Plastik Mamul Sektörü

Plastik Mamul Sektörü 2025 Yılı İlk 6 Aylık Değerlendirme

Plastik mamul üretimi 2025 yılının ilk yarısında 2024 yılının eş dönemine kıyasla miktar ve değer bazında %21,6 artış göstermiş ve 5,2 milyon ton ve 21,8 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir.  2025 yılı sonunda üretimin 2024 yılına kıyasla miktar bazında %5,5 ve değer bazında %6,5 artarak 10,4 milyon ton ve 43,6 milyar dolar olarak gerçekleşeceği tahmin edilmektedir. 2025 yılının ilk yarısında 5,2 milyon tonluk toplam plastik mamul üretimi içinde yaklaşık 2,1 milyon ton ile plastik ambalaj malzemelerinin başı çektiği, plastik inşaat malzemeleri üretiminin ise 1,3 milyon ton ile plastik ambalaj malzemelerini takip ettiği görülmektedir.

Plastik mamul ithalatı, 2025 yılı ilk yarısında 2024 yılının eş dönemine kıyasla, miktar bazında %1 değer bazında da %4 artmış ve 316 bin ton ve 1 milyar 752 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir. 2025 yılı sonunda ithalatın 2024 yılına kıyasla miktar bazında %14,5 ve değer bazında %13,8 gerileyerek 631 bin ton ve 3,50 milyar dolar olarak gerçekleşeceği tahmin edilmektedir.

Plastik mamul ihracatı, 2025 yılının ilk yarısında 2024 yılının eş dönemine kıyasla miktar bazında %3,2 ve değer bazında da %5 atarak 1 milyon 136 bin ton ve 3 milyar 221 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir. 2025 yılı sonunda plastik mamul ihracatının 2024 yılına kıyasla miktar bazında %15,8 değer bazında da %14,5 gerileyerek 2 milyon 272 bin ton ve 6 milyar 442 milyon dolar olarak gerçekleşeceği tahmin edilmektedir.

İMMİB istatistiklerine göre 2025 yılının ilk yarısında plastikler ve mamullerinde ihracat 2024 yılının eş dönemine kıyasla değer bazında %4,5 artmış ve toplam kimya sektör ihracatı içinde payı %30,3’ten %29,4’e inmiş ve kimya sektöründe ikinci ihracatçı sektör konumuna gelmiştir.

2025 yılının ilk yarısında 10 ülkeden yapılan ithalat, toplam ithalatın miktar bazında %68,5’unu  değer bazında da %75,8’ini oluşturmuştur. Bu dönemde toplam ithalattan Çin’in miktar ve değer bazında en büyük pay aldığı görülmektedir. Çin’in dışında Almanya, İtalya, Güney Kore ve Fransa toplam plastik mamullerde en büyük ithalat yaptığımız ülkeler konumunu koruduğu görülmektedir. Söz konusu dönemde 10 ülkeye yapılan ihracat, toplam ihracatın miktar bazında %47,2’sini değer bazında da %48,2’sini oluşturmuştur. Bu dönemde Almanya, İngiltere, Irak, ABD ve İtalya plastik mamullerde en büyük ihraç pazarlarımızı oluşturmuştur.

Türkiye plastik mamul dış ticaretinde daima fazla vermektedir. Plastik mamul sektöründe 2025 yılının ilk yarısında 820 bin ton ve 1 milyar 469 milyon dolar dış ticaret fazlası verilmiştir. Dış ticaret fazlası, 2024 yılının eş dönemine kıyasla miktar bazında %4,1, değer bazında %6,2 artmıştır.

Dış ticaret açığının 2025 yılı sonunda 2024 yılına kıyasla miktar bazında %16,4 ve değer bazında da %15,4 azalarak 1,64 milyon ton ve 2 milyar 938 milyon dolar olarak gerçekleşmesi beklenmektedir.

Plastik mamul iç pazar talebi, 2025 yılının ilk yarısında bir önceki yılın eş dönemine kıyasla miktar bazında %25,5 değer bazında da %22,8 artarak 4,4 milyon ton ve 20,3 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. İç pazar tüketiminin 2025 sonunda 2024 yılına kıyasla miktar bazında %10,9 ve değer bazında da %8,6 artarak 8,8 milyon tona ve 40,7 milyar dolara çıkması beklenmektedir.

2024 yılının ilk yarısında gerçekleşen 4,4 milyon tonluk plastik mamul iç tüketimin yaklaşık 1,8 milyon tonu otomotiv, ambalaj, inşaat ve elektronik gibi ihracatçı sektörler kanalı ile yarı mamul ve mamul şeklinde dolaylı olarak ihraç edilmiştir. Kalan 2,6 milyon tonluk kısım ise doğrudan tüketici tarafından tüketilmiştir.

Plastik mamul sektöründe miktar bazında, 2025 yılının ilk yarısında ihracatın üretim içindeki payı %22 ve ithalatın yurtiçi tüketim içindeki payı da %7 olarak gerçekleşmiştir. 2025 yılının sonunda 2024 yılına kıyasla üretimin miktar bazında %5,5 yurtiçi tüketimin %10,9  artacağı ithalatın %14,5 ihracatın %15,8 ve dış ticaret açığının %16,4 gerileyeceği tahmin edilmektedir.

Bu varsayıma göre plastik mamul sektöründe 2025 yılında 1 milyon 640 bin ton dış ticaret fazlası verileceği, üretimin %22’sinin ihraç edileceği, yurt içi tüketimin %7’sinin de ithalatla karşılanacağı tahmin edilmektedir.