VESTEL, 2013’te Tedarikçilerinden 800 Milyon Euro’luk Alım Yapacak
Avrupa’nın en büyük fabrikası olma özelliği ile National Geographic’de belgeseli yayınlanan ilk Türk fabrikası olma özelliğini taşıyan Vestel Beyaz Eşya Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin Genel Müdür Yardımcısı ve Satınalma Direktörü Kemal Özgür ile Satınalma Müdürü Gonca Eti satınalma süreçleri ve yan sanayilerden beklentileri hakkında bilgiler verdi.
Kemal Bey sizi tanıyabilir miyiz?
Kemal Özgür: Endüstri mühendisiyim. İş hayatıma Peg-Profilo Teknik Hizmetler Müdürlügünde yatırım mühendisi olarak başladım. 1997 yılında Vestel Beyaz Eşya’nın kuruluşunda Manisa’ya geldim. Buzdolabı ve Çamaşır Makinası fabrikalarının kurulumunda görev aldım. Çamaşır Makinası Fabrika Müdürlüğünden sonra bir senedir de Vestel Beyaz Eşya’da Satınalma Direktörü olarak görev yapmaktayım.
Vestel Beyaz Eşya, 2014’te %7 Büyüme Hedefliyor
Vestel çatısı altında başka markalara da üretim yapıyor musunuz?
Kemal Özgür: Manisa Fabrikamızda bütün ürünlerde Dünya’nın önde gelen markaları için üretim yapıyoruz. Türkiye üretimimizin yaklaşık %80ini başta Avrupa ülkeleri olmak üzere dünyanın her noktasına ihraç ediyoruz. Beyaz eşya çok rekabetçi bir pazar. Bu pazarda hızlı ve esnek olabilmek çok önemli. Biz Vestel Beyaz Eşya olarak bu rekabetçi koşullarda müşteri beklentilerine son derece hızlı bir şekilde cevap verebiliyoruz.
2013 yılında 2,5 milyon adet buzdolabı, 2 milyon çamaşır makinesi, 1,5 milyon adet fırın, 700 bin adet bulaşık makinesi, 300 bin adet klima üretmeyi hedefliyoruz.
Satın almalarınızda ki yerlilik oranınız hakkında bilgi verir misiniz?
Kemal Özgür: Şu an yerlilik oranımız %50’ye yaklaştı. Hedefimiz her geçen gün yerlilik oranını artırarak hem pazardaki değişikliklere hızlı cevap verebilmek hem de tasarım süreçlerimize tedarikçilerimizi de dahil etmektir.
Yerli alımlarımızın %60’ını Manisa’daki tedarikçilerimizden sağlıyoruz. Yurtdışındaki tedarikçilerimiz ile belirli bir hacme ulaştığımızda Manisa’ya yatırım yapmaları gerektiğini vurguluyoruz. Yurtdışındaki tedarikçilerimizin Manisa’ya gelmeleri hem onlar, hem de bizler açısından çok büyük avantajlar sağlıyor. En son Fransa’nın en büyük motor üreticisi SELNİ’yi Manisa’ya getirerek hem bölgemizde istihdam sağlamış olduk hem de çamaşır makinasının önemli bir komponentini yerli almaya başladık.
Vestel olarak bu sektöre en büyük katkılarımızdan biri, yan sanayilerimize kısıtlama getirmememizdir. Hatta diğer beyaz eşya üreticilerine de üretim yapmaları için zorladık ve teşvik ettik. Bunu yapmamızın da ne kadar doğru olduğunu hem onlar hem de biz şu an daha iyi anlıyoruz.
Gonca Eti: Türkiye’ye daha fazla yatırım gelmesini sağlamak istiyoruz. Örneğin buzdolabı için en önemli komponent kompresör. Biz tüm ihtiyacımızı ithal ediyoruz, dolayısı ile bu konuda Türkiye’de bir yatırım yapılmasını arzu ediyoruz. Bu konuda Vestel olarak bizim ciddi araştırmalarımız bulunmaktadır, ayrıca, bu konuda ekonomi bakanlığının da yaptığı çalışmalar var.
BEYSAD’ın yürüttüğü strateji belgesi çalışmasındaki bir konu da devlet nezdinde farkındalık yaratılması idi. Bu farkındalığı yaratırsak otomotiv sektöründen sonra en önemli sektörlerden birinin de beyaz eşya sektörünün olduğunu belirtmek istiyoruz. Bizim de bu farkındalığı ortaya çıkarmamız gerekiyor ki Türkiye’de yatırım yapmak isteyen tedarikçilerimize bir takım kolaylıklar sağlansın.
Vestel’in Hedefi Manisa’yı Türkiye’de Beyaz Eşya Üssü Yapmaktır
Bir yan sanayi firmasının Vestel ile çalışabilmesi için neler yapması gerekiyor?
Gonca Eti: Öncelikle bizimle çalışmak isteyen firmaların Satınalma Departmanımız ile irtibata geçmesi ve kendini tanıtması gerekiyor. Daha sonra tedarikçi değerlendirme prosedürünü başlatıyoruz. Firmanın tesislerini kalite birimlerimiz ile birlikte denetimden geçiriyoruz.Çalışabilecek yeterlilikte bulduğumuz firmalar ile teknik bilgilerimizi paylaşıyoruz. Bu anlamda potansiyel tedarikçilerimizin bize ulaşması çok kolay. İşletmesinin kalitesine, kapasitesine güvenen tüm firmalarımızın çekinmeden bizimle irtibata geçmelerini bekliyoruz.
Kemal Özgür: Satınalma departmanımızda bir ekip kurduk ve Türkiye’deki Konya, Kayseri gibi Organize Sanayi bölgelerinde, bilgi vererek yerinde toplantılar düzenliyoruz. Bu sayede bize ulaşamayan potansiyel firmalara da biz ulaşmaya çalışıyoruz.
National Geographic’de Avrupa’nın en büyük fabrikası belgeseli yayınlandı. Bu konudaki duygularınızı paylaşır mısınız?
Kemal Özgür: Bu oluşumun en başından beri içinde olduğumdan o belgeseli gördüğümde büyük bir gurur duydum. 2004 yılında Fransa’dan bir CEO geldi ve kendisine fabrikayı ben gezdirmiştim. O zaman şunu söylemişti, “bu işler bizden geçmiş, siz çok yol almışsınız”dı. Ne hissettiğini sorduğumda ise çok iyi şeyler yaptığımızı ve bu kadarını beklemediğini söyledi. 2004 yılında böyle bir olay yaşamıştım. Avrupalılar Vestel City’i gördüğünde şaşırıyorlar, bu da bizim için bir onur. Ülkemizin marka değeri artmış oluyor ve umarım Vestel’in öncü olduğu buna benzer belgeseller artar.
BEYSAD’ın hazırladığı Strateji Belgesi’nin sektör için önemimden bahseder misiniz?
Gonca Eti: Ben bu çalışmaların içerisinde bizzat yer aldım. Çok güzel bir çalışma oldu. BEYSAD Başkanı Bahadır Balkır Bey ön ayak oldu ve ana sanayi ve yardımcı sanayicileri bir araya topladı ve çok ciddi çalışmalar yapıldı. Beyin fırtınaları sonucunda çok güzel fikirler çıktı. Bunları da birleştirip bu belgede topladılar. Bundan sonra en önemli şey bu belgenin sürdürülebilir olmasını sağlamak gerekiyor. Güncellenmesi ve yaşanır bir hale sokulabilmesi gerekiyor. Bu belge ile beraber çok güzel bir proje de ortaya çıktı. Genç Beysadlılar oluşumu; ikinci nesil ve üçüncü nesilleri işin içine soktu. Genç Beysadlılar oluşumu hem bize, hem de BEYSAD’a pozitif yansımalar yapacaktır.
Tedarikçilerimiz Verimli Çalışmak, İyi Satınalma Yapmak ve Yenilikçi Olmak Zorundalar
Yan sanayicilere vermek istediğiniz başka mesajlar var mı?
Kemal Özgür: Son olarak tedarikçi firmalarımıza şunu söyleyebilirim. Hepimiz daha rekabetçi olabilmek için neler yapmalıyız, bunu araştırmalıyız. Ortak hedefimiz rekabetçiliğimizi artırmak olmalıdır. Herkesin işin ucundan tutması gerekiyor. Sonuçta hepimiz aynı gemideyiz. Buradaki tedarikçilerimiz verimli çalışmak, iyi satınalma yapmak ve yenilikçi olmak zorundalar. Bu üç unsur çok önemli ve bunu başarmaları gerekiyor.
Pazardaki yenilikleri ve teknolojileri takip ederek proje ve fikirlerle bizlere gelen herkese kapımız açık.
Vestel’e “En Yenilikçi Marka” ve “Yılın En İyi Ürünü” Ödülü
Vestel, Plus X Tasarım Yarışması’ndan
‘En Yenilikçi Marka’ ve ‘Yılın En İyi Ürünü’ ödüllerini kazandı.
Vestel, Almanya’da düzenlenen onuncu Plus X Tasarım Yarışması’nda “En Yenilikçi Marka” ve “Yılın En İyi Ürünü” ödüllerine layık görüldü. Vestel, yarışmanın en prestijli iki ödülü olan ve her kategoride yalnızca bir markaya verilen bu iki ödülle tasarım alanındaki iddiasını pekiştirdi.
Vestel açıklamasına göre, Plus X Tasarım Yarışması’ndan buzdolabı, set üstü ocak, klima, fırın, uzaktan kumanda ve Led TV’leri ile ödül kazanan Vestel, set-üstü kutu kategorisinde “Nose”, bilgisayar kategorisinde ise “Curl” ürünleri ile “Yılın En İyi Ürünü” ödülüne layık görüldü. Ürünlerin kendi kategorilerinde yakaladıkları özgünlük ve satış noktasında sahip oldukları avantajlar doğrultusunda değerlendirilmesiyle Vestel ürünleri yılın en iyi ürünleri oldu.
Vestel’in gerek Türkiye’de gerekse yurtdışında kullanıcısına dayanıklı ve teknolojiyle dost ürünler sunmayı hedeflemiş, başarısını ve kalitesini kanıtlamış bir marka olduğunu söyleyen Vestel Elektronik Ar-Ge Genel Müdürü Murat Sarpel “Tüketicilerimize hem görsel zariflik ve şıklık hem de kullanım kolaylığı sunmak istiyoruz. 900 kişilik dev Ar-Ge ekibimizle ürünlerimizi, tüketicilerimizin istek ve ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak geliştiriyoruz. Tasarım ekiplerimiz ürün geliştirme çalışmalarımızın bel kemiğini oluşturuyor. Tasarıma ve ürün geliştirmeye verdiğimiz önemle geçtiğimiz yıllarda kazandığımız tasarım ödüllerine yenilerini eklemekten büyük gurur duyuyoruz” dedi.
Vestel, 2013 yılında Plus X Tasarım Yarışması’ndan yüksek kalite, kullanım kolaylığı, tasarım, işlevsellik, çevre duyarlılığı kriterleri çerçevesinde 52 ödül kazandı. Her markanın yarışma kapsamında kazandığı ödül sayısının profesyonel jüri üyeleri tarafından değerlendirilmesiyle “En Yenilikçi Marka” ödülünün de sahibi oldu.
Haberin Kaynağı : SUBCONTURKEY YAN SANAYİ ve TEDARİKÇİ GAZETESİ
23.07.2013