Plastik ve Kauçuk İşleme Makineleri Sektörü Rekabet Sorunları Yaşıyor
Makine ve Aksamları İhracatçıları Birliği Başkanı Adnan Dalgakıran, plastik ve kauçuk işleme makineleri sektörünün büyüdüğünü ancak rekabet sorunları yaşadığını belirtti. Çok sayıda firmanın ihr
Makine İhracatçıları Birliği Başkanı Adnan Dalgakıran, Türkiye plastik ve kauçuk makineleri sektörünün gelişimini sürdürdüğünü ancak mevcut sorunların da henüz çözümünün gelişmediğini belirtti. PLASFED DERGİ’ye değerlendirmelerde bulunan Adnan Dalgakıran, Türkiye’de üretim yapan fi rmaların niteliklerinin yükselmesi gerektiğini kaydetti.
Adnan Dalgakıran, 2012 yılında da sektörün büyümesini sürdürdüğünü ancak, kauçuk, plastik ve lastik işleme makineleri sektöründe çok sayıda fi rma faaliyet göstermekle birlikte bu firmaların çoğunun üretim kapasitelerinin düşük olduğunu belirterek, “Girdi maliyetlerinin yüksekliği nedeniyle sektörde yurt dışındaki firmalarla rekabet sorunu yaşanmaktadır” değerlendirmesinde bulundu.
İhracatçı birliğine kayıtlı kauçuk-plastik işleme makineleri ihracatçı sayısının 532 olduğunu belirten Dalgakıran, “Firmalarımızın sayısı fazla ama belirli bir ihracat rakamının üstüne çıkabilen çok az. Bizce, önemli olan nitelikli ve kendini geliştirebilen fi rmalarımızın sayısını artırmamızdır. Sektörde mevcut olan sorunların çözümüne yönelik tedbir alınması halinde, kauçuk ve plastik işleme makineleri sektörü çok daha fazla büyüme potansiyeline sahip bir sektördür” dedi.
Türkiye’nin yabancı imalatçıları çekmek açısından da uygun bir ortamı yakaladığını belirten Makine İhracatçıları Birliği Başkanı Adnan Dalgakıran, Avrupa’da orta ve orta üstü makine imalatı yapan şirketlerin, maliyetler nedeniyle üretimlerini başka ülkelere taşımak zorunda kalacağını, bu imalatçıları çekmek üzere bir program uygulanmasıyla Türkiye’nin cazip hale geleceğini kaydetti.
Adnan Dalgakıran, ihracata yönelik tanıtım ve iş faaliyetlerinin sürdüğünü belirterek şu bilgileri verdi:
“Makine Tanıtım Grubu olarak, 2012 yılında Almanya’yı hedef pazar olarak belirledik ve Almanya’da birçok faaliyet gerçekleştirerek Türk makinesinin adının bu önemli pazarda yer almasını sağlamaya çalıştık, hala da devam ediyoruz. Dolayısı ile bu artışları görmek bizleri mutlu ediyor. Ancak sektörün yönelmiş olduğu bu pazarların daha da genişlemesi gerekiyor. Türk firmalarının mühendislik konusunda gelişmiş olması, üretim esnekliği, ürün geliştirme, satış sonrası gibi faktörlere önem vermesi ile hem ihracat artış gösterecek hem de yeni pazarlara giriş sağlanacaktır. Bu gelişmeler için hükümete ve sektörle ilgili kuruluşlara önemli görevler düşüyor. Biz, Makine ve Aksamları İhracatçıları Birliği ve Makine Tanıtım Grubu olarak, genel yerli makine kullanımını artırarak dış ticaret açığının azaltılmasına katkı sağlamaya ve sektörün imajının geliştirilmesine yönelik faaliyetlerde bulunduk ve çalışmalarımıza devam ediyoruz”
Ar-Ge Yatırımları Artmalı
Sektörün bütün tarafl arıyla yüksek katma değerli ürünler olmadan ihracatı artırma imkanı bulunamayacağının anlaşıldığını belirten Adnan Dalgakıran bunun sağlanması içinde Ar-Ge yatırımlarına ihtiyaç duyulduğunu kaydetti. “Kimse gelişen teknolojiye kayıtsız kalamıyor. Dünya ile rekabet edebilmek için
Ar-Ge yatırımlarına ağırlık verilmesi mecburiyet halini almıştır” diyen Dalgakıran, bu unsura ek olarak gerek pratik, gerekse teorik açıdan iyi eğitilmiş elemanların katkısına ihtiyaç bulunduğunu belirtti. Dalgakıran, Ar-Ge ve eğitim konusunda kamunun da ciddi yatırımlara hazırlandığını belirtti.
İmalatçıların her iki konuda da kendileri de adım atması gerektiğini belirten Dalgakıran, “Son dönemde yatırımlar artıyor. Böylece küresel rekabet ortamında Türk makinecileri daha etkin yer almaya başladı. Ancak verilen teknolojik desteklerin daha fazla artması, teşvik prosedürlerinin kolaylaştırılması gerekiyor. Bu kolaylıklar olduğu takdirde, teknoloji olduğu seviyeden daha da ileri seviyelere gelmekle beraber, rekabet gücümüzün de artması sağlanacaktır. Sektör oyuncularının bir arada ve işbirliği içinde olmaları her birinin koyduğu ihracat hedeflerini gerçekleştirmelerini dolayısıyla 2023 makine sektörü ihracat hedefe ulaşılmasını sağlayacaktır” diye konuştu.
Sektör Verileri
Makine İhracatçıları Birliği Başkanı Adnan Dalgakıran, 2010 yılında 71,3 milyon Dolar olarak gerçekleşen kauçuk ve plastik işleme makineleri (GTİP 8477) ihracatının 2011 yılı sonunda yüzde 46 artarak 103 milyon Dolara, 2012 yılında ise yüzde 19’luk bir artışla 123 milyon Dolar’a yükseldiğini belirtti.
Genel makine ihracatının 2012 sonu itibariyle 14 milyar Dolar olduğunu ve plastik makinelerinin bunun içinde yüzde 1 pay aldığını belirten Dalgakıran, “En fazla ihracatı gerçekleşen kauçuk ve plastik işleme makineleri ürünleri ise sırası ile; kauçuk veya plastik eşya imali için diğer makineler, kauçuk veya plastik
için ekstrüzyon makinaları, kauçuk/plastik işleyen mak. diğer maddelerden aksam ve parçaları, kauçuk veya plastiği ısıtarak şekil veren diğer makinalar ve yarı iletkenlerin montajına mahsus kapsülleme teçhizatı olmuştur” dedi.
2023 Hedeflerine Giderken
Türkiye’nin 2023’te 500 milyar Dolarlık ihracat hedefi içinde makinelerin önemli bir pay aldığını belirten Dalgakıran, bu hedefe gidişe yönelik şu değerlendirmeyi yaptı:
“Bilindiği gibi Türk Makine Sektörünün 2023 yılı 500 milyar Dolar ihracat hedefi içerisinde oldukça önemli bir payı var, 2023 yılında 100 milyar Dolar ihracat gerçekleştirilebilmesi için yıllık olarak yüzde 20 civarında artış göstermesi gerekiyor. Bu konuda her alt sektörün kendine hedefler koymasının ve bu hedeflere ulaşmak için çalışmalar yapmasının büyük
hedeflere ulaşmak için etkili bir yol olduğunu düşünüyorum. Kauçuk ve plastik işleme makineleri sektörünün de makine ihracatı içerisindeki yüzde1 payını düşünerek, 2023 senesi için 1 milyar Dolar hedef oluşturarak her yıl ihracatını yüzde 20 seviyelerde artırmak için çalışmalarda bulunması, söz konusu hedefe ulaşılacağı anlamına gelmektedir.
2012 yılı kauçuk veya plastik işleme makineleri ihracatında ise Türkiye’nin ihracat gerçekleştirdiği ülke sıralamasında Rusya 17 milyon Dolar ile birinci, İran 12 milyon Dolar ile ikinci, Almanya 8 milyon Dolar ile 3. Sırada yer almaktadır. 2012 yılında İran’a gerçekleştirdiğimiz sektör ihracatımız yüzde 32 civarında azalmış gözüküyor, bu azalmayı Orta Doğu’da yaşanan siyasi krizlere bağlamak mümkün, bununla beraber, 2012 yılında kauçuk veya plastik işleme makineleri ihracatında Almanya’ya gerçekleşen ihracatta yüzde 120 kadar bir artış görülmüştür.”
Haberin Kaynağı : PLASFED DERGİSİ
14.01.2014