Ali Koç, teknoloji kullanımının istihdamı azalttığı ve artırdığı şeklinde iki ayrı rapor da bulunduğunu hatırlatarak, “Görüyoruz ki teknoloji kesin olarak istihdamı etkiliyor ve yeni beceriler gerektiriyor. Artık işgücü ve istihdam için yen ibecerilerin kazanılması gerektiği ortada. Özellikle kariyerinin ortasında teknoloji etkisi nedeniyle uyum sağlayamadığı için işini kaybedenlerin sorunu büyük” dedi. Ticaret Görev Gücü Başkanı Güler Sabancı da konuşmasında, Türkiye dönem başkanlığında Ticaretin Kolaylaştırılması Anlaşmasını çok sayıda ülkenin kabul etmesinin sağlandığını hatırlatarak, son olarak Kanada, İspanya ve Türkiye’nin de anlaşmayı imzalama sözünü verdiğini belirtti. Güler Sabancı bu anlaşmayla G20 ve B20 Türkiye başkanlığının somut bir ilerleme sağlamış olacağını anlattı. KOBİ’ler kazanıldı Türkiye dönem başkanlığında G20 gündemi içine alınan ve kurumsal bir yapıya dönüşen Dünya KOBİ Forumu’nun bir vakıf organizasyonuyla İstanbul merkezli olarak yerleşik hale geldiğini hatırlatan TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, bu forumun bütün dünyada KOBİ savunuculuğu yapacağını hatırlattı. KOBİ Görev Gücü Başkanı Melih Yurter de konuşmasında, Dünyada KOBİ nitelikli şirketlerin yüzde 95 ağırlığı bulunduğunu ve istihdamın yüzde 60’a ulaştığını belirterek, bu şirketlerin kolay fi nansmana erişimi, bilgi ve teknolojiye kolay ulaşımı, vize kolaylıkları, ihracatlarının kolaylaştırılmasının gündem maddesi olarak çalışıldığını kaydetti. Finans Görev Gücü Başkanı Hüsnü Özyeğin ise somut öneriler ortaya konulduğunu belirterek, özellikle KOBİ’ler hakkında bilgi altyapısı bulunmaması nedeniyle bankaların kredi işlemlerinde zorlandığını hatırlattı. Özyeğin, bireylerlerin kredi kalitesinin bankalarda kayıtlı olduğunu, büyük şirketlerin bağımsız denetim yaptırdığını ancak KOBİ’lerin ne bağımsız denetim yaptırdıklarını ne de bireyler fi nansal kredibilite bilgileri tutulduğunu, bunun da bankaların işlerini zorlaştırdığını anlattı. Özyeğin KOBİ’lerin öneminin anlaşıldığını da belirterek “Küresel kriz sonrası oluşan yeni istihdamın yüzde 35’ini KOBİ’ler sağladı” dedi. Özyeğin Türkiye dönem başkanlığının bir başka örnek uygulama önerisinin de KOBİ’lere doğ- rudan fi nansman sağlamak yerine, fi nans kuruluşlarına kredi garantileri verilmesinin daha işlevsel olarak görüldüğünü anlattı. Yolsuzluklar 3 trilyon dolar kayba yol açıyor Yolsuzluk Görev Gücü Başkanı Ayhan Zeytinoğlu da somut veriler olmayan bir alanda çalışıldığını hatırlatarak, yolsuzluklar nedeniyle tahmini 3 trilyon doların küresel olarak ticaret ve yatırım ortamında kullanılamadığını belirtti. Zeytinoğlu, kamu alımlarının dijitalleşmesi tavsiyesinin sunulduğunu belirtirken, TOBB’un gümrüklere yönelik kamu-özel ortaklığı modelinin de ülkelere KOBİ merkezli bir yaklaşım olarak önerildiğini anlattı. KOBİ’lerin yolsuzlukla mücadele yöntemlerine ilişkin bir rehber kitap hazırlandığını da anlatan Zeytinoğlu, her bir ülkenin bu kitabı KOBİ’lere ulaştırıp ulaştırmama konusunda kendi kararını vereceğini kaydetti. B20 İş Danışma Kurulu B20 İş Danışma Kurulu ile yapılan toplantıda konuşan TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Fransa’ya yapılan terörist saldırıların bütün dünya için bir uyanma çağı başlatması gerektiğini anlattı. B20’nin önerdiği gündemin liderler tarafından kabul edilmesini beklediklerini kaydeden Hisarcıklıoğlu, serbest ticaret girişimi kapsamındaki Ticaretin Kolaylaştı- rılması Anlaşmasının bütün ülkelerce kabul edilmesinin dünya ticaretine 3 trilyon dolarlık bir artış sağlayabileceğini ve 20 milyon kişiye istihdam doğacağını anlattı. B20’nin ilerleme sağladığı gündem maddelerinin genç ve kadın istihdamının artırılması, KOBİ’lerin geliştirilmesi olduğunun altını çizdi. İş Danışma Kurulu üyesi Sunil Mittal, KOBİ’lerin internet erişiminin güç- lendirilmesi gerektiğini belirtirken, Francisco Gonzales, KOBİ’lere ilişkin bir veri tabanı oluş- ması gerektiğini anlattı. Küresel sorunlara bakış G20 sonuç bildirisi Türkiye dönem başkanlığı G20 sonuç bildirisinin yayınlanmasıyla tamamlandı. Bildiriye bağlı olarak ilk kez bir ek bildiriyle terör kınandı. G20 Antalya Zirvesi Sonuç Bildirisinin temel başlıkları özet olarak şöyle: 1. Büyümenin güçlü ve kapsayıcı olması konusunda kararlılık vurgulandı.
Haberin Kaynağı : PLASFED
24.12.2015