Türkiye’nin İlk Teleskopik Ray Üreticisi: ARRAY
Array Genel Müdürü Kenan Günaydın, 1988 yılında kalıp üretimi ile başladıkları üretim serüvenine, 2002 yılından beri ray üretimi ile devam ettiklerini ve o gün için yurt dışından gelen rayların, bugün ihracatını yaptıklarını belirtti. Kenan Günaydın bu başarı hikayesini okuyucularımızla paylaştı ve Array hakkında bilgiler verdi.
Array’ın kuruluş hikayesini anlatır mısınız? Kuruluşunda kalıp üreten Armak Mühendislik Kalıp’ın kardeş firması olarak 2002’den beri ray üretimi yapan Array’ın doğuşu nasıl gerçekleşti?
Kenan Günaydın: Mercedes Benz Davutpaşa fabrikasında mühendis olarak çalışırken, 1987 yılında ayrılıp Kardeşimle birlikte Armak Mühendislik Kalıp Ltd.Şti yi kurduk. 1988 yılından itibaren Bayrampaşa’da beyaz eşya ve otomotiv sektörleri için kalıp ve saç parça üretimileri gerçekleştirdik. 1994 krizinden sonra piyasaların açılmasıyla birlikte yoğun bir tempoyla belirttiğim sektörlerdeki ana firmalara hizmet verdik. Ve sonraki yıllarda, Esenyurt’ta şuan içinde bulunduğumuz fabrikayı yaparak 1998 yılında taşındık. Yeni fabrikamızda da kalıp ve saç parça üretimi yapmaya devam ettik. Sonrasında kalıp yapımının meşakkatli ve stresi yoğun bir iş olması nedeniyle yorgunluk hissetmeye başladık. Emek yoğun bir iş olması ve sosyal yaşantının kalmaması ve getirdiği sorumluluk nedeniyle antisosyal bir yaşam yaşamıza neden olması sonucunda 2002 yılında vermiş olduğumuz radikal bir kararla, kalıp işini tamamen bıraktık.
1998 yılında, yeni fabrikamıza taşınırken aldığımız mobilyalardaki yeni sistem rayları görmüştüm, bir mühendis olarak çok hoşuma gitmişti ve aynı zamanda bir o derece de şaşırmıştım. Mobilya aldığım firmaya şunu demiştim, “bunu yapanı kutlamak istiyorum”. Biz sacı 90 dereceye getirmek için o kadar çok uğraşırken onlar sacda rulman gibi bilye çalıştırmışlar. Bu rayları ilk gördüğümde oldukça beğenmiştim ve şaşırmıştım. Ben bunun Türkiye’de yapıldığını düşünmüştüm ve yapanları tebrik etmek istedim.
Daha sonra araştırdığımızda, bu tür rayların Türkiye’de yapılmadığını, ithal edildiğini gördük ve böylelikle 2002 yılında yeni bir maceraya atılarak, ray üretimine başladık. Önce basit rayların üretimini yaptık ve o günden bugüne ray üretimine devam ediyoruz. Ray üretimi düzenli ve istikrarlı bir iş. Fakat bu sektörün daha önce iş yaptığımız beyaz eşya ve otomotiv sektörlerine göre, nitelik yapısı daha zayıf, donanımlı insan sayısı çok daha az. O dönem bu sektörlerden gelen biri olarak biraz bocaladık. Kabul etmek gerekir ki Türkiye’de beyaz eşya ve otomotiv sektörleri en donanımlı ve en nitelikli çalışanlara sahip sektörler olarak başı çekiyorlar. Mobilya sektöründe bu konuda
Array, Ankastre ve Beyaz Eşya Sektörü İçin de Ray Üretiyor
Biraz zorlanmakla beraber, günümüzde nitelikli insanların bu sektörde de istihdam edilmesiyle birlikte aradaki vizyon farkın yavaş yavaş kapandığını söyleyebiliriz.
Array olarak bugün ray üretiminde ciddi bir kapasitemiz var. Yıllık 70 -80 Milyon Liralık üretim kapasitesine sahip bir firmayız. Raylarımız çoğunlukla mobilya sektöründe kullanılmaktadır. Ankastre de çok değerli markalarımızın aspiratör ve davlumbaz üretimlerinde kullandıkları rayları da biz veriyoruz. Bunun yanında, beyaz eşya sektöründe, buzdolaplarının raflarında, çekmecelerinde ve fırınlarda ray kullanılmaya başlandı.
Günümüzde, hayatımızın her noktasında artık raylar var.
Esenyurt’ta bulunan fabrikamız 6250 metrekaredir. Bugün 150 çalışanımızla üretimlerimize devam ediyoruz. İleriye dönük olarak yaptığımız bir yatırımımız da var. Çerkezköy’de Velimeşe sanayi bölgesinden 60 dönüm arsa aldık. Velimeşe’de E-6 otobanına sıfır olan bu arsaya, orta vadedeki hedefefimiz, modern bir fabrika kurmaktır.
fiuandaki üretiminizin ne kadarı ihraç ediyorsunuz?
Kenan Günaydın: Bizim bu işe başlamamızdaki öncelikli amacımız Türkiye pazarıydı. İç pazar için teleskopik ray üretimine başladık. Türkiye’nin bu konudaki ilk teleskopik ray üreticisi biziz. Türkiye’ye bu raylar ithal ediliyordu ve ciddi meblağlar ödenerek ithalatlar yapılıyordu. Biz ülkemizin bu konuda kanayan yarasına merhem olduk ve ithalat nedeniyle oluşan yüksek ödemeleri kısmen de olsa frenlemiş olduk. Bu nedenle ağırlıklı olarak yurt içine satış yaptık. Son birkaç yıldır artık yurtdışına da ihracat yapmaya başladık ve şuan üretimimizin %25’ini ihraç ediyoruz. İç pazarda aktörler çoğalınca bizde ihracata ağırlık vermeye başladık. Bu sayede, iç pazardaki satış oranlarıyla, ihracat oranını eşitleyip, %50 + %50’yapma hedefimiz var. Yurt dışına yapılan ihracatlar ağırlıklı olarak mobilya sektörü dönüktür. Ama beyaz eşya sektörü de öncelikli sektörlerimiz arasındadır. Özellikle fırın ve buzdolabı rayları üretiminde yakın yıllarda ön plana çıkmayı hedefliyoruz.
Kalifiye Eleman Bulmakta Maalesef Zorlanıyoruz
2014 yılı Array için nasıl geçti?
Kenan Günaydın: 2014 yılında, bir önceki yıla göre Tl bazında oldukça iyi ciro artışı yaptığımızı söyleyebiliriz fakat, döviz kurlarının artması nedeniyle, döviz olarak geçen yıla göre daha düşük bir ciroya sahip olduğumuzu söyleyebiliriz. Ulusal ve uluslararası kriz ve ticari olumsuzluklar nedeniyle 2015 yılının 4 aylık verileri ise 2014 yılının gerisinde olduğumuzu gösteriyor.
Sektörde yaşadığınız sorunlar var mı? Sosyal sorumluluk çerçevesinde neler yapıyorsunuz?
Kenan Günaydın: Türkiye’de en büyük sorunun nitelikli ve kalifeli eleman sorunu olduğunu söyleyebiliriz. Kalifiye eleman bulmakta maalesef zorlanıyoruz.
Şuan firmamızın, 10-12 tane, nitelikli, vizyon sahibi ve çalışma kültürüne sahip olan mühendise ihtiyacı var. Nitelikli elemanlara sahip olma adına, özellikle beyaz yaka çalışanlarımızı dış eğitimlere, KOSGEB ve İMMİB’in eğitimlerine bir program çerçevesinde gönderiyoruz.
Ayrıca İstanbul’a yakın bölgelerde ve Ülkenin çok yerinde, sanayi arsa fiyatlarının yüksekliği de başka bir sorun. Devlet tarafından yatırım yapacak sanayiciler için uygun fiyattan arsa üretilebilmelidir. Tabii sanayici de bunu ranta dönüştürmemelidir. Sanayici, yatırımının büyük kısmını arsaya ve inşatta harcamamalıdır. Üretim için gerekli olan makine ve istihdamı yaratmak için harcamalı diye düşünüyorum.
Firmalarımızdan, sanayicilerimizden beklentimimiz, toplumsal eğitime destek burslarla destek vermeleridir. Biz de firma olarak buna 3 yıl önce başladık. İhtiyacı olan çocuklara eğitim alabilmeleri için katkı sağlamak, destek olmak ve burs vermek gerekiyor. Bu doğrultuda firma olarak çeşitli dernek ve vakıflara düzenli olarak katkılarda bulunuyoruz vede yaklaşık 50 öğrenciyede ÇYDD aracılığıyla da burs veriyoruz. Ülkemizdeki tüm firmaların daha aydın bir toplum yaratma adına bu ve buna benzer aksiyonlar ve çalışmalar gerçekleştirmeleridir. Bu konuda yüksek duyarlılıkla bu tür çalışmaları sürdüren binlerce firmamızın olduğunu tahmin ediyorum ama daha çok firmanın katılmasını da açıkçası diliyorum.
Hemen bugün bu saatte start verebiliriz!
Ülkemizde, akıllı, zeki, çalışkan fakat bu küçük paralara ihtiyacı olan çok çocuğumuz var ve bu çocuklarımıza bu desteği esirgememeliyiz.
Ancak bu şekilde, parlak, aydın, fefah düzeyi yükselmiş, çağdaş ve modern bir toplumda yaşama idealine kavuşabiliriz.
Haberin Kaynağı : SUBCONTURKEY YAN SANAYİ ve TEDARİKÇİ GAZETESİ
10.07.2015