UKUB, Türkiye’yi Kalıp Konusunda Cazibe Merkezi Yapacak
UKUB - Ulusal Kalıp Üreticileri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Şahan Eçin, sektör ve UKUB’un çalışmaları hakkında bilgiler verdi.
UKUB, Türkiye’yi Kalıp Konusunda Cazibe Merkezi Yapacak
Bugün Türkiye’de kullanılan yerli kalıp oranının yüzde 30 olduğunu ve bunu yüzde 50’ye çıkarmak için çalıştıklarını belirten UKUB - Ulusal Kalıp Üreticileri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Şahan Eçin, Türkiye’yi kalıp konusunda cazibe merkezi haline getirmek istediklerini söyledi. Şahan Eçin, sektör ve UKUB’un çalışmaları hakkında bilgiler verdi.
UKUB, Yerli Kalıp Kullanım Oranını Yüzde 50’ye Çıkarmak İçin Çalışıyor
SUBCONTURKEY: Kısaca sizi tanıyabilir miyiz?
Şahan Eçin: İstanbul Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği mezunuyum. Mesleğe üniversite üçüncü sınıfta staj yaparken başladım. Hisar Kalıp firmasında 25 yıl çalıştıktan sonra Kasım 2020’den itibaren MTN Kalıp’ta Genel Müdür olarak görev yapıyorum. 27 yıldır sektörde çalışan biri olarak sektörün içerisinde büyüdüm diyebilirim. Aynı zamanda Marmara Üniversitesi Teknoloji Fakültesi Danışma Kurulu üyesiyim. Evli ve ikiz kız çocuğu babasıyım.
SUBCONTURKEY: UKUB ve temsil ettiği sektör hakkında bilgi verir misiniz?
Şahan Eçin: UKUB-Ulusal Kalıp Üreticileri Birliği, 2002 yılında Bakanlar Kurulu kararı ile kalıpçılık endüstrisine hizmet veren tüm kurum ve kişileri temsil etmek üzere Bursa’da, Fahrettin Gülener’in Kurucu Başkanlığında kurulan bir birliktir. 2008 yılında son başkanımız Şamil Özoğul Bey bayrağı devir alarak 2021’e yılına kadar 12 sene başarı ile taşıdıktan sonra bizlere devretti. Pandemiden dolayı 3 kez seçimimiz ertelendi ve Nisan 2021 yılında tek liste olarak girdiğimiz seçimle başkan olarak seçildim.
UKUB, sektöründe tüm kalıp firmalarını tek çatı altında toplayan tek birliktir. UKUB’un iştigal alanı sadece kalıp ve kalıba destek sağlayan tedarikçilerdir. 2021 itibariyle 182 üyeye sahibiz. UKUB’u daha aktif hale getirerek daha fazla üyeye ulaşmak istiyoruz. Baktığımız zaman, sektörün büyüklüğüne göre çok az üyeye sahibiz. Yaptığımız araştırmalara göre sektörümüzde Türkiye’de yaklaşık üç binin üzerinde firma var ve yaklaşık 100 bin kişiye istihdam ettiğini biliyoruz. UKUB’un sahip olduğu misyon Türk kalıpçılığını hem ülke bazında hem de uluslararası bazda temsil etmektir.
SUBCONTURKEY: Sektör olarak 2020 yılı rakamsal verileriniz ne oldu?
Şahan Eçin: 2020’de kalıp sektörü olarak 280 milyon Euro gibi bir ihracatımız oldu. Yapmış olduğumuz analizlerde Türkiye’de kalıpçılık cirosu yaklaşık 2 milyar Euro’dur. Bu rakamları üyesi olduğumuz Dünya Kalıpçılar Birliği- ISTMA’dan aldığımız veriler ve kullanılan çelik verilerine göre belirliyoruz. Bunun da %70’i otomotiv ve beyaz eşya sektöründe kullanılan kalıplardır. Biz Türkiye’de toplam kullanılan çelik ile alakalı olarak bu verileri elde ediyoruz. GTİP kodlarının düzenlenmesi konusu da bizim öncelik vereceğimiz konuların başında geliyor.
Dünyada ise kalıp sektörünün büyüklüğü 125 milyar Euro olduğunu söyleniyor. Sektörümüzün net büyüklüğü hakkında hem dünyada hem de Türkiye’deki rakamlar açısından daha detaylı çalışmalara da başlamış durumdayız. Sektör olarak ortalama yaklaşık rakamlar bu şekildedir.
Sektörümüzün ortalama büyüme hızı %6 ila %10 arasında olmaktadır. 2021 yılında da ana sanayilerdeki yeni projelerle birlikte başlayan büyümenin aynı şekilde devam edeceğini düşünüyorum.
Türkiye’de kullanılan yerli kalıp oranı ise %30 civarındadır. Bizim hedefimiz bunu %50’lilere çıkarmaktadır.
UKUB üyeleri, sektörel olarak otomotiv, beyaz eşya, plastik, ambalaj, medikal, savunma ve havacılık sektörlerine ağırlıklı hizmet vermektedir.
UKUB, Marmara Üniversitesinde Kalıpçılık Kulübü Kuracak
SUBCONTURKEY: UKUB’un yeni projelerinden bahseder misiniz?
Şahan Eçin: Yakın zamanda Marmara Üniversitesi ile bir protokol imzalayacağız. Kalıpçılık sektörünün iki temel noktası var. Bir tanesi yetişmiş uzman personeli diğeri de yüksek teknolojili gerektiren makinalardır. Makine üretiliyor, paranız ve gücünüz varsa alabiliyorsunuz ama insan kaynağını para ile de alamıyorsunuz. Türkiye’de kalıpçılık konusunda maalesef lisans seviyesinde programlar yok. Marmara Üniversitesinde Kalıpçılık Kulübü kurmak istiyoruz. Seminer tarzında öğrencilere sektörü öğreteceğiz. Ben de daha önce bazı üniversitelerde bu tarz seminerler düzenledim. Bu projemizi başka üniversitelerle de görüşeceğiz. Sektörün beyaz yaka ihtiyacının ana kaynağı üniversiteler olacak. Üniversite mezunu mühendislerin bizim sektör için tecrübesi yok. İnsan kaynağı sorunu sektörümüzün en büyük sorun. Mavi yaka çalışan sorunu da sürekli var. Çalışılması zor bir sektör, gençler kolaya kaçıyor ama bu işten yetişen kişiler meslek sahibi olup her zaman iş bulabilecek kapasitede oluyor. UKUB olarak yeni yönetimimiz insan kaynağı konusunda önemli çalışmalar yapacak.
SUBCONTURKEY: Pandemi döneminde verilen destekler yeterli oldu mu? Sektörünüz nasıl etkilendi?
Şahan Eçin: Çoğu firmalarımız kısa çalışma ödeneğinden faydalandı. Vardiyalar oluşturuldu. Sektör olarak kısa çalışma ödeneği her sektöre olduğu gibi bize de faydalı oldu. KOBİGEL-KOBİ Gelişim Destek Programı gibi projelerden de sektör olarak faydalanıyoruz. Sektör olarak pandemi de sürekli çalışmaya ve üretmeye devam ettik.
SUBCONTURKEY: Çelik fiyatlarında ki artış sektörünüzü nasıl etkiliyor?
Şahan Eçin: Sektör olarak iki türlü çelik kullanıyoruz. Takım çelikleri ve imalat çelikleri. Takım çelikleri zaten Türkiye’de imal edilmiyor hepsi ithal geliyor. Takım çeliği olarak yıllık 35 bin ton çelik kullanılıyor. 2020 yılından bu yana bakıldığında takım çeliklerine %20-25, imalat çeliklerine de %25-30 arasında zam geldi. Tabi bizim bunları kalıp fiyatlarına direkt yansıtma gibi şansımız yok. Verimlilik yaparak ve iş gücümüzü kullanarak çeliğe gelen bu zamları tolere etmeye çalışıyoruz.
SUBCONTURKEY: Yerli kalıp kullanım oranını artırmak için ne tür çalışmalar yapıyorsunuz?
Şahan Eçin: Amacımız Türkiye’deki yerli kalıpçılara düşen kalıp payını artırmak. Bütün dünyanın olduğu gibi bizim de rakibimiz Uzak Doğu. Çin’den gelen ürünlere vergi konsun, kısıtlamalar olsun gibi konular konuşuldu ama yapmış olduğumuz incelemelerde böyle bir şeyin olmayacağını gördük. O yüzden o konulardan vazgeçtik ve Türkiye’deki kalıpçıları cazibe merkezi haline getirmeye yöneldik. Pandemide bize pozitif anlamda bir miktar etki etti. İnsanlar Uzak Doğuya kapalı duruyor. Pandeminin etkisiyle Türkiye’ye yönelme oldu. Ama pandemi etkisini kaybedince yine eskiye dönüş olacaktır. Biz kalıcı çözümler üretmek istiyoruz. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı himayesinde gerçekleşen Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesinde Strateji Belgesinde yatırımı desteklenecek öncelikli ürünler kısmına kalıp dahil edildi.
848041-Metaller/metal karbürler için enjeksiyon/basınçlı döküm kalıpları,
848071-Kauçuk/plastik maddeler için enjeksiyon/basınçlı döküm kalıpları.
Bu ürünler devlet bazında artık desteklenecek listeye girdi. Sektörümüz desteklenmesi gerektiği bilincine varılmış oldu. Bu destekler içerisinde; yatırım yeri tahsisi, sermaye desteği, finans maliyet desteği, KDV iadesi, gümrük vergi muafiyeti, enerji desteği gibi paketleri içeriyor. 23 Haziran da ilgili çağrı paketi açıklanmış olup, 29 Haziran da çok verimli geçen bir webinar yaptık. Burada en kritik nokta bu programdan faydalanmak isteyen firmalarımız 1 Ağustos 2021 tarihine kadar ön başvuruyu yapmak zorunda. 1 haftalık bayram tatilini düşünürsek çok da bir zaman olmadığı bir gerçektir.
SUBCONTURKEY: 2021’de Kalıp Zirvesi düzenleyecek misiniz?
Şahan Eçin: Kalıp Zirvemiz için şuan iki tane planımız var. Dijital veya fiziksel zirve olmak üzere. İlk amacımız fiziksel zirvemizi yapmak. Pandemi süreci uzaması durumunda ikinci planımız dijital zirve olacak. Tarihi henüz belli değil. Ama sürecin değişimine bağlı olarak da fiziksel zirvemizi Ekim ya da Kasım ayında yapabiliriz. Şuan ki pandemi koşullarına göre biz fiziksel zirve yapacak gibi çalışmalara başladık. Tabi ki zirvemiz fiziksel de olsa yine pandemi kurallarına uygun şekilde yapılacaktır. Temmuz ayından sonraki duruma bağlı olarak bu iki planımızdan birini yaparak zirvemizi yapmayı planlıyoruz.
SUBCONTURKEY: UKUB’a yeni firmalar neden üye olmalı? Üye olması için çağrınızı nasıl yaparsanız?
Şahan Eçin: Öncelikle kalıbın desteklenmesi gereken ürün kategorisine alınması güzel bir örnek buna. “Birlikten Kuvvet Doğar” diye güzel bir atasözümüz var. Ne kadar büyürsek, birlik içerisinde olursak o kadar da güçlü oluruz ve sözümüz de daha etkili olur. Üye sayımız ne kadar artarsa sesimiz de o kadar çok çıkar. Üyelerin bize katılması kendi menfaatlerine olacaktır. UKUB ne kadar büyürse firmalar da o kadar büyüyecek. UKUB’un gücü olmasaydı, kalıp desteklenecek ürün bazına alınmazdı. TOBB bizi davet etti ve plastik kauçuk ve kompozit meclisine üye olun dedi. Çünkü bütün sektörler orada var ama biz yoktuk. Kalıp olmadan seri üretim olmaz, kalıp olmadan hayat olmaz. Kalıpçılar birbirinden uzak çalışıyor. Biz firmaların sektörde birbirini rakip görmek yerine paydaş olarak görmesini sağlamak istiyoruz. Ne kadar bir arada olursak sektöre o kadar etkimiz olur.
Son dönemde pandemiden dolayı üye ziyaretlerimizi çok yapamadık. Yeni yönetim kurulunda bazı komisyonlar belirledik. Bunlardan bir tanesinin alt komisyonu da üye ilişkileri geliştirme komisyonu. Bu komisyonda sektördeki yetkin arkadaşlarımızla daha çok firmaya ulaşıp üye sayımızı artırmak istiyoruz. Aidat fiyatımız 4 sene sonra yeni 1.750 TL’ye çıkarıldı. Bu ücret ise senede bir kez ödeniyor. Bu ücret bir firmayı zora sokmaz ama katacağı katlı ile çok şey olabilir. Tüm amacımız kalıpçılıkta Türkiye’yi cazibe merkezi haline getirip tanınırlığımızı artırmak istiyoruz.
Türkiye Kalıp Konusunda Marka Haline Gelmeli
SUBCONTURKEY: Son olarak sektörünüze vermek istediğiniz mesajlar var mı?
Şahan Eçin: Sektörüme şu mesajı vermek isterim. Japonya’da yapılan son 3 hükümet seçiminde birinci gündem maddesi kalıpçılık sektörünün desteklenmesi olmuş. Dünyaya baktığınız zaman, değer yaratan öne çıkanlar kendi markalarını yaratan firmalardır. Örneğin Almanya, otomotiv, beyaz eşya, ambalaj gibi saymakla bitiremediğiniz sektörlerde markalara sahip. Çünkü kendi kalıpçısını desteklemiş ve marka haline gelmiş. Biz ise başka ülkelere kalıp yaparken onların ilkelerine ait ürünler ile yapıyoruz. Kendi ülkesinin ürünlerini bize kullandırıyorlar. Aynı milliyetçiliğin bizim ülkemizde de olması gerekiyor. Türkiye’de kalıpçılar daha çok desteklensin ve değer verilsin istiyoruz. Şuanda Türkiye’de yapılamayacak hiçbir kalıp yok. Biz kendimizi güçlendirirsek bir marka oluruz. Türkiye’deki kalıpçıların desteklerinin artırılmasını istiyoruz ve UKUB olarak bu konuda çalışmaya devam edeceğiz.