Mitsubishi Electric, İleri Robot Teknolojileri Alanında Yeni Nesil Ürün ve Çözümler Geliştiriyor
Mitsubishi Electric Fabrika Otomasyon Sistemleri Ürün Yönetimi ve Pazarlama Birim Müdürü Tolga Bizel, sorularımızı yanıtladı.
Mitsubishi Electric, İleri Robot Teknolojileri Alanında Yeni Nesil Ürün ve Çözümler Geliştiriyor
‘Türkiye'de fabrika otomasyonu ve ileri robot teknolojileri alanında iddialı bir oyuncu olduklarını’ söyleyen Mitsubishi Electric Fabrika Otomasyon Sistemleri Ürün Yönetimi ve Pazarlama Birim Müdürü Tolga Bizel, ‘Sanayinin yeni bir boyut kazanmasına olanak sağlayan Sanayi 4.0’a, dijital fabrika konseptimiz e-F@ctory ile yanıt veriyoruz’ dedi.
SUBCONTURKEY: Kısaca sizi tanıyabilir miyiz? Tolga Bizel kimdir?
Tolga Bizel: Karadeniz Teknik Üniversitesi Elektronik ve Haberleşme bölümünden 1991 yılında mezun oldum. ODTÜ Prof. Dr. Mustafa N. Parlar Eğitim ve Araştırma Vakfı Taksan Takım Tezgâhları Geliştirme Projesi, Şişecam Grubu Metal İşleme Tezsan Takım Tezgâhları Fabrikası, Sabancı Grubu Polyesterden Endüstriyel İplik üretim HoecSa Fabrikası, Siemens Sanayi ve Ticaret A.Ş. Endüstri Grubu Hareket Kontrol Sistemleri gibi kurumlarda çalıştım. Şu anda Mitsubishi Electric Fabrika Otomasyon Sistemleri Ürün Yönetimi ve Pazarlama Birim Müdürü olarak görev alıyorum. Aynı zamanda endüstriyel haberleşme alanında faaliyet gösteren Japonya merkezli bir kuruluş olan CLPA’nın (CC-Link Partner Association) Türkiye Müdürü’yüm.
SUBCONTURKEY: Mitsubishi Electric’in kurumsal kimliği hakkında bilgi verir misiniz?
Tolga Bizel: Mitsubishi Electric, 100 yıllık köklü bir geçmişin izinden gidiyor. Evden uzaya kadar çok sayıda sektörde ileri teknoloji çözümleriyle öne çıkan şirket; bugün dünya genelinde 145 bini aşkın çalışanıyla faaliyet gösteriyor. Mitsubishi Electric; bilgi işlem ve iletişim sistemleri, uydu teknolojileri ve haberleşme, tüketici elektroniği cihazları, sanayi teknolojileri, enerji, nakliye ve inşaat makinelerinde kullanılan elektrikli ve elektronik donanımların üretimi, pazarlaması ve satışında dünyanın öncü şirketleri arasında yer alıyor. Her çağın gereksinimlerini önceden görüp geleceğin ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik yeni teknolojiler geliştirerek hızla büyümeye devam eden Mitsubishi Electric, “her zaman daha iyiye ulaşmak için çabala” bakış açısını temsil eden “Changes for the Better” (Daha İyisi İçin Değişim) sloganıyla dünyada daha da iyi bir yarın yaratmak için çalışıyor.
SUBCONTURKEY: Mitsubishi Electric Türkiye’de ne zamandır faaliyet gösteriyor ve faaliyetleri hakkında bilgi verir misiniz?
Tolga Bizel: Mitsubishi Electric uzun yıllar boyunca hem fabrika otomasyonu hem de klima sistemleri alanındaki ürünleriyle distribütörler vasıtasıyla Türkiye’de faaliyet gösteriyordu. Ardından Türkiye’nin yüksek potansiyeline, gelişim hızına, değişime hızla adapte olma yeteneğine ve genç nüfusuna olan inancıyla Mitsubishi Electric Corporation, Aralık 2012'de merkezi İstanbul’da bulunan Mitsubishi Electric Turkey’i kurdu. 2013 yılında Türkiye’deki fabrika otomasyonu distribütörünün ve 2014 yılında ise klima distribütörünün satın alınmasıyla varlığını daha da güçlendirdi.
Mitsubishi Electric’in Türkiye’deki ana faaliyet alanları; klima sistemleri, endüstriyel otomasyon sistemleri, ileri robot teknolojileri, CNC mekatronik sistemler, asansör ve yürüyen merdiven sistemlerinden oluşuyor. Şirketimiz, potansiyeline ve gücüne inandığı Türkiye’yi önemli bir üretim üssü olarak konumlandırıyor.
SUBCONTURKEY: Dijital dönüşüm ve Sanayi 4.0 konularında fabrikalara neler sunuyorsunuz?
Tolga Bizel: Türkiye’deki sanayiciler ve alt yapı projeleri için iddialı bir çözüm ortağı olarak dijital dönüşüm alanında bugüne kadar çok ciddi yatırımlar ve çalışmalar hayata geçirdik. Sanayinin yeni bir boyut kazanmasına olanak sağlayan Sanayi 4.0’a, dijital fabrika konseptimiz e-F@ctory ile yanıt veriyoruz. Markamızın e-F@ctory konseptinde, fabrika otomasyon alanındaki robotlar dahil tüm yeni nesil ürünler internette haberleşebiliyor. Böylece üretim hatlarını kişisel bazlı ihtiyaçlara göre optimize ederek pazardaki rekabet koşullarına ayak uydurmak büyük ölçüde kolaylaşıyor. Üretimde çok ciddi hız, esneklik, kalite artışı ve maliyet tasarrufu sağlayan e-F@ctory, sanayicilere küresel rekabette bir adım önde olma fırsatı sunuyor.
Ayrıca robotların üretimdeki rolünün hızla artacağı yönündeki gelecek vizyonundan hareketle ileri robot teknolojileri alanında da yeni nesil ürün ve çözümler geliştiriyoruz. Üretim bandındaki birçok işi yapabilen insan kolu ya da eline yakın hassasiyete sahip robotlarımız, özellikle riskli alanlarda iş güvenliği ve işçi sağlığı açısından fabrikalara önemli katkılar sağlıyor.
SUBCONTURKEY: Akıllı fabrika, yapay zekâ, üretimde dijitalleşme gibi konularda sunduğunuz ürünler çözümler nelerdir?
Tolga Bizel: Yeni endüstri evresinin iddialı bir oyuncusu olarak dünyada olduğu gibi Türkiye’de de sanayicilerimizi geleceğin dijital fabrikalarına hazırlamak için ileri teknoloji çözümler hayata geçiriyoruz. Bunlardan bir tanesi daha önce de bahsettiğim e-F@ctory teknolojisi. Bu konsept; otomotiv, ambalaj, gıda ve ilaç gibi birçok sanayinin üretim aşamasında kullanılan dijital fabrika ürünlerini, mekanik, elektronik ve yazılım hizmetleri bir arada, yani mekatronik biçimde sunuyor.
Fabrikalar için geliştirdiğimiz bir diğer çözüm olan dijital ikiz uygulamamız gerçek üretim hattına müdahale edilmeden üretime esneklik ve verim katmayı sağlıyor. Ürünlerin arıza oranını yavaşlatan akıllı PLC çözümlerimiz ise çok geniş bir ürün ailesiyle hızlı ve kesintisiz şekilde haberleşiyor ve anlık raporları gönderiyor. Gıda, enerji üretim santrali, su arıtma tesisi ya da ahşap doğrama gibi birbirinden farklı alanlarda faaliyet gösteren fabrikaların ihtiyaçlarına uygun hazır fonksiyonlar ve çok hızlı algoritmalarla cevap veriyor.
Fabrikaların üretim sürecinde hayati önem taşıyan robotlar, sağladıkları hız ve kolaylıklarla her geçen gün sanayide daha çok rol alıyor. Robotlar hem gelecekte hem de günümüzde çok olağan bir iş gücü haline geliyorlar. Gelecekte robotlar alıcıları sayesinde bulundukları çevreyi inceleyip gerektiğinde yine kendi yetenekleri ölçüsünde fiziksel tepki verebilecekler ve bunu yaparken de internete bağlı diğer cihazlarla gerçek zamanlı olarak bilgi alışverişinde bulunabilecekler. Önümüzdeki yıllarda, insan ihtiyaçlarının kendi kendine yetebilen otomasyon sistemleriyle karşılanacağını söyleyebiliriz. Kişiselleştirilmiş ihtiyaçlara göre hazırlanan bir ürün, fabrikada üretilirken değiştirilebilecek ve bunun kontrol altına alınacağı sistem yapısı sağlanacak. Fabrikalarda robotlar ve insanların etkileşimli çalıştığı üretim hatları, sadece robotlardan oluşan üretim hatlarından daha verimli hale gelecek. Japonya'da robot teknolojileri oldukça gelişmiş durumda, hatta üretim hayat döngüsünün belki de son aşamasında yer alıyorlar. Bugüne kadar genelde yalnız çalışan robotlar, bundan sonraki dönemde muhtemelen insanla birlikte çalışan insansı robotlar olarak karşımıza çıkacak. Türkiye'de de başta sanayi olmak üzere robot kullanımı hızla yaygınlık kazanıyor. Üretim bantlarında insanla beraber çalışacak robot yatırımlarının Türkiye'de de geçmişte olduğundan çok daha hızlı ilerleyeceğini düşünüyoruz.
İnsan ve robotların iş birliğiyle çalıştığı bir yaklaşımdan hareketle çalışma ortamının yapay zekâyla desteklendiği bütüncül bir sistem sunuyoruz. Mitsubishi Electric’s AI creates the State-of-the-ART in technology (Mitsubishi Electric’in AI’sı ile en yeni teknoloji) ifadesinin kısaltması olan makine öğrenmesi algoritmasını kullanan ‘MAISART’ teknolojimizle yapay zekâ tabanlı fabrikalarda ve tesislerde ekipman duruş süresini azaltırken verimliliğin artırılmasını sağlıyoruz. Bu tescilli teknolojimiz, üç ana bölüm halinde çalışıyor. Bu aşamalarda “Derin Öğrenme”, “Pekiştirmeli Öğrenme” ve “Büyük Veri Analizi” sistematiğini kullanıyoruz. Robot, pekiştirmeli öğrenme metodunu kullanarak yaptığı işlerden kendine birtakım çıkarımlarda bulunuyor ve tutma işlemini bu çıkarımlara göre yapıyor. Ürünü tanıma ve ürünü nasıl yakalayacağını bulma işlemini ise derin öğrenme metoduyla gerçekleştiriyor.
Global çapta sanayideki köklü üretici tecrübemiz ışığında bu üç sistematiği bir araya getirerek robotlarımıza yakın gelecekte bilinç katmayı hedefliyoruz. Yüksek bilişim ihtiyacının fabrikanın içinde sağlanamayacağı, fabrikada anlık olarak üretilen milyonlarca veriyi analiz edecek bir yapının kurulamayacağı ve verileri buluta veya serverlara göndermek, oradan geri getirmek ve yol boyunca gidip gelen verilerin güvenliğini sağlayamamak gibi sorunlar dolayısıyla robotlara ruh kazandırma olarak değerlendirdiğimiz tescilli AI markamız olan MAISART teknolojisini fabrika içerisine kuruyoruz. İşçilerin hareketlerini öğrenen ve taklit eden ters pekiştirmeli öğrenme (IRL) yönetimini kullanarak insan ve makineler arasındaki iş birliğini bir üst düzeye çıkaran kolaboratif yapay zekâ (AI) teknolojisi, makinelerin insanların yanında çalıştığı üretim ve dağıtım tesislerinde otomatik güdümlü araçlarda (AGV) ve robotlarda yapılacak test çalışmalarıyla daha etkili hale getirilecek. Söz konusu teknolojinin sürücüsüz otonom otomobiller ve diğer uygulamalarda kullanılmasını bekliyoruz.
Türkiye, sunduğu avantajlarla özellikle de jeopolitik konum sayesinde potansiyeli yüksek bir pazar. Dolayısıyla o pazarlarda da önce insan ihtiyaçlarını giderecek deterjan, çay, su, ambalajlanmış gıda malzemeleri ve onları destekleyici ev içinde kullanılacak eşyalar gibi üretimler yapılacak. Bu noktada, Türkiye’de üretimde robot kullanımının hızla artacağını öngörüyoruz. Mitsubishi Electric’in kolaboratif robotu MELFA ASSISTA; yüksek kaliteli dahili kablolama ve boru tesisatı, kabloların takılması veya takılması riskini azalttığı, çalışma süresini artırdığı ve onarım ihtiyacı riskini azalttığı için kolay uygulamaya odaklanarak orijinal ekipman üreticileri ve son kullanıcılar için tasarlandı. Ayrıca gıda işleme tesislerinde uygulama için H1 gıda sınıfı gres seçeneği de içeriyor. İş hacmine ve üretime odaklanan müşteriler için ASSISTA, döngü başına +/- 0,03 milimetre olarak ölçülen doğruluğu sahip. Güvenlik hususları arasında, operatörlerin ellerini ve parmaklarını korumak için el ve sıkıştırma noktalarının ortadan kaldırılması yer alıyor ve robot, operatörler yaklaştığında iş birlikçi bir moda geçerek çevreye tepki veriyor. Son olarak şunu söylemek isterim; ASSISTA önceden endüstriyel robot deneyimi olmayanlar tarafından daha kolay çalıştırılmak üzere bir öğretme kumandası olmadan programlanabiliyor. ASSISTA hâlâ bir öğretme pandantifi ile uyumlu olsa da robot gövdesindeki düğmelerle veya çeşitli konumlara "elle yönlendirilerek" de çalıştırılabiliyor.
Mühendislik çözümlerimiz de endüstrinin faaliyet alanlarının dijitalleşmesinde büyük kolaylık sağlıyor. Bunlardan biri olan MES (Manufacturing Execution System) sistemleri ile planlama, iş emri yönetimi, iş istasyon yönetimi, stok takibi, malzeme akışı ve veri toplama işlemlerini gerçekleştirebilen Mitsubishi Electric teknolojisi, yapay zekâya yakın bir yapı içinde üretime imkân tanıyor. Bant otomasyonu da dahil olmak üzere bir aracın üretime giriş noktasından satışa çıkana kadar geçen tüm sürecindeki bilgilerini topluyor ve yönetiyor.
Bir diğer robotlu üretim uygulamamız ise MAPS Scada… Fabrikadaki tüm sistemi tek bir yerden izleme, kontrol etme, analiz etme ve arızalara anında müdahale gibi fonksiyonları barındıran Scada, aslına bakarsanız otomasyon endüstrisine entegre bir yaşam döngüsü yönetimi çözümü… Proses tasarımından devreye alma, kabul testi ve tesis bakımına kadar otomasyon sistemi projesinin tüm aşamalarına değer katıyor. Veri toplama ve kontrol merkezi olarak adlandırılan Scada, üretim proseslerini entegre bir yönetim anlayışı ile optimize etmek üzerine geliştirdiğimiz bir uygulama.
SUBCONTURKEY: 2021 yılı Mitsubishi Electric Türkiye için nasıl bir yıl oldu/olacak? Geçen seneye göre kıyaslar mısınız?
Tolga Bizel: 2021 yılı tüm dünyada pandeminin etkisi altında geçiyor olsa da bu süreçte faaliyetlerimize ve yatırımlarımıza hız kesmeden devam ediyoruz. Şu an için elde ettiğimiz sonuçlardan oldukça memnunuz. Şirket, 31 Mart 2021’de sona eren mali yılda 4.191,4 milyar yen (37,8 milyar dolar) konsolide grup satışı gerçekleştirdi. Geçen yılla kıyasladığımızda yeni normale uyum sağlamamızla birlikte iyi bir yılı geride bırakacağımızı ve belirlediğimiz yıllık hedeflere ulaşacağımızı düşünüyorum. Tüm bu koşullara rağmen dünya çapında olduğu gibi Türkiye’deki iş ortaklarımıza ve tüketicilerimize inovatif ürün ve çözümlerimizle en iyisini sunmayı sürdüreceğiz.
SUBCONTURKEY: Son olarak neler söylemek istersiniz?
Tolga Bizel: Dünya olarak dijital bir kabuk değişimi yaşıyor; teknoloji, yapay zekâ ve robotların öncülüğünde bir dönüşüme tanıklık ediyoruz. 100 yıllık geleneğimizin izinden giderek daha iyisi için değişmeyi, teknolojilerimizle dünya endüstrisinin en büyük çözüm ortağı olmayı sürdüreceğiz. Şirketler, büyük ya da küçük ölçekli işletmelerin işlerine makro ölçekli değer katmak ve sürdürülebilir bir kalkınma sağlamak için çalışmalarımıza hız kesmeden devam edeceğiz.